» 5 / Mâide  87:

Kuran Sırası: 5
İniş Sırası: 112
Maide Suresi = Sofra suresi
112. ve 114. ayetlerinde Hz. Isa’nin Allah’tan istedigi sofradan söz edildiginden bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120

5:87 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | inanan(lar) | | haram etmeyin | güzel ve temiz şeyleri | ne ki | helal kıldı | Allah | size | ve | sınırı aşmayın | şüphesiz | Allah | | sevmez | sınırı aşanları |

ǼYHÆ ÆLZ̃YN ËMNWÆ TḪRMWÆ ŦYBÆT ǼḪL ÆLLH LKM WLÆ TATD̃WÆ ÎN ÆLLH YḪB ÆLMATD̃YN
eyyuhā elleƶīne āmenū tuHarrimū Tayyibāti eHalle llahu lekum ve lā teǎ'tedū inne llahe yuHibbu l-muǎ'tedīne

يَا أَيُّهَا الَّذِينَ امَنُوا لَا تُحَرِّمُوا طَيِّبَاتِ مَا أَحَلَّ اللَّهُ لَكُمْ وَلَا تَعْتَدُوا إِنَّ اللَّهَ لَا يُحِبُّ الْمُعْتَدِينَ

Transcript Okunuş Türkçe
1. YÆ = yā : EY/HEY/AH
2. ǼYHÆ = eyyuhā : SİZ!
3. ÆLZ̃YN = elleƶīne : kimseler
4. ËMNWÆ = āmenū : inanan(lar)
5. LÆ = lā :
6. TḪRMWÆ = tuHarrimū : haram etmeyin
7. ŦYBÆT = Tayyibāti : güzel ve temiz şeyleri
8. MÆ = mā : ne ki
9. ǼḪL = eHalle : helal kıldı
10. ÆLLH = llahu : Allah
11. LKM = lekum : size
12. WLÆ = ve lā : ve
13. TATD̃WÆ = teǎ'tedū : sınırı aşmayın
14. ÎN = inne : şüphesiz
15. ÆLLH = llahe : Allah
16. LÆ = lā :
17. YḪB = yuHibbu : sevmez
18. ÆLMATD̃YN = l-muǎ'tedīne : sınırı aşanları
EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | inanan(lar) | | haram etmeyin | güzel ve temiz şeyleri | ne ki | helal kıldı | Allah | size | ve | sınırı aşmayın | şüphesiz | Allah | | sevmez | sınırı aşanları |

[Y] [EYH] [] [ÆMN] [] [ḪRM] [ŦYB] [] [ḪLL] [] [] [] [AD̃W] [] [] [] [ḪBB] [AD̃W]
ǼYHÆ ÆLZ̃YN ËMNWÆ TḪRMWÆ ŦYBÆT ǼḪL ÆLLH LKM WLÆ TATD̃WÆ ÎN ÆLLH YḪB ÆLMATD̃YN

eyyuhā elleƶīne āmenū tuHarrimū Tayyibāti eHalle llahu lekum ve lā teǎ'tedū inne llahe yuHibbu l-muǎ'tedīne
يا أيها الذين آمنوا لا تحرموا طيبات ما أحل الله لكم ولا تعتدوا إن الله لا يحب المعتدين

[ي] [أ ي ه] [] [ا م ن] [] [ح ر م] [ط ي ب] [] [ح ل ل] [] [] [] [ع د و] [] [] [] [ح ب ب] [ع د و]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يا ي | Y EY/HEY/AH """O!"
أيها أ ي ه | EYH ǼYHÆ eyyuhā SİZ! You
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne kimseler who
آمنوا ا م ن | ÆMN ËMNWÆ āmenū inanan(lar) believe!
لا | (Do) not
تحرموا ح ر م | ḪRM TḪRMWÆ tuHarrimū haram etmeyin make unlawful
طيبات ط ي ب | ŦYB ŦYBÆT Tayyibāti güzel ve temiz şeyleri (the) good things
ما | ne ki (of) what
أحل ح ل ل | ḪLL ǼḪL eHalle helal kıldı has (been) made lawful
الله | ÆLLH llahu Allah (by) Allah
لكم | LKM lekum size for you,
ولا | WLÆ ve lā ve and (do) not
تعتدوا ع د و | AD̃W TATD̃WÆ teǎ'tedū sınırı aşmayın transgress.
إن | ÎN inne şüphesiz Indeed,
الله | ÆLLH llahe Allah Allah
لا | (does) not
يحب ح ب ب | ḪBB YḪB yuHibbu sevmez love
المعتدين ع د و | AD̃W ÆLMATD̃YN l-muǎ'tedīne sınırı aşanları the transgressors.
EY/HEY/AH | SİZ! | kimseler | inanan(lar) | | haram etmeyin | güzel ve temiz şeyleri | ne ki | helal kıldı | Allah | size | ve | sınırı aşmayın | şüphesiz | Allah | | sevmez | sınırı aşanları |

[Y] [EYH] [] [ÆMN] [] [ḪRM] [ŦYB] [] [ḪLL] [] [] [] [AD̃W] [] [] [] [ḪBB] [AD̃W]
ǼYHÆ ÆLZ̃YN ËMNWÆ TḪRMWÆ ŦYBÆT ǼḪL ÆLLH LKM WLÆ TATD̃WÆ ÎN ÆLLH YḪB ÆLMATD̃YN

eyyuhā elleƶīne āmenū tuHarrimū Tayyibāti eHalle llahu lekum ve lā teǎ'tedū inne llahe yuHibbu l-muǎ'tedīne
يا أيها الذين آمنوا لا تحرموا طيبات ما أحل الله لكم ولا تعتدوا إن الله لا يحب المعتدين

[ي] [أ ي ه] [] [ا م ن] [] [ح ر م] [ط ي ب] [] [ح ل ل] [] [] [] [ع د و] [] [] [] [ح ب ب] [ع د و]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
يا ي | Y EY/HEY/AH """O!"
Ye,Elif,
10,1,

أيها أ ي ه | EYH ǼYHÆ eyyuhā SİZ! You
,Ye,He,Elif,
,10,5,1,
VOC – prefixed vocative particle ya
N – nominative noun
أداة نداء
اسم مرفوع
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne kimseler who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
آمنوا ا م ن | ÆMN ËMNWÆ āmenū inanan(lar) believe!
,Mim,Nun,Vav,Elif,
,40,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural (form IV) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لا | (Do) not
Lam,Elif,
30,1,
PRO – prohibition particle
حرف نهي
تحرموا ح ر م | ḪRM TḪRMWÆ tuHarrimū haram etmeyin make unlawful
Te,Ha,Re,Mim,Vav,Elif,
400,8,200,40,6,1,
V – 2nd person masculine plural (form II) imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
طيبات ط ي ب | ŦYB ŦYBÆT Tayyibāti güzel ve temiz şeyleri (the) good things
Tı,Ye,Be,Elif,Te,
9,10,2,1,400,
N – accusative feminine plural noun
اسم منصوب
ما | ne ki (of) what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
أحل ح ل ل | ḪLL ǼḪL eHalle helal kıldı has (been) made lawful
,Ha,Lam,
,8,30,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
فعل ماض
الله | ÆLLH llahu Allah (by) Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – nominative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مرفوع
لكم | LKM lekum size for you,
Lam,Kef,Mim,
30,20,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 2nd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
ولا | WLÆ ve lā ve and (do) not
Vav,Lam,Elif,
6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
PRO – prohibition particle
الواو عاطفة
حرف نهي
تعتدوا ع د و | AD̃W TATD̃WÆ teǎ'tedū sınırı aşmayın transgress.
Te,Ayn,Te,Dal,Vav,Elif,
400,70,400,4,6,1,
V – 2nd person masculine plural (form VIII) imperfect verb, jussive mood
PRON – subject pronoun
فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
إن | ÎN inne şüphesiz Indeed,
,Nun,
,50,
ACC – accusative particle
حرف نصب
الله | ÆLLH llahe Allah Allah
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah"
لفظ الجلالة منصوب
لا | (does) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يحب ح ب ب | ḪBB YḪB yuHibbu sevmez love
Ye,Ha,Be,
10,8,2,
V – 3rd person masculine singular (form IV) imperfect verb
فعل مضارع
المعتدين ع د و | AD̃W ÆLMATD̃YN l-muǎ'tedīne sınırı aşanları the transgressors.
Elif,Lam,Mim,Ayn,Te,Dal,Ye,Nun,
1,30,40,70,400,4,10,50,
N – accusative masculine plural noun
اسم منصوب

Konu Başlığı: [5:87-88] Tanrı'nın Haram Etmediğini Haram Etmeyin

Abdulbaki Gölpınarlı : Ey inananlar, Allah'ın size helâl ettiği tertemiz şeyleri haram etmeyin kendinize ve aşırı gitmeyin. Şüphe yok ki Allah, aşırı gidenleri sevmez.
Adem Uğur : Ey iman edenler! Allah'ın size helâl kıldığı iyi ve temiz şeyleri (siz kendinize) haram kılmayın ve sınırı aşmayın. Allah sınırı aşanları sevmez.
Ahmed Hulusi : Ey iman edenler!. . Allâh'ın sizin için helal ettiği pak rızıkları haram kılmayın ve haddi aşmayın (Allâh'ın helal kıldığını haram kabul ederek)! Muhakkak ki Allâh haddi aşanları sevmez.
Ahmet Tekin : Ey iman edenler, Allah’ın size helâl kıldığı şeylerin temizini, iyisini, sağlıklısını haram saymayın. Sınırı aşmayın, haddi tecavüz etmeyin. Allah haddi tecavüz edenleri sevmez.
Ahmet Varol : Ey iman edenler! Allah'ın size helal ettiği temiz şeyleri haram kılmayın ve sınırı aşmayın. Allah sınırı aşanları sevmez.
Ali Bulaç : Ey iman edenler, Allah'ın sizin için helal kıldığı güzel şeyleri haram kılmayın ve haddi aşmayın. Şüphesiz Allah, haddi aşanları sevmez.
Ali Fikri Yavuz : Ey iman edenler! Allah’ın size helâl kıldığı nimetlerin temiz ve hoşlarını kendinize haram etmeyin, aşırı da gitmeyin. Çünkü Allah aşırı gidenleri sevmez.
Bekir Sadak : Ey Inananlar! Allah'in size helal ettigi temiz seyleri haram kilmayin, hududu da asmayin, dogrusu Allah asiri gidenleri sevmez.
Celal Yıldırım : Ey imân edenler! Allah'ın size helâl kıldığı temiz ve yararlı şeyleri haram kılmayın ; aşırı da gitmeyin. Şüphesiz ki Allah aşırı gidenleri sevmez.
Diyanet İşleri : Ey iman edenler! Allah’ın size helâl kıldığı iyi ve temiz nimetleri (kendinize) haram etmeyin ve (Allah’ın koyduğu) sınırları aşmayın. Çünkü Allah, haddi aşanları sevmez.
Diyanet İşleri (eski) : Ey İnananlar! Allah'ın size helal ettiği temiz şeyleri haram kılmayın, hududu da aşmayın, doğrusu Allah aşırı gidenleri sevmez.
Diyanet Vakfi : Ey iman edenler! Allah'ın size helâl kıldığı iyi ve temiz şeyleri (siz kendinize) haram kılmayın ve sınırı aşmayın. Allah sınırı aşanları sevmez.
Edip Yüksel : İnananlar, ALLAH'ın size helal yaptığı iyi şeyleri haram etmeyin. Sınırı aşmayın. ALLAH sınırı aşanları sevmez
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey iman edenler! Allah'ın size helal kıldığı temiz şeyleri haram saymayın. Ve aşırı da gitmeyin. Çünkü Allah aşırı gidenleri sevmez.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Ey iman edenler, Allah'ın size helal kıldığı nimetlerin hoşlarını kendinize haram kılmayın, aşırı da gitmeyin. Çünkü Allah aşırı gidenleri sevmez.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ey o bütün iyman edenler, Allahın size halâl kıldığı ni'metlerin hoşlarını kendinize haram etmeyin, aşırı da gitmeyin, çünkü Allah aşırı gidenleri sevmez
Fizilal-il Kuran : Ey müminler, Allah'ın size helal kıldığı tertemiz nimetleri haram saymayın, sınırları aşmayın. Hiç kuşkusuz Allah sınırları aşanları sevmez.
Gültekin Onan : Ey inananlar, Tanrı'nın sizin için helal kıldığı güzel şeyleri haram kılmayın ve haddi aşmayın. Kuşkusuz Tanrı haddi aşanları sevmez.
Hakkı Yılmaz : Ey iman eden kimseler! Allah'ın size helal kıldığı temiz-nefis-güzel şeyleri haram saymayın. Ve aşırı gitmeyin. Şüphesiz Allah, aşırı gidenleri sevmez.
Hasan Basri Çantay : Ey îman edenler, Allahın size helâl etdiği o en temiz ve güzel şeyleri (nefsinize) haram kılmayın. Haddi aşmayın. Çünkü Allah haddi aşanları sevmez.
Hayrat Neşriyat : Ey îmân edenler! Allah’ın size helâl kıldığı temiz şeyleri (kendinize) haramkılmayın ve haddi aşmayın! Şübhesiz ki Allah, haddi aşanları sevmez.
İbni Kesir : Ey iman edenler; Allah'ın size helal kıldığı iyi ve temiz şeyleri kendinize haram kılmayın ve haddi aşmayın. Doğrusu Allah, haddi aşanları sevmez.
İskender Evrenosoğlu : Ey âmenû olanlar! Allah'ın size helâl kıldığı güzel ve temiz şeyleri haram etmeyin. Aşırı gitmeyin. Muhakkak ki Allah haddi aşanları sevmez.
Muhammed Esed : Siz ey imana ermiş olanlar! Allahın size helal kıldığı hayatın güzelliklerinden kendinizi yoksun bırakmayın, ama hakkın sınırlarını da aşmayın: Allah, sınırları aşanları asla sevmez.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ey imân edenler! Allah Teâlâ'nın sizin için helâl kılmış olduğu temiz şeyleri haram kılmayınız, haddi de aşmayınız. Şüphe yok ki Allah Teâlâ haddi aşanları sevmez.
Ömer Öngüt : Ey iman edenler! Allah'ın size helâl kıldığı temiz şeyleri haram kılmayın, hududu da aşmayın. Çünkü Allah hududu aşanları sevmez.
Şaban Piriş : -Ey iman edenler, Allah’ın size helal kıldığı temiz şeyleri haram kılmayın. Ve sınırı da aşmayın. Allah, sınırı aşanları sevmez.
Suat Yıldırım : Ey iman edenler! Allah’ın size helâl kıldığı o güzel ve temiz nimetleri kendinize haram kılmayın, haddi aşmayın. Çünkü Allah haddini aşanları asla sevmez.
Süleyman Ateş : Ey inananlar, Allâh'ın size helâl kıldığı güzel ve temiz şeyleri harâm etmeyin, sınırı aşmayın. Çünkü Allâh, sınırı aşanları sevmez.
Tefhim-ul Kuran : Ey iman edenler, Allah'ın sizin için helal kıldığı güzel şeyleri haram kılmayın ve haddi aşmayın. Şüphesiz Allah, haddi aşanları sevmez.
Ümit Şimşek : Ey iman edenler! Allah'ın size helâl kıldığı iyi ve temiz nimetleri kendinize haram ederek haddi aşmayın. Çünkü Allah haddi aşanları sevmez.
Yaşar Nuri Öztürk : Ey iman sahipleri! Allah'ın size helal kıldığı şeylerin temiz ve güzel olanlarını haramlaştırmayın; azıp sınırı aşmayın; Allah azıp sınırı aşanları sevmez.


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}