» 23 / Mü’minûn  102:

Kuran Sırası: 23
İniş Sırası: 74
Müminun Suresi = Inananlar Suresi
Inananlarin basariya ulasacaklarindan bahsedildiginden bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118

23:102 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
kimlerin | ağır gelirse | tartıları | işte | onlar | kurtuluşa erenlerdir |

FMN S̃GLT MWÆZYNH FǼWLÙK HM ÆLMFLḪWN
femen ṧeḳulet mevāzīnuhu feulāike humu l-mufliHūne

فَمَنْ ثَقُلَتْ مَوَازِينُهُ فَأُولَٰئِكَ هُمُ الْمُفْلِحُونَ

Transcript Okunuş Türkçe
1. FMN = femen : kimlerin
2. S̃GLT = ṧeḳulet : ağır gelirse
3. MWÆZYNH = mevāzīnuhu : tartıları
4. FǼWLÙK = feulāike : işte
5. HM = humu : onlar
6. ÆLMFLḪWN = l-mufliHūne : kurtuluşa erenlerdir
kimlerin | ağır gelirse | tartıları | işte | onlar | kurtuluşa erenlerdir |

[] [S̃GL] [WZN] [] [] [FLḪ]
FMN S̃GLT MWÆZYNH FǼWLÙK HM ÆLMFLḪWN

femen ṧeḳulet mevāzīnuhu feulāike humu l-mufliHūne
فمن ثقلت موازينه فأولئك هم المفلحون

[] [ث ق ل] [و ز ن] [] [] [ف ل ح]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فمن | FMN femen kimlerin Then (the one) whose
ثقلت ث ق ل | S̃GL S̃GLT ṧeḳulet ağır gelirse (are) heavy
موازينه و ز ن | WZN MWÆZYNH mevāzīnuhu tartıları his scales,
فأولئك | FǼWLÙK feulāike işte then those -
هم | HM humu onlar they
المفلحون ف ل ح | FLḪ ÆLMFLḪWN l-mufliHūne kurtuluşa erenlerdir (are) the successful.
kimlerin | ağır gelirse | tartıları | işte | onlar | kurtuluşa erenlerdir |

[] [S̃GL] [WZN] [] [] [FLḪ]
FMN S̃GLT MWÆZYNH FǼWLÙK HM ÆLMFLḪWN

femen ṧeḳulet mevāzīnuhu feulāike humu l-mufliHūne
فمن ثقلت موازينه فأولئك هم المفلحون

[] [ث ق ل] [و ز ن] [] [] [ف ل ح]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
فمن | FMN femen kimlerin Then (the one) whose
Fe,Mim,Nun,
80,40,50,
REM – prefixed resumption particle
REL – relative pronoun
الفاء استئنافية
اسم موصول
ثقلت ث ق ل | S̃GL S̃GLT ṧeḳulet ağır gelirse (are) heavy
Se,Gaf,Lam,Te,
500,100,30,400,
V – 3rd person feminine singular perfect verb
فعل ماض
موازينه و ز ن | WZN MWÆZYNH mevāzīnuhu tartıları his scales,
Mim,Vav,Elif,Ze,Ye,Nun,He,
40,6,1,7,10,50,5,
N – nominative masculine plural noun
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
اسم مرفوع والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
فأولئك | FǼWLÙK feulāike işte then those -
Fe,,Vav,Lam,,Kef,
80,,6,30,,20,
REM – prefixed resumption particle
DEM – plural demonstrative pronoun
الفاء استئنافية
اسم اشارة
هم | HM humu onlar they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
المفلحون ف ل ح | FLḪ ÆLMFLḪWN l-mufliHūne kurtuluşa erenlerdir (are) the successful.
Elif,Lam,Mim,Fe,Lam,Ha,Vav,Nun,
1,30,40,80,30,8,6,50,
N – nominative masculine plural (form IV) active participle
اسم مرفوع

Konu Başlığı: [23:99-108] Ölen Kişi, Diriliş Gününe Kadar Geri Gelmez

Abdulbaki Gölpınarlı : Kimin iyilikleri ağır gelirse o çeşit kişilerdir kurtulanlar, muratlarına erenler.
Adem Uğur : Artık kimlerin (sevap) tartıları ağır basarsa, işte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir.
Ahmed Hulusi : Kimin ölçüm değerleri (tartısı) ağır gelirse, işte onlar kurtulacakların ta kendileridir.
Ahmet Tekin : Hayırlı amellerinin, sevaplarının kefeleri ağır basanlar, onlar, işte onlar kurtuluşa ebedî nimetlerle mutluluğa erenlerdir.
Ahmet Varol : Kimlerin tartıları ağır gelirse işte onlar kurtulanlardır.
Ali Bulaç : Artık kimin tartısı ağır basarsa, işte onlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
Ali Fikri Yavuz : O zaman (kıyamette) kimin hasenat tartıları ağır gelirse, işte onlar zafere kavuşacaklardır.
Bekir Sadak : Tartilari agir gelenler, iste onlar kurtulusa ermis olanlardir.
Celal Yıldırım : (102-103) Artık kimin terazide tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerin kendileridir. Kimin de terazide tartıları hafif gelirse, işte onlar da kendilerine zarar verenlerdir; Cehennem'de devamlı kalıcılardır.
Diyanet İşleri : Artık kimin tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
Diyanet İşleri (eski) : Tartıları ağır gelenler, işte onlar kurtuluşa ermiş olanlardır.
Diyanet Vakfi : Artık kimlerin (sevap) tartıları ağır basarsa, işte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir.
Edip Yüksel : Tartıları ağır gelenler, işte onlar kazanacaklardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Böylece kimlerin tartıları ağır basarsa, işte asıl bunlar kurtuluşa erenlerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O zaman her kimin tartıları ağır gelirse, işte onlar o kurtuluş bulanlardır.
Elmalılı Hamdi Yazır : O zaman her kimin tartıları ağır gelirse işte onlar o felâh bulanlardır
Fizilal-il Kuran : Kimlerin tartıları ağır gelirse onlar kurtuluşa ermişlerdir.
Gültekin Onan : Artık kimin tartısı ağır basarsa, işte onlar kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
Hakkı Yılmaz : Böylece kimlerin tartıları ağır basarsa, işte onlar asıl kurtuluşa erenlerdir.
Hasan Basri Çantay : Artık kimin (sevab) tartıları ağır gelirse onlar korkduklarından emîn, umduklarına nail olanların ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : Artık (sevab cihetiyle) kimlerin tartıları ağır gelirse, işte onlar gerçekten kurtuluşa erenlerdir!
İbni Kesir : Tartıları ağır gelenler; işte onlar, felaha ermiş olanların kendileridir.
İskender Evrenosoğlu : O zaman kimin mizanı (sevap tartıları) ağır gelirse işte onlar, felâha erenlerdir.
Muhammed Esed : Ve (o Gün, iyi eylem ve davranışları) tartıda ağır gelen kimseler; işte kurtuluşa erişecek olanlar böyleleridir.
Ömer Nasuhi Bilmen : Artık kimin tartıları ağır gelirse işte felâh bulmuş olanlar, onlardır.
Ömer Öngüt : Kimin tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerin tâ kendileridir.
Şaban Piriş : Kimlerin tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa ermişlerdir.
Suat Yıldırım : O gün kimin iyilikleri mizanda ağır basarsa onlar kurtulacaklar.
Süleyman Ateş : Kimlerin (eylemlerinin) tartıları ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Tefhim-ul Kuran : Artık kimin tartısı ağır basarsa, işte onlar, kurtuluşa erenlerin ta kendileridir.
Ümit Şimşek : Kimin tartısı ağır gelirse, işte onlar kurtuluşa erenlerdir.
Yaşar Nuri Öztürk : Artık kimin tartıları ağır gelirse onlar kurtulmuş olacaklardır.


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}