» 21 / Enbiyâ  5:

Kuran Sırası: 21
İniş Sırası: 73
Enbiya Suresi = Peygamberler Suresi
agirlikli olarak peygamberlerden söz edildiginden bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112

21:5 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
hayır | dediler | (bu) karmakarışık | hayallerdir | hayır | onu uydurmuş | hayır | o | şa'irdir | bize getirse ya | bir mu'cize | gibi | gönderildikleri | öncekilerin |

BL GÆLWÆ ǼŽĞÆS̃ ǼḪLÆM BL ÆFTRÆH BL HW ŞÆAR FLYǼTNÆ B ËYT KMÆ ǼRSL ÆLǼWLWN
bel ḳālū eDğāṧu eHlāmin beli fterāhu bel huve şāǐrun felye'tinā biāyetin kemā ursile l-evvelūne

بَلْ قَالُوا أَضْغَاثُ أَحْلَامٍ بَلِ افْتَرَاهُ بَلْ هُوَ شَاعِرٌ فَلْيَأْتِنَا بِايَةٍ كَمَا أُرْسِلَ الْأَوَّلُونَ

Transcript Okunuş Türkçe
1. BL = bel : hayır
2. GÆLWÆ = ḳālū : dediler
3. ǼŽĞÆS̃ = eDğāṧu : (bu) karmakarışık
4. ǼḪLÆM = eHlāmin : hayallerdir
5. BL = beli : hayır
6. ÆFTRÆH = fterāhu : onu uydurmuş
7. BL = bel : hayır
8. HW = huve : o
9. ŞÆAR = şāǐrun : şa'irdir
10. FLYǼTNÆ = felye'tinā : bize getirse ya
11. B ËYT = biāyetin : bir mu'cize
12. KMÆ = kemā : gibi
13. ǼRSL = ursile : gönderildikleri
14. ÆLǼWLWN = l-evvelūne : öncekilerin
hayır | dediler | (bu) karmakarışık | hayallerdir | hayır | onu uydurmuş | hayır | o | şa'irdir | bize getirse ya | bir mu'cize | gibi | gönderildikleri | öncekilerin |

[] [GWL] [ŽĞS̃] [ḪLM] [] [FRY] [] [] [ŞAR] [ÆTY] [ÆYY] [] [RSL] [ÆWL]
BL GÆLWÆ ǼŽĞÆS̃ ǼḪLÆM BL ÆFTRÆH BL HW ŞÆAR FLYǼTNÆ B ËYT KMÆ ǼRSL ÆLǼWLWN

bel ḳālū eDğāṧu eHlāmin beli fterāhu bel huve şāǐrun felye'tinā biāyetin kemā ursile l-evvelūne
بل قالوا أضغاث أحلام بل افتراه بل هو شاعر فليأتنا بآية كما أرسل الأولون

[] [ق و ل] [ض غ ث] [ح ل م] [] [ف ر ي] [] [] [ش ع ر] [ا ت ي] [ا ي ي] [] [ر س ل] [ا و ل]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
بل | BL bel hayır Nay,
قالوا ق و ل | GWL GÆLWÆ ḳālū dediler they say,
أضغاث ض غ ث | ŽĞS̃ ǼŽĞÆS̃ eDğāṧu (bu) karmakarışık """Muddled"
أحلام ح ل م | ḪLM ǼḪLÆM eHlāmin hayallerdir "dreams;"
بل | BL beli hayır nay,
افتراه ف ر ي | FRY ÆFTRÆH fterāhu onu uydurmuş "he (has) invented it;"
بل | BL bel hayır nay,
هو | HW huve o he
شاعر ش ع ر | ŞAR ŞÆAR şāǐrun şa'irdir (is) a poet.
فليأتنا ا ت ي | ÆTY FLYǼTNÆ felye'tinā bize getirse ya So let him bring us
بآية ا ي ي | ÆYY B ËYT biāyetin bir mu'cize a sign
كما | KMÆ kemā gibi like what
أرسل ر س ل | RSL ǼRSL ursile gönderildikleri was sent
الأولون ا و ل | ÆWL ÆLǼWLWN l-evvelūne öncekilerin "(to) the former."""
hayır | dediler | (bu) karmakarışık | hayallerdir | hayır | onu uydurmuş | hayır | o | şa'irdir | bize getirse ya | bir mu'cize | gibi | gönderildikleri | öncekilerin |

[] [GWL] [ŽĞS̃] [ḪLM] [] [FRY] [] [] [ŞAR] [ÆTY] [ÆYY] [] [RSL] [ÆWL]
BL GÆLWÆ ǼŽĞÆS̃ ǼḪLÆM BL ÆFTRÆH BL HW ŞÆAR FLYǼTNÆ B ËYT KMÆ ǼRSL ÆLǼWLWN

bel ḳālū eDğāṧu eHlāmin beli fterāhu bel huve şāǐrun felye'tinā biāyetin kemā ursile l-evvelūne
بل قالوا أضغاث أحلام بل افتراه بل هو شاعر فليأتنا بآية كما أرسل الأولون

[] [ق و ل] [ض غ ث] [ح ل م] [] [ف ر ي] [] [] [ش ع ر] [ا ت ي] [ا ي ي] [] [ر س ل] [ا و ل]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
بل | BL bel hayır Nay,
Be,Lam,
2,30,
RET – retraction particle
حرف اضراب
قالوا ق و ل | GWL GÆLWÆ ḳālū dediler they say,
Gaf,Elif,Lam,Vav,Elif,
100,1,30,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
أضغاث ض غ ث | ŽĞS̃ ǼŽĞÆS̃ eDğāṧu (bu) karmakarışık """Muddled"
,Dad,Ğayn,Elif,Se,
,800,1000,1,500,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع
أحلام ح ل م | ḪLM ǼḪLÆM eHlāmin hayallerdir "dreams;"
,Ha,Lam,Elif,Mim,
,8,30,1,40,
N – genitive masculine plural indefinite noun
اسم مجرور
بل | BL beli hayır nay,
Be,Lam,
2,30,
RET – retraction particle
حرف اضراب
افتراه ف ر ي | FRY ÆFTRÆH fterāhu onu uydurmuş "he (has) invented it;"
Elif,Fe,Te,Re,Elif,He,
1,80,400,200,1,5,
V – 3rd person masculine singular (form VIII) perfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
بل | BL bel hayır nay,
Be,Lam,
2,30,
RET – retraction particle
حرف اضراب
هو | HW huve o he
He,Vav,
5,6,
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
ضمير منفصل
شاعر ش ع ر | ŞAR ŞÆAR şāǐrun şa'irdir (is) a poet.
Şın,Elif,Ayn,Re,
300,1,70,200,
N – nominative masculine singular indefinite noun
اسم مرفوع
فليأتنا ا ت ي | ÆTY FLYǼTNÆ felye'tinā bize getirse ya So let him bring us
Fe,Lam,Ye,,Te,Nun,Elif,
80,30,10,,400,50,1,
REM – prefixed resumption particle
IMPV – prefixed imperative particle lām
V – 3rd person masculine singular imperfect verb, jussive mood
PRON – 1st person plural object pronoun
الفاء استئنافية
اللام لام الامر
فعل مضارع مجزوم و«نا» ضمير متصل في محل نصب مفعول به
بآية ا ي ي | ÆYY B ËYT biāyetin bir mu'cize a sign
Be,,Ye,Te merbuta,
2,,10,400,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine singular indefinite noun
جار ومجرور
كما | KMÆ kemā gibi like what
Kef,Mim,Elif,
20,40,1,
P – prefixed preposition ka
SUB – subordinating conjunction
جار ومجرور
أرسل ر س ل | RSL ǼRSL ursile gönderildikleri was sent
,Re,Sin,Lam,
,200,60,30,
V – 3rd person masculine singular (form IV) passive perfect verb
فعل ماض مبني للمجهول
الأولون ا و ل | ÆWL ÆLǼWLWN l-evvelūne öncekilerin "(to) the former."""
Elif,Lam,,Vav,Lam,Vav,Nun,
1,30,,6,30,6,50,
N – nominative masculine plural noun
اسم مرفوع

Konu Başlığı: [21:2-20] Yeni Vahiy ve Mucizelere Karşı Çıkış

Abdulbaki Gölpınarlı : Hattâ derler ki: Bu sözler, saçma sapan rüyadan ibâret, belki de kendisi uyduruyor bunları, hattâ o, bir şâir. Değilse neden evvelkilere gönderildiği gibi bize bir mûcize gösteremiyor?
Adem Uğur : Hayır, dediler, (bunlar) saçma sapan rüyalardır; bilakis onu kendisi uydurmuştur; belki de o, şairdir. (Eğer öyle değilse) bize hemen, öncekilere gönderilenin benzeri bir âyet getirsin.
Ahmed Hulusi : Şöyle de dediler: "Konuştukları kuruntulardan oluşan rüyalarıdır! Muhtemelen uyduruyor. . . Hayır, O bir şairdir! (Eğer böyle değilse) geçmişte yaşamış Rasûllerdeki gibi mucizesini göstersin!"
Ahmet Tekin : Onlar: ' Hayır, bunlar saçma sapan hayallerdir... Yok canım, o sözleri uydurmuştur... Hayır, hayır, o bir şâirdir... Böyle değilse eğer, özgürce sorumluluklarını yerine getiren önceki peygamberler gibi, o da bize hak peygamber olduğuna dair bir delil, maddî bir mûcize getirsin.' dediler.
Ahmet Varol : 'Hayır; bu ancak karışık rüyalardan ibarettir. Hayır, bunu o kendisi uydurmuştur. Hayır o bir şairdir. Öyle değilse öncekilere gönderildiği gibi bize bir ayet (mucize) getirsin' dediler.
Ali Bulaç : "Hayır" dediler. (Bunlar) Karmakarışık düşlerdir; hayır, onu kendisi uydurmuştur; hayır o bir şairdir. Böyle değilse, öncekilere gönderildiği gibi bize de bir ayet (mucize) getirsin."
Ali Fikri Yavuz : (Müşriklerden bir kısmı şöyle) dediler: “- Hz. Muhammed’in (a.s.) getirdiği bu ayetler, rüya saçmalarıdır, yok onu kendisi uydurdu, yok o bir şairdir. Böyle değilse, evvelki peygamberlerin getirdiği mucizeler gibi, o da bize bir mucize getirsin.”
Bekir Sadak : Onlar: «Hayir; bunlar karisik ruyalardir", «Hayir, onu uydurmustur» «Hayir; o sairdir,» «Haydi onceki peygamberler gibi o da bize bir mucize getirsin» dediler.
Celal Yıldırım : Onlar, «hayır, (Kur'ân ve Muhammed'in dedikleri) olsa olsa (şuur altında biriken) rüya saçmalarıdır. Hayır, O bunları uydurmuştur; hayır O şâirdir; değilse, bize önceki peygamberlere gönderildiği gibi bir mu'cize getirsin» derler.
Diyanet İşleri : Onlar, “Hayır, bunlar karma karışık yalancı düşlerdir. Hayır, onu kendisi uydurdu; hayır, o bir şairdir. Eğer böyle değilse, önceki peygamberlerin (mucizelerle) gönderildikleri gibi o da bize bir mucize getirsin” dediler.
Diyanet İşleri (eski) : Onlar: 'Hayır; bunlar karışık rüyalardır', 'Hayır; onu uydurmuştur', 'Hayır; o şairdir', 'Haydi önceki peygamberler gibi o da bize bir mucize getirsin' dediler.
Diyanet Vakfi : «Hayır, dediler, (bunlar) saçma sapan rüyalardır; bilakis onu kendisi uydurmuştur; belki de o, şairdir. (Eğer öyle değilse) bize hemen, öncekilere gönderilenin benzeri bir âyet getirsin.»
Edip Yüksel : Hatta, 'Boş hayallerdir,' 'Onu o uydurmuş,' ve 'O bir şairdir, daha önceki elçiler gibi o da bize mucizeler getirsin,' dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Onlar: «Hayır, bunlar karışık rüyalardır; yok, onu kendisi uydurdu, yok o bir şairdir. Böyle değilse önceki peygamberler gibi, o da bize bir mucize getirsin» dediler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : (Onlar): «Bunlar bir takım karışık rüyalar; yok onu kendisi uydurdu; yok o bir şairdir; öyle değilse, önceki peygamberlerin gönderdikleri gibi, bize bir mucize getirsin!» derler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Dediler: adgâsü ahlâm, yok onu uydurdu, yok o bir şâir, yoksa bize evvelkilerin gönderildikleri gibi bir âyet getirsin
Fizilal-il Kuran : O zalimler dediler ki; «Hayır, Muhammed'in söyledikleri birtakım karmaşık, birbirinden kopuk hayallerdir. Hayır, bu sözler O'nun uydurmasıdır. Hayır, O bir şairdir. Öyle değilse bize daha önceki peygamberlerin gösterdiklerine benzer bir mucize göstersin.»
Gültekin Onan : "Hayır" dediler. "(Bunlar) Karmakarışık düşlerdir; hayır, onu kendisi uydurmuştur; hayır, o bir şairdir. Böyle değilse, öncekilere gönderildiği gibi bize de bir ayet getirsin."
Hakkı Yılmaz : "Aksine onlar: “Bunlar, karmakarışık düşlerdir; yok yok onu kendisi uydurdu; yok yok o bir şairdir. Hadi öyleyse önceki gönderilenler gibi bize bir alâmet/gösterge getirsin” dediler. "
Hasan Basri Çantay : Dediler: «Hayır, (bunlar) saçma sapan rü'yâlardır. Hayır, onu kendisi uydurmuşdur. Hayır, o, bir şâirdir. (Bunlar değilse) o halde evvelki (peygamber) lere gönderildiği gibi o da bize bir mu'cize getirsin».
Hayrat Neşriyat : (Onlar: 'Kur’ân sihirdir' dedikten sonra:) 'Hayır! (Bunlar) karmakarışık rüyâlardır. Hayır! Onu (kendisi) uydurmuştur. Hayır! O bir şâirdir; o hâlde (gerçekten peygamberse) öncekilere gönderildiği gibi, (o da) bize bir mu'cize getirsin!' dediler.
İbni Kesir : Onlar: Hayır, bunlar saçma sapan rüyalardır. Hayır onu uydurmuştur, hayır o, şairdir. Haydi önceki peygamberler gibi o da bize bir mucize getirsin dediler.
İskender Evrenosoğlu : “Hayır, karışık rüyalardır. Hayır, belki onu uydurdu. Hayır, belki de o bir şairdir. Öyleyse evvelkilere gönderildiği gibi bize (de) âyet (mucize) getirsin.” dediler.
Muhammed Esed : "Yoo", diyorlar, "(Muhammed'in bu söyledikleri) karmakarışık rüyalardan ibaret!" "Yok yok, bütün bunları kendisi uyduruyor!" "Hayır, o sadece bir şairdir!" "Peki, madem öyle, önceki (peygamberlerin mucizelerle) gönderildiği gibi o da bize bir mucize getirse ya!"
Ömer Nasuhi Bilmen : «Hayır,» dediler, «Karışık rüyâlardır, Hayır, onu iftira etmiştir, o belki bir şairdir. İmdi bize evvelkilerin gönderilmiş oldukları gibi bir âyet getiriversin.»
Ömer Öngüt : Dediler ki: “Hayır! Bunlar karmakarışık rüyâlardır. Hayır! Onu kendisi uydurmuştur. Hayır! O şâirdir. Eğer öyle değilse bize hemen önceki peygamberler gibi bir âyet (mucize) getirsin. ”
Şaban Piriş : -Hayır, dediler. Bunlar rüya saçmalıkları .. Hayır, onu o uydurmuştur. Hayır, O şairdir! Haydi, önceki peygamberler gibi bize bir mucize getirsin!
Suat Yıldırım : (Kur’ân’ı kime mal edecekleri konusunda şaşırıp kaldılar, cevapları kendilerini bile tatmin etmeyip durmadan fikir değiştirdiler.) "Hayır!" dediler, "bu adğâsu ahlam: karışık karışık rüyalar." "Yok yok, böyle değil, anlaşılan onu kendisi uydurmuş!" "Hayır! bu da değil, galiba o bir şair!", "Öyleyse önceki peygamberlere verilen mûcizeler kabilinden istediğimiz mûcizeyi bize göstersin!"
Süleyman Ateş : "Hayır, dediler, (bu) karmakarışık hayallerdir; hayır onu uydurmuş; hayır o şâ'irdir. (Eğer gerçekten peygamberse) öncekilerin, (mu'cizelerle) gönderildikleri gibi o da bize bir mu'cize getirsin."
Tefhim-ul Kuran : «Hayır» dediler. (Bunlar) Karmakarışık düşlerdir; hayır, onu kendisi düzüp uydurmuştur; hayır o bir şairdir. Böyle değilse, öncekilere gönderildiği gibi bize de bir ayet (mucize) getirsin.»
Ümit Şimşek : Onlar 'Yok, bu karmakarışık rüyalardan ibarettir. Yok, kendisi uydurdu. Yok, o bir şairdir,' dediler. 'Değilse, bize, tıpkı öncekilere gönderilenler gibi bir âyet getirsin.'
Yaşar Nuri Öztürk : Şöyle de dediler: "Saçma sapan rüyalar bunlar! Belki de uydurduğu bir yalandır. Belki de bir şairdir o. Hadi bir mucize getirsin bize, öncekilere gönderildiği gibi..."


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}