CONJ – prefixed conjunction wa (and) EMPH – emphatic prefix lām CERT – particle of certainty الواو عاطفة اللام لام التوكيد حرف تحقيق
نعلم
ع ل م | ALM
NALM
neǎ'lemu
biliyoruz (ki)
We know
Nun,Ayn,Lam,Mim, 50,70,30,40,
V – 1st person plural imperfect verb فعل مضارع
أنك
|
ǼNK
enneke
senin
that [you]
,Nun,Kef, ,50,20,
ACC – accusative particle PRON – 2nd person masculine singular object pronoun حرف نصب من اخوات «ان» والكاف ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
يضيق
ض ي ق | ŽYG
YŽYG
yeDīḳu
daralıyor
(is) straitened
Ye,Dad,Ye,Gaf, 10,800,10,100,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb فعل مضارع
صدرك
ص د ر | ṦD̃R
ṦD̃RK
Sadruke
göğsün
your breast
Sad,Dal,Re,Kef, 90,4,200,20,
N – nominative masculine noun PRON – 2nd person masculine singular possessive pronoun اسم مرفوع والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
بما
|
BMÆ
bimā
şeylere
by what
Be,Mim,Elif, 2,40,1,
P – prefixed preposition bi REL – relative pronoun جار ومجرور
يقولون
ق و ل | GWL
YGWLWN
yeḳūlūne
onların söylediklerine
they say.
Ye,Gaf,Vav,Lam,Vav,Nun, 10,100,6,30,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
Konu Başlığı: [15:89-99] "Bazı Ayetleri ""Mensuhtur"" (İptal Edilmiştir) Diyerek İnkar Eden Mezhepçi Bölücüler"
Abdulbaki Gölpınarlı : Ve andolsun biliriz ki şüphe yok, söyledikleri sözlerden yüreğin sıkılır.
Adem Uğur : Onların söyledikleri şeyler yüzünden senin canının sıkıldığını andolsun biliyoruz.
Ahmed Hulusi : Yemin olsun ki, onların söyledikleri yüzünden içinin daraldığını elbette biliyoruz.
Ahmet Tekin : Onların sana ve ashabına söylemeye devam ettikleri mantıksız, incitici, çirkin sözler yüzünden senin canının sıkıldığını andolsun biliyoruz.
Ahmet Varol : Andolsun onların söylediklerinden dolayı göğsünün daraldığını biliyoruz.
Ali Bulaç : Andolsun, onların söylemekte olduklarına karşı senin göğsünün daraldığını biliyoruz.
Ali Fikri Yavuz : Gerçekten biliriz ki, onların sözlerine göğsün daralıyor, için sıkılıyor.
Bekir Sadak : And olsun ki, soyledikleri seylerden senin gonlunun daraldigini biliyoruz.
Celal Yıldırım : Şanıma yemin olsun ki, biz onların dediklerinden dolayı senin göğsünün daraldığını biliyoruz.
Diyanet İşleri : Andolsun, onların söyledikleri şeylerden dolayı göğsünün daraldığını biliyoruz.
Diyanet İşleri (eski) : And olsun ki, söyledikleri şeylerden senin gönlünün daraldığını biliyoruz.
Diyanet Vakfi : Onların söyledikleri şeyler yüzünden senin canının sıkıldığını andolsun biliyoruz.
Edip Yüksel : Söylediklerinden ötürü göğsünün daraldığını biliyoruz