Abdulbaki Gölpınarlı : Diyecekler ki: Bunlar da Allah'ın. De ki: Ne diye hâlâ boş şeylere kapılmadasınız? Adem Uğur : (Bunların hepsi) Allah'ındır diyecekler. Öyle ise nasıl olup da büyüye kapılıyorsunuz? de. Ahmed Hulusi : "Allâh içindir", diyecekler! De ki: "Nasıl oluyor da (dünyanızla) büyüleniyorsunuz?" Ahmet Tekin : 'Allah’tır' diyecekler.
'Öyle ise, nasıl olup da büyülenerek aklı etki altına alınanlar gibi aldatılıyorsunuz?' de. Ahmet Varol : 'Allah'ındır' diyecekler. De ki: 'Öyleyse nasıl büyüleniyorsunuz?' Ali Bulaç : "Allah'ındır" diyecekler. De ki: "Öyleyse nasıl oluyor da böyle büyüleniyorsunuz?" Ali Fikri Yavuz : Yine “-Allah’ındır” diyecekler. Onlara de ki: “- O halde nereden aldatılıyorsunuz (da hakkı inkâr, ediyorsunuz)?” Bekir Sadak : «Allah'tir» diyecekler; «Oyleyse nasil aldaniyorsunuz» de. Celal Yıldırım : Allah'ın elindedir, diyecekler. De ki: O halde nasıl nereden büyüleniyorsunuz ?! Diyanet İşleri : “Allah’ındır” diyecekler. “Öyle ise nasıl aldanıyorsunuz?” de. Diyanet İşleri (eski) : 'Allah'tır' diyecekler; 'Öyleyse nasıl aldanıyorsunuz' de. Diyanet Vakfi : «(Bunların hepsi) Allah'ındır» diyecekler. Öyle ise nasıl olup da büyüye kapılıyorsunuz? de. Edip Yüksel : 'ALLAH.,' diyeceklerdir. De ki, 'O halde nasıl da aldanıyorsunuz?' Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «(Bunlar da) Allah'ındır.» diyecekler. «Öyle ise nasıl olur da büyülenirsiniz?» de. Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Allah'a ait diyecekler. De ki: «O halde nasıl büyüleniyorsunuz?» Elmalılı Hamdi Yazır : «Allah'ın» diyecekler, «o halde nereden büyüleniyorsunuz?» de! Fizilal-il Kuran : Sana «Bu yetki Allah'a aittir» diyecekler. De ki; «O halde nasıl oluyor da yanıltılıyorsunuz?» Gültekin Onan : "Tanrı'nındır" diyecekler. De ki: "Öyleyse nasıl oluyor da böyle büyüleniyorsunuz?" Hakkı Yılmaz : Onlar, “Allah'ındır/Allah'tır” diyecekler. Sen: “Öyle ise nasıl büyülenirsiniz?” de. Hasan Basri Çantay : (Buna karşı da yine «Hepsi) Allahındır» diyecekler. De ki: «O halde nasıl olub da böyle büyüleniyorsunuz»? Hayrat Neşriyat : '(Bunlar hep) Allah’a âiddir!' diyecekler. De ki: 'Öyleyse (asıl siz) nasılbüyüleniyorsunuz (ki Kur’ân’a sihirdir diyorsunuz)?' İbni Kesir : Allah'tır, diyecekler. Öyleyse nasıl aldanıyorsunuz? de. İskender Evrenosoğlu : “Allah'ındır (Allah'tır).” diyecekler. De ki: “Öyleyse nasıl aldatılıyorsunuz?” Muhammed Esed : "Allah!" diye cevap vereceklerdir. De ki: "Peki, o halde, nasıl böyle aldatılabilirsiniz?" Ömer Nasuhi Bilmen : Hemen diyeceklerdir ki: «Allah içindir.» De ki: «Artık siz nereden büyüleniyorsunuz?» Ömer Öngüt : “Allah'tır” diyecekler. De ki: “Öyleyse nasıl aldanıyorsunuz?” Şaban Piriş : “Allah’tır” diyecekler. “Öyleyse nasıl aldatılıyorsunuz?” de! Suat Yıldırım : Elbette, "Allah’tır" diyecekler. Sen de ki: "Öyleyse nasıl oluyor da büyülenip gerçekten uzaklaşıyorsunuz?" Süleyman Ateş : "(Her şeyin yönetimi) Allah'a âittir" diyecekler. "O halde nasıl büyüleniyorsunuz?" de. Tefhim-ul Kuran : «Allah'ındır» diyecekler. De ki: «Öyleyse nasıl oluyor da siz böyle büyüleniyorsunuz?» Ümit Şimşek : Diyecekler ki: 'Hepsi Allah'ındır.' De ki: 'Öyleyse nasıl aldanıyorsunuz?' Yaşar Nuri Öztürk : "Allah'tır!" diyecekler. De ki: "Nasıl oluyor da büyüleniyorsunuz?"