V – 3rd person masculine plural imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أن
|
ǼN
enne
şüphesiz
that
,Nun, ,50,
ACC – accusative particle حرف نصب من اخوات «ان»
الله
|
ÆLLH
llahe
Allah
Allah
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah" لفظ الجلالة منصوب
يعلم
ع ل م | ALM
YALM
yeǎ'lemu
bilir
knows
Ye,Ayn,Lam,Mim, 10,70,30,40,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb فعل مضارع
ما
|
MÆ
mā
şeyleri
what
Mim,Elif, 40,1,
REL – relative pronoun اسم موصول
يسرون
س ر ر | SRR
YSRWN
yusirrūne
onların gizledikleri
they conceal
Ye,Sin,Re,Vav,Nun, 10,60,200,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
وما
|
WMÆ
ve mā
ve şeyleri
and what
Vav,Mim,Elif, 6,40,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) REL – relative pronoun الواو عاطفة اسم موصول
يعلنون
ع ل ن | ALN
YALNWN
yuǎ'linūne
açığa vurdukları
they declare?
Ye,Ayn,Lam,Nun,Vav,Nun, 10,70,30,50,6,50,
V – 3rd person masculine plural (form IV) imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
Konu Başlığı: [2:67-78] Detaylarla Dini Zorlaştırmayın
Abdulbaki Gölpınarlı : Bilmezler mi ki Allah, onların gizlediklerini de bilir, açığa vurduklarını da.
Adem Uğur : Onlar bilmezler mi ki, gizlediklerini de açıkça yaptıklarını da Allah bilmektedir.
Ahmed Hulusi : Bilmiyorlar mı Allâh'ın, gizlediklerini de açığa çıkardıklarını da bildiğini!
Ahmet Tekin : Onların, gizledikleri inkârlarını ve yalanlamalarını, halkı yanıltan fısıltılar yayarak yaptıkları faaliyetleri, açığa vurdukları nifaklarını, alenen yaptıklarını Allah’ın bildiğini, kendileri bilmiyorlar mı?
Ahmet Varol : Onlar Allah'ın, kendilerinin gizlediklerini de açığa vurduklarını da bildiğini bilmezler mi!
Ali Bulaç : (Peki) Onlar, Allah'ın gizli tuttuklarını da, açığa vurduklarını da bildiğini bilmiyorlar mı?
Ali Fikri Yavuz : Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah, gizledikleri şeyi de, açıkladıklarını da tamamen bilir.
Bekir Sadak : Gizlediklerini de, acikladiklarini da Allah'in bildigini bilmiyorlar mi?
Celal Yıldırım : Bilmezler mi ki, Allah onların gizlediklerini de, açıkladıklarını da elbette bilir.
Diyanet İşleri : Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah onların gizli tuttuklarını da bilir, açığa vurduklarını da.
Diyanet İşleri (eski) : Gizlediklerini de, açıkladıklarını da Allah'ın bildiğini bilmiyorlar mı?
Diyanet Vakfi : Onlar bilmezler mi ki, gizlediklerini de açıkça yaptıklarını da Allah bilmektedir.
Edip Yüksel : Bilmezler mi ki ALLAH gizledikleri ve açıkladıkları herşeyi biliyor?
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Peki bilmezler mi ki, onlar neyi sır olarak saklar ve neyi açıkça söylerlerse Allah hepsini bilir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Peki bilmezler mi ki, onlar neyi sır olarak saklar ve neyi açıkça ilan ederlerse Allah hepsini bilir?
Elmalılı Hamdi Yazır : Ya bilmezler mi de? ki onlar ne sır tutarlar ve ne i'lân ederlerse Allah hepsini bilir
Fizilal-il Kuran : Acaba onlar bilmiyorlar mı ki, Allah onların gizli tuttukları ve açığa vurdukları herşeyi bilir.
Gültekin Onan : Bilmezler mi ki Tanrı gizlediklerini de (yüsirrune), açıkladıklarını da (yulinun) biliyor?
Hakkı Yılmaz : Onlar, şüphesiz Allah'ın, kendilerinin sır olarak sakladıkları şeyleri ve açığa vurdukları şeyleri bildiğini bilmiyorlar mı?
Hasan Basri Çantay : Onlar bilmiyorlar mı ki Allah, ne gizlerlerse, ne açıklarlarsa (hepsini) bilir.
Hayrat Neşriyat : Hem (onlar) bilmiyorlar mı ki, şübhesiz Allah, neyi gizlerler ve neyi açıklarlarsa bilir.
İbni Kesir : Bilmiyorlarmı ki; ne gizlerler, ne açıklarlarsa Allah hepsini bilir.
İskender Evrenosoğlu : Ve onlar, gizlenen ve açıklanan şeyleri “Allah'ın bildiğini” bilmiyorlar mı?
Muhammed Esed : Bilmezler mi ki Allah, açığa vurdukları şeylerden de gizlediklerinden de haberdardır?
Ömer Nasuhi Bilmen : Bilmiyorlar mı ki Allah Teâlâ şüphesiz onların sakladıklarını da, izhar eylediklerini de bilir.
Ömer Öngüt : Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah gizlediklerini de açığa vurduklarını da bilmektedir.
Şaban Piriş : Onlar, gizlediklerini de açıkladıklarını da Allah’ın bildiğini bilmiyorlar mı?
Suat Yıldırım : Bilmiyorlar mı ki Allah onların gizlediklerini de bilir, açıkladıklarını da?
Süleyman Ateş : Bilmiyorlar mı ki, Allâh onların gizlediklerini ve açığa vurduklarını biliyor?
Tefhim-ul Kuran : (Peki) Onlar, Allah'ın gizli tuttuklarını da, açığa vurduklarını da bildiğini bilmiyorlar mı?
Ümit Şimşek : Onlar bilmiyorlar mı ki, Allah onların gizlediklerini de bilir, açığa vurduklarını da?
Yaşar Nuri Öztürk : Bilmezler mi ki, Allah onların sakladıklarını da açıkladıklarını da çok iyi bilmektedir.