Abdulbaki Gölpınarlı : Dediler ki: Sana, aşağılık kişiler uymuş, biz de mi inanalım sana? Adem Uğur : Onlar şöyle cevap verdiler: Sana düşük seviyeli kimseler tâbi olup dururken, biz sana iman eder miyiz hiç! Ahmed Hulusi : Dediler ki: "En alt tabaka sana tâbi oluyor iken, sana iman eder miyiz hiç?" Ahmet Tekin : 'Ayak takımı, reziller senin peşinden giderken biz sana inanıp, güvenebilir miyiz?' dediler. Ahmet Varol : Dediler ki: 'Sana aşağılık insanlar uymuşken biz sana iman eder miyiz?' Ali Bulaç : Dediler ki: "Sana, sıradan aşağılık insanlar uymuşken inanır mıyız?" Ali Fikri Yavuz : Onlar dediler ki: “- Arkana hep düşük kimseler takılmışken, biz sana iman eder miyiz?” Bekir Sadak : «ana mi inanacagiz? Sana en rezil kimseler uymaktadir» dediler. Celal Yıldırım : Onlar Nuh'a dediler ki: Sana en rezil aşağılık insanlar uymuşken biz sana inanır mıyız? Diyanet İşleri : Dediler ki: “Sana hep aşağılık kimseler uymuş iken, biz hiç sana inanır mıyız?” Diyanet İşleri (eski) : 'Sana mı inanacağız? Sana en rezil kimseler uymaktadır' dediler. Diyanet Vakfi : Onlar şöyle cevap verdiler: Sana düşük seviyeli kimseler tâbi olup dururken, biz sana iman eder miyiz hiç! Edip Yüksel : Dediler ki, 'Seni izleyenler bayağı ve kötü kimseler iken, nasıl olur da sana inanırız?' Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : «Â, dediler, senin ardına hep düşük kimseler düşmüşken, biz sana hiç inanır mıyız?» Elmalılı (sadeleştirilmiş) : A! Senin ardına hep o reziller düşmüşken, biz sana hiç inanır mıyız? dediler. Elmalılı Hamdi Yazır : A, dediler: hiç biz sana inanır mıyız? Senin ardına hep o erzail düşmüş? Fizilal-il Kuran : Soydaşları, «peşinden gelenler aramızdaki ayak takımı iken hiç biz sana inanır mıyız» dediler. Gültekin Onan : Dediler ki: "Sana sıradan aşağılık insanlar uymuşken inanır mıyız?" Hakkı Yılmaz : Onlar: “Sana çok düşük kimseler uyarken, biz sana inanır mıyız?” dediler. Hasan Basri Çantay : Dediler ki: «Arkana hep bayağı kimseler düşmüşken biz sana îman eder miyiz»? Hayrat Neşriyat : (Onlar:) 'Sana en düşük kimseler (fakirler) tâbi' olmuşken, (biz) sana îmân eder miyiz?' dediler. İbni Kesir : Sana mı inanacağız? Halbuki sana uyanlar en rezil kimselerdir, dediler. İskender Evrenosoğlu : “Sana en basit insanlar tâbî olduğuna göre, biz (de) mi sana inanalım?” dediler. Muhammed Esed : "(Toplumun) en aşağı tabakasından insanların senin ardına düştüğünü göre göre tutup sana mı inanacağız?" dediler. Ömer Nasuhi Bilmen : Dediler: «Sana imân eder miyiz? Halbuki, sana en bayağı kimseler tebaiyyet edivermişlerdir.» Ömer Öngüt : Şöyle cevap verdiler: “Sana hep düşük bayağı kimseler tâbi olmakta iken biz sana hiç iman eder miyiz?” Şaban Piriş : -Sana ayak takımı tabi olmuşken, biz sana inanır mıyız? dediler. Suat Yıldırım : "A!" dediler, "Seni izleyenlerin, toplumun en aşağı tabakasından olduklarını göre göre sana inanmamızı nasıl beklersin?" Süleyman Ateş : Dediler ki: "Sana bayağı kimseler uymuşken biz sana inanır mıyız?" Tefhim-ul Kuran : Dediler ki: «Sana, sıradan aşağılık insanlar uymuşken inanır mıyız?» Ümit Şimşek : Onlar, 'Sana uyanlar hep ayak takımı; biz sana inanır mıyız?' dediler. Yaşar Nuri Öztürk : Dediler: "Biz sana inanır mıyız? Seni, o bayağı zavallılar izliyor."