» 16 / Nahl  126:

Kuran Sırası: 16
İniş Sırası: 70
Nahl Suresi = Ari Suresi
68-69. ayetlerinde Allah’in balarisina daglardan agaçlardan ve çardaklardan evler edinmesi emrinden dolayi bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123 124 125 126 127 128

16:126 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
ve eğer | ceza verecekseniz | ceza verin | aynısını | | size verilen cezanın | onunla | ama | sabdederseniz | andolsun ki o | daha iyidir | sabredenler için |

WÎN AÆGBTM FAÆGBWÆ BMS̃L AWGBTM BH WLÙN ṦBRTM LHW ḢYR LLṦÆBRYN
ve in ǎāḳabtum feǎāḳibū bimiṧli ǔḳibtum bihi velein Sabertum lehuve ḣayrun liSSābirīne

وَإِنْ عَاقَبْتُمْ فَعَاقِبُوا بِمِثْلِ مَا عُوقِبْتُمْ بِهِ وَلَئِنْ صَبَرْتُمْ لَهُوَ خَيْرٌ لِلصَّابِرِينَ

Transcript Okunuş Türkçe
1. WÎN = ve in : ve eğer
2. AÆGBTM = ǎāḳabtum : ceza verecekseniz
3. FAÆGBWÆ = feǎāḳibū : ceza verin
4. BMS̃L = bimiṧli : aynısını
5. MÆ = mā :
6. AWGBTM = ǔḳibtum : size verilen cezanın
7. BH = bihi : onunla
8. WLÙN = velein : ama
9. ṦBRTM = Sabertum : sabdederseniz
10. LHW = lehuve : andolsun ki o
11. ḢYR = ḣayrun : daha iyidir
12. LLṦÆBRYN = liSSābirīne : sabredenler için
ve eğer | ceza verecekseniz | ceza verin | aynısını | | size verilen cezanın | onunla | ama | sabdederseniz | andolsun ki o | daha iyidir | sabredenler için |

[] [AGB] [AGB] [MS̃L] [] [AGB] [] [] [ṦBR] [] [ḢYR] [ṦBR]
WÎN AÆGBTM FAÆGBWÆ BMS̃L AWGBTM BH WLÙN ṦBRTM LHW ḢYR LLṦÆBRYN

ve in ǎāḳabtum feǎāḳibū bimiṧli ǔḳibtum bihi velein Sabertum lehuve ḣayrun liSSābirīne
وإن عاقبتم فعاقبوا بمثل ما عوقبتم به ولئن صبرتم لهو خير للصابرين

[] [ع ق ب] [ع ق ب] [م ث ل] [] [ع ق ب] [] [] [ص ب ر] [] [خ ي ر] [ص ب ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | WÎN ve in ve eğer And if
عاقبتم ع ق ب | AGB AÆGBTM ǎāḳabtum ceza verecekseniz you retaliate,
فعاقبوا ع ق ب | AGB FAÆGBWÆ feǎāḳibū ceza verin then retaliate
بمثل م ث ل | MS̃L BMS̃L bimiṧli aynısını with the like
ما | of what
عوقبتم ع ق ب | AGB AWGBTM ǔḳibtum size verilen cezanın you were afflicted
به | BH bihi onunla with [it].
ولئن | WLÙN velein ama But if
صبرتم ص ب ر | ṦBR ṦBRTM Sabertum sabdederseniz you are patient,
لهو | LHW lehuve andolsun ki o surely (it) is
خير خ ي ر | ḢYR ḢYR ḣayrun daha iyidir better
للصابرين ص ب ر | ṦBR LLṦÆBRYN liSSābirīne sabredenler için for those who are patient.
ve eğer | ceza verecekseniz | ceza verin | aynısını | | size verilen cezanın | onunla | ama | sabdederseniz | andolsun ki o | daha iyidir | sabredenler için |

[] [AGB] [AGB] [MS̃L] [] [AGB] [] [] [ṦBR] [] [ḢYR] [ṦBR]
WÎN AÆGBTM FAÆGBWÆ BMS̃L AWGBTM BH WLÙN ṦBRTM LHW ḢYR LLṦÆBRYN

ve in ǎāḳabtum feǎāḳibū bimiṧli ǔḳibtum bihi velein Sabertum lehuve ḣayrun liSSābirīne
وإن عاقبتم فعاقبوا بمثل ما عوقبتم به ولئن صبرتم لهو خير للصابرين

[] [ع ق ب] [ع ق ب] [م ث ل] [] [ع ق ب] [] [] [ص ب ر] [] [خ ي ر] [ص ب ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
وإن | WÎN ve in ve eğer And if
Vav,,Nun,
6,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
COND – conditional particle
الواو عاطفة
حرف شرط
عاقبتم ع ق ب | AGB AÆGBTM ǎāḳabtum ceza verecekseniz you retaliate,
Ayn,Elif,Gaf,Be,Te,Mim,
70,1,100,2,400,40,
V – 2nd person masculine plural (form III) perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
فعاقبوا ع ق ب | AGB FAÆGBWÆ feǎāḳibū ceza verin then retaliate
Fe,Ayn,Elif,Gaf,Be,Vav,Elif,
80,70,1,100,2,6,1,
REM – prefixed resumption particle
V – 2nd person masculine plural (form III) imperative verb
PRON – subject pronoun
الفاء استئنافية
فعل أمر والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بمثل م ث ل | MS̃L BMS̃L bimiṧli aynısını with the like
Be,Mim,Se,Lam,
2,40,500,30,
P – prefixed preposition bi
N – genitive masculine noun
جار ومجرور
ما | of what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
عوقبتم ع ق ب | AGB AWGBTM ǔḳibtum size verilen cezanın you were afflicted
Ayn,Vav,Gaf,Be,Te,Mim,
70,6,100,2,400,40,
V – 2nd person masculine plural (form III) passive perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض مبني للمجهول والتاء ضمير متصل في محل رفع نائب فاعل
به | BH bihi onunla with [it].
Be,He,
2,5,
P – prefixed preposition bi
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
ولئن | WLÙN velein ama But if
Vav,Lam,,Nun,
6,30,,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
EMPH – emphatic prefix lām
COND – conditional particle
الواو عاطفة
اللام لام التوكيد
حرف شرط
صبرتم ص ب ر | ṦBR ṦBRTM Sabertum sabdederseniz you are patient,
Sad,Be,Re,Te,Mim,
90,2,200,400,40,
V – 2nd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والتاء ضمير متصل في محل رفع فاعل
لهو | LHW lehuve andolsun ki o surely (it) is
Lam,He,Vav,
30,5,6,
EMPH – emphatic prefix lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
اللام لام التوكيد
ضمير منفصل
خير خ ي ر | ḢYR ḢYR ḣayrun daha iyidir better
Hı,Ye,Re,
600,10,200,
N – nominative masculine singular indefinite noun
اسم مرفوع
للصابرين ص ب ر | ṦBR LLṦÆBRYN liSSābirīne sabredenler için for those who are patient.
Lam,Lam,Sad,Elif,Be,Re,Ye,Nun,
30,30,90,1,2,200,10,50,
P – prefixed preposition lām
N – genitive masculine plural active participle
جار ومجرور

Konu Başlığı: [16:125-128] Mesajı Nasıl İletmeli?

Abdulbaki Gölpınarlı : Mücâzatta bulunacaksanız sizi cezâlandırdıkları gibi ve o kadar cezâlandırın onları, fakat sabrederseniz elbette bu hareket, sabredenlere daha da hayırlıdır.
Adem Uğur : Eğer ceza verecekseniz, size yapılan işkencenin misliyle ceza verin. Ama sabrederseniz, elbette o, sabredenler için daha hayırlıdır.
Ahmed Hulusi : Şayet kötülüğün sonucunu yaşatacaksanız, size yapılan azabın benzeri ile sonucunu yaşatın. . . Eğer sabrederseniz, elbette bu sabredenler için daha hayırlıdır.
Ahmet Tekin : Eğer müşrikleri mutlaka cezalandırmak istiyorsanız, size yapılanın benzeri cezalarla cezalandırın. Sabırlı davranırsanız, elbette bu, sabrederek mücadeleye devam edenler için daha hayırlıdır.
Ahmet Varol : Eğer cezalandıracak olursanız size uygulanan cezanın aynıyla cezalandırın. Ama eğer sabredersiniz andolsun bu, sabredenler için daha hayırlıdır.
Ali Bulaç : Eğer ceza verecekseniz, size verilen cezanın misliyle ceza verin ve eğer sabrederseniz, andolsun bu, sabredenler için daha hayırlıdır.
Ali Fikri Yavuz : (Ey müminler, düşmandan intikam almak için) eğer bir ceza ile mukabele edecek olursanız, ancak size yapılan azab ve cezanın misli ile yapın (daha fazla ileri gitmeyin). Sabrederseniz (cezayı terk ederseniz) andolsun ki, bu tahammül edenler için daha hayırlıdır.
Bekir Sadak : Eger ceza vermek isterseniz size yapilanin ayniyle mukabele edin. Sabrederseniz and olsun ki bu, sabredenler icin daha iyidir.
Celal Yıldırım : Ceza verecek olursanız, size verilen cezanın misliyle cezalandırın. Ama eğer (bu hususta) sabrederseniz, and olsun ki bu, sabredenler için daha hayırlıdır.
Diyanet İşleri : Eğer ceza verecekseniz, size yapılanın misliyle cezalandırın. Eğer sabrederseniz, elbette bu, sabredenler için daha hayırlıdır.
Diyanet İşleri (eski) : Eğer ceza vermek isterseniz size yapılanın aynıyla mukabele edin. Sabrederseniz and olsun ki bu, sabredenler için daha iyidir.
Diyanet Vakfi : Eğer ceza verecekseniz, size yapılan işkencenin misliyle ceza verin. Ama sabrederseniz, elbette o, sabredenler için daha hayırlıdır.
Edip Yüksel : Karşılık verecekseniz, size verilen karşılığın bir benzeriyle karşılık verin. Sabrederseniz, elbette bu sabredenler için daha hayırlıdır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Eğer (bir suçtan dolayı) ceza verecek olursanız size yapılan azab ve cezanın misli ile ceza verin. Ama sabrederseniz, elbette o, sabredenler için daha hayırlıdır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Eğer ceza ile karşılık verecek olursanız, ancak size yapılan cezanın misli ile cezalandırınız. Şayet sabrederseniz, andolsun ki bu, sabredenler için elbette daha hayırlıdır.
Elmalılı Hamdi Yazır : Ve şayed ıkab ile mukabele edecek olursanız ancak size edilen ukubetin misliyle muâkabe ediniz ve şayed sabrederseniz kasem olsun ki sabredenler için elbette daha hayırlıdır
Fizilal-il Kuran : Eğer kâfirlere işkence edecekseniz, onlara, vaktiyle size yapmış oldukları işkencenin benzerini uygulayınız. Ama eğer sabrederseniz bu tutum sabredenler hesabına daha hayırlıdır.
Gültekin Onan : Eğer ceza verecekseniz, size verilen cezanın misliyle ceza verin ve eğer sabrederseniz, andolsun bu, sabredenler için daha hayırlıdır.
Hakkı Yılmaz : Ve eğer ceza verecek olursanız da, sizin cezalandırıldığınızın misli ile ceza verin. Ve eğer sabrederseniz, elbette o, sabredenler için daha hayırlıdır.
Hasan Basri Çantay : Eğer her hangi bir ceza ile mukaabele edecek olursanız ancak size reva görülen ukubetin misillemesiyle ceza yapın. Sabrederseniz, andolsun ki, bu, tehammül edenler için elbet daha hayırlıdır.
Hayrat Neşriyat : Eğer bir cezâ verirseniz, o hâlde size yapılan eziyetin misliyle cezâ verin! Fakat sabrederseniz, elbette bu, sabredenler için daha hayırlıdır.
İbni Kesir : Eğer ceza verecek olursanız; ancak sizin cezalandırıldığınızın misliyle ceza verin. Sabrederseniz; elbette bu, sabredenler için daha iyidir.
İskender Evrenosoğlu : Ve şâyet siz, ikab edecekseniz (ceza verecekseniz), o taktirde onların sizi onunla cezalandırdıklarının misliyle cezalandırın! Ve eğer gerçekten sabrederseniz elbette o (sabırları), sabredenler için daha hayırlıdır.
Muhammed Esed : Bunun içindir ki, (tartışmada) zora başvurmanız gerekirse, ancak onların sizi zora koştukları kadar zora başvurun. Fakat eğer kendinizi tutarsanız, bilin ki, güçlüklere göğüs germesini bilen kimseler için bu daha iyi, daha hayırlıdır.
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve eğer bir kimseye ikabta bulunacak iseniz, kendisiyle ikaba uğramış olduğunuz şeyin misliyle ikabta bulunun ve eğer sabrederseniz, elbette o, sabredenler için daha hayırlıdır.
Ömer Öngüt : Eğer ceza verecek olursanız, size verilen cezanın misli ile ceza verin. Sabrederseniz, elbette bu sabredenler için daha hayırlıdır.
Şaban Piriş : Eğer karşılık verecekseniz, size yapılanın aynıyla karşılık verin. Eğer sabrederseniz, bu sabredenler için daha iyidir.
Suat Yıldırım : Ceza verecek olursanız, size yapılan muamelenin misliyle cezalandırın. Ama eğer bu hususta sabrederseniz, bilin ki bu, sabredenler için daha hayırlıdır.
Süleyman Ateş : Eğer azâb edecekseniz, size yapılan azâb kadar azâb edin. Ama sabrederseniz, andolsun ki o, sabredenler için daha iyidir. (Hz. peygamber, Uhud Savaşında, amcası Hamza'yı kâfirler tarafından burnu ve kulakları kesilmiş, ciğeri çıkartılmış bir durumda görünce; "Allah'a andolsun ki, eğer Allah bana zafer verirse, senin yerine, onlardan yetmiş kişiyi böyle yapacağım!" demişti. Fakat yemînine keffâret vererek bu sözünü uygulamamış, Mekke'nin Fethinde düşmanlarını affetmiştir.)
Tefhim-ul Kuran : Eğer ceza verecekseniz, size verilen cezanın misliyle ceza verin ve eğer sabrederseniz, andolsun bu, sabredenler için daha hayırlıdır.
Ümit Şimşek : Ceza verecekseniz, size yapılanın misliyle ceza verin. Ama sabrederseniz, hiç kuşkusuz, bu sabredenler için daha hayırlıdır.
Yaşar Nuri Öztürk : Eğer ceza ile karşılık verecekseniz, ancak size yapılan kötülüğün türü ve miktarı ile karşılık verin. Eğer sabrederseniz, elbette ki bu, sabredenler için daha hayırlıdır.


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}