V – 3rd person masculine singular perfect verb فعل ماض
اخسئوا
خ س ا | ḢSÆ
ÆḢSÙWÆ
ḣseū
sinin
"""Remain despised"
Elif,Hı,Sin,,Vav,Elif, 1,600,60,,6,1,
V – 2nd person masculine plural imperative verb PRON – subject pronoun فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فيها
|
FYHÆ
fīhā
orada
in it
Fe,Ye,He,Elif, 80,10,5,1,
P – preposition PRON – 3rd person feminine singular object pronoun جار ومجرور
ولا
|
WLÆ
ve lā
ve
and (do) not
Vav,Lam,Elif, 6,30,1,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) PRO – prohibition particle الواو عاطفة حرف نهي
تكلمون
ك ل م | KLM
TKLMWN
tukellimūni
bana bir şey söylemeyin
"speak to Me."""
Te,Kef,Lam,Mim,Vav,Nun, 400,20,30,40,6,50,
V – 2nd person masculine plural (form II) imperfect verb, jussive mood PRON – subject pronoun PRON – 1st person singular object pronoun فعل مضارع مجزوم والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل والياء المحذوفة ضمير متصل في محل نصب مفعول به
Konu Başlığı: [23:99-108] Ölen Kişi, Diriliş Gününe Kadar Geri Gelmez
Adem Uğur : Buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana karşı konuşmayın artık!
Ahmed Hulusi : Dedi ki: "Sinin orada. . . Bana da yönelmeyin!"
Ahmet Tekin : Allah:
'Alçaldıkça alçalın orada. Benimle konuşacak bir şeyiniz yok artık.' buyurur.
Ahmet Varol : Der ki: 'Sinin orada ve benimle konuşmayın.
Ali Bulaç : Der ki: "Onun içine sinin ve benimle söyleşmeyin."
Ali Fikri Yavuz : (Allah onlara şöyle) buyurur: “- Ses çıkarmayın, sinin orada! Bana bir şey söylemeyin (ateşden çıkmayı benden istemeyin).”
Bekir Sadak : (108-11) 1 Allah: «inin oradan! Benimle konusmayin. Kullarimdan bir topluluk: «Rabbimiz! inandik, artik bizi bagisla, bize aci. Sen aciyanlarin en iyisisin» diyordu. Siz ise, onlari alaya aliyordunuz. Bu yaptiklariniz size Beni anmayi unutturuyordu. Onlara hep guluyordunuz. Sabretmelerine karsilik bugun onlari mukafatlandirdim. Dogrusu onlar kurtulanlardir» der.
Celal Yıldırım : (Allah onlara): Aşağılıkla sinin orada, konuşmayın benimle, der.
Diyanet İşleri : Allah, ”Aşağılık içinde kalın orada, artık benimle konuşmayın!” der.
Diyanet İşleri (eski) : (108-111) Allah: 'Sinin orada! Benimle konuşmayın. Kullarımdan bir topluluk: 'Rabbimiz! inandık, artık bizi bağışla, bize acı. Sen acıyanların en iyisisin' diyordu. Siz ise, onları alaya alıyordunuz. Bu yaptıklarınız size Beni anmayı unutturuyordu. Onlara hep gülüyordunuz. Sabretmelerine karşılık bugün onları mükafatlandırdım. Doğrusu onlar kurtulanlardır' der.
Diyanet Vakfi : Buyurur ki: Alçaldıkça alçalın orada! Bana karşı konuşmayın artık!
Edip Yüksel : Diyecek ki, 'Sinin orada, benimle konuşmayın.'