» 12 / Yûsuf  79:

Kuran Sırası: 12
İniş Sırası: 53
Yusuf Suresi = Yusuf Suresi
Hz. Yusuf’un hayati anlatildigi için bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111

12:79 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
dedi | sığınırız | Allah'a | | almaktan | başkasını | kimseden | bulduğumuz | eşyamızı | yanında | yoksa biz | o zaman | zulmedenler (oluruz) |

GÆL MAÆZ̃ ÆLLH ǼN NǼḢZ̃ ÎLÆ MN WCD̃NÆ MTÆANÆ AND̃H ÎNÆ ÎZ̃Æ LƵÆLMWN
ḳāle meǎāƶe llahi en ne'ḣuƶe illā men vecednā metāǎnā ǐndehu innā iƶen leZālimūne

قَالَ مَعَاذَ اللَّهِ أَنْ نَأْخُذَ إِلَّا مَنْ وَجَدْنَا مَتَاعَنَا عِنْدَهُ إِنَّا إِذًا لَظَالِمُونَ

Transcript Okunuş Türkçe
1. GÆL = ḳāle : dedi
2. MAÆZ̃ = meǎāƶe : sığınırız
3. ÆLLH = llahi : Allah'a
4. ǼN = en :
5. NǼḢZ̃ = ne'ḣuƶe : almaktan
6. ÎLÆ = illā : başkasını
7. MN = men : kimseden
8. WCD̃NÆ = vecednā : bulduğumuz
9. MTÆANÆ = metāǎnā : eşyamızı
10. AND̃H = ǐndehu : yanında
11. ÎNÆ = innā : yoksa biz
12. ÎZ̃Æ = iƶen : o zaman
13. LƵÆLMWN = leZālimūne : zulmedenler (oluruz)
dedi | sığınırız | Allah'a | | almaktan | başkasını | kimseden | bulduğumuz | eşyamızı | yanında | yoksa biz | o zaman | zulmedenler (oluruz) |

[GWL] [AWZ̃] [] [] [ÆḢZ̃] [] [] [WCD̃] [MTA] [AND̃] [] [] [ƵLM]
GÆL MAÆZ̃ ÆLLH ǼN NǼḢZ̃ ÎLÆ MN WCD̃NÆ MTÆANÆ AND̃H ÎNÆ ÎZ̃Æ LƵÆLMWN

ḳāle meǎāƶe llahi en ne'ḣuƶe illā men vecednā metāǎnā ǐndehu innā iƶen leZālimūne
قال معاذ الله أن نأخذ إلا من وجدنا متاعنا عنده إنا إذا لظالمون

[ق و ل] [ع و ذ ] [] [] [ا خ ذ ] [] [] [و ج د] [م ت ع] [ع ن د] [] [] [ظ ل م]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GWL GÆL ḳāle dedi He said,
معاذ ع و ذ | AWZ̃ MAÆZ̃ meǎāƶe sığınırız """Allah forbid"
الله | ÆLLH llahi Allah'a """Allah forbid"
أن | ǼN en that
نأخذ ا خ ذ | ÆḢZ̃ NǼḢZ̃ ne'ḣuƶe almaktan we take
إلا | ÎLÆ illā başkasını except
من | MN men kimseden (one) who,
وجدنا و ج د | WCD̃ WCD̃NÆ vecednā bulduğumuz we found
متاعنا م ت ع | MTA MTÆANÆ metāǎnā eşyamızı our possession
عنده ع ن د | AND̃ AND̃H ǐndehu yanında with him.
إنا | ÎNÆ innā yoksa biz Indeed, we
إذا | ÎZ̃Æ iƶen o zaman then
لظالمون ظ ل م | ƵLM LƵÆLMWN leZālimūne zulmedenler (oluruz) "surely (would be) wrongdoers."""
dedi | sığınırız | Allah'a | | almaktan | başkasını | kimseden | bulduğumuz | eşyamızı | yanında | yoksa biz | o zaman | zulmedenler (oluruz) |

[GWL] [AWZ̃] [] [] [ÆḢZ̃] [] [] [WCD̃] [MTA] [AND̃] [] [] [ƵLM]
GÆL MAÆZ̃ ÆLLH ǼN NǼḢZ̃ ÎLÆ MN WCD̃NÆ MTÆANÆ AND̃H ÎNÆ ÎZ̃Æ LƵÆLMWN

ḳāle meǎāƶe llahi en ne'ḣuƶe illā men vecednā metāǎnā ǐndehu innā iƶen leZālimūne
قال معاذ الله أن نأخذ إلا من وجدنا متاعنا عنده إنا إذا لظالمون

[ق و ل] [ع و ذ ] [] [] [ا خ ذ ] [] [] [و ج د] [م ت ع] [ع ن د] [] [] [ظ ل م]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قال ق و ل | GWL GÆL ḳāle dedi He said,
Gaf,Elif,Lam,
100,1,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
معاذ ع و ذ | AWZ̃ MAÆZ̃ meǎāƶe sığınırız """Allah forbid"
Mim,Ayn,Elif,Zel,
40,70,1,700,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
الله | ÆLLH llahi Allah'a """Allah forbid"
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
أن | ǼN en that
,Nun,
,50,
SUB – subordinating conjunction
حرف مصدري
نأخذ ا خ ذ | ÆḢZ̃ NǼḢZ̃ ne'ḣuƶe almaktan we take
Nun,,Hı,Zel,
50,,600,700,
V – 1st person plural imperfect verb, subjunctive mood
فعل مضارع منصوب
إلا | ÎLÆ illā başkasını except
,Lam,Elif,
,30,1,
RES – restriction particle
أداة حصر
من | MN men kimseden (one) who,
Mim,Nun,
40,50,
REL – relative pronoun
اسم موصول
وجدنا و ج د | WCD̃ WCD̃NÆ vecednā bulduğumuz we found
Vav,Cim,Dal,Nun,Elif,
6,3,4,50,1,
V – 1st person plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
متاعنا م ت ع | MTA MTÆANÆ metāǎnā eşyamızı our possession
Mim,Te,Elif,Ayn,Nun,Elif,
40,400,1,70,50,1,
N – accusative masculine noun
PRON – 1st person plural possessive pronoun
اسم منصوب و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
عنده ع ن د | AND̃ AND̃H ǐndehu yanında with him.
Ayn,Nun,Dal,He,
70,50,4,5,
LOC – accusative location adverb
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
ظرف مكان منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إنا | ÎNÆ innā yoksa biz Indeed, we
,Nun,Elif,
,50,1,
ACC – accusative particle
PRON – 1st person plural object pronoun
حرف نصب و«نا» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
إذا | ÎZ̃Æ iƶen o zaman then
,Zel,Elif,
,700,1,
SUR – surprise particle
حرف فجاءة
لظالمون ظ ل م | ƵLM LƵÆLMWN leZālimūne zulmedenler (oluruz) "surely (would be) wrongdoers."""
Lam,Zı,Elif,Lam,Mim,Vav,Nun,
30,900,1,30,40,6,50,
EMPH – emphatic prefix lām
N – nominative masculine plural active participle
اللام لام التوكيد
اسم مرفوع

Konu Başlığı: [12:70-87] Yusuf, Öz Kardeşini Yanında Tutmak İçin Plan Uyguluyor

Abdulbaki Gölpınarlı : Allah'a sığınırım dedi, bir başkasını tutup köle yapmaktan; ancak malımızı kimde bulduysak onu köle yaparız biz; yoksa şüphesiz zulmedenlerden oluruz.
Adem Uğur : Dedi ki: Eşyamızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını yakalamaktan Allah'a sığınırız, o takdirde biz gerçekten zalimler oluruz!
Ahmed Hulusi : (Yusuf) dedi ki: "Eşyamızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını almaktan Allâh'a sığınırız. . . Doğrusu o takdirde zâlimler oluruz. "
Ahmet Tekin : Yûsuf: 'Eşyamızı yanında bulduğumuz şahıstan başkasına el koymaktan Allah’a sığınırız. O takdirde biz gerçekten zâlimlerden oluruz.' dedi.
Ahmet Varol : 'Eşyamızı yanında bulduğumuzdan başkasını almaktan Allah'a sığınırız. O takdirde muhakkak zalimler oluruz' dedi.
Ali Bulaç : Dedi ki: "Eşyamızı kendisinde bulduğumuzun dışında, birisini alıkoymamızdan Allah'a sığınırız. Yoksa bu durumda kuşkusuz biz zalim oluruz."
Ali Fikri Yavuz : Yûsuf: “- Eşyamızı, yanında bulduğumuz kimseden başkasını yakalayıp almamızdan Allah’a sığınırız; o takdirde, zulmetmiş oluruz.” dedi.
Bekir Sadak : «a'azallah! Biz, malimizi kimde bulmussak ancak onu alikoruz, yoksa haksizlik etmis oluruz» dedi. *
Celal Yıldırım : Yûsuf, «Allah'a sığınırım, malımızı kimde bulduysak ancak onu alıkoruz; aksi halde zâlimlerden oluruz» dedi.
Diyanet İşleri : Yûsuf, “Malımızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını tutmaktan Allah’a sığınırız. Şüphesiz biz o takdirde zulmetmiş oluruz” dedi.
Diyanet İşleri (eski) : 'Maazallah! Biz, malımızı kimde bulmuşsak ancak onu alıkoruz, yoksa haksızlık etmiş oluruz' dedi.
Diyanet Vakfi : Dedi ki: Eşyamızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını yakalamaktan Allah'a sığınırız, o takdirde biz gerçekten zalimler oluruz!
Edip Yüksel : Dedi ki: 'Yanında eşyamızı bulduğumuz kimseden başkasını alıkoymaktan ALLAH'a sığınırız, o zaman biz zalimlerden oluruz.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O dedi ki: «Eşyamızı yanında bulduğumuzdan başkasını tutuklamaktan Allah korusun. Çünkü öyle yaparsak zalimlerden oluruz.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Dedi ki: «Allah saklasın, eşyamızı yanında bulduğumuz kişiden başkasını tutmamızdan Allah korusun! Çünkü biz o takdirde zulmetmiş oluruz.»
Elmalılı Hamdi Yazır : Allah, saklasın, dedi: metaımızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını tutmamızdan, çünkü biz o takdirde zulmetmiş oluruz.
Fizilal-il Kuran : Yusuf «Çalınan eşyamızı valizinde bulduğumuz kimseden başkasını alıkoymaktan Allah'a sığınırız. Yoksa zalimlik etmiş oluruz» dedi.
Gültekin Onan : Dedi ki: "Eşyamızı kendisinde bulduğumuzun dışında, birisini alıkoymamızdan Tanrı'ya sığınırız. Yoksa bu durumda kuşkusuz biz zalim oluruz."
Hakkı Yılmaz : "Yûsuf dedi ki: “Eşyamızı yanında bulduğumuzdan başkasını yakalamaktan/ alıkoymaktan Allah'a sığınırız. Şüphesiz biz öyle yaparsak kesinlikle yanlış; kendi zararlarına iş yapanlar oluruz.” "
Hasan Basri Çantay : «Eşyamızı nezdinizde bulduğumuz kimseden başkasını yakalamamızdan Allaha sığınırız. Çünkü o takdirde biz elbette zaalimler (deniz demekdir)» dedi.
Hayrat Neşriyat : (Yûsuf:) 'Eşyâmızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını almaktan Allah’a sığınırız; o takdirde şübhesiz ki biz gerçekten zâlimler oluruz' dedi.
İbni Kesir : Dedi ki: Eşyamızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını yakalamaktan Allah'a sığınırız. Çünkü biz, o zaman zalimlerden oluruz.
İskender Evrenosoğlu : Eşyamızı yanında bulduğumuz kişiden başkasını almaktan (tutmaktan) Allah'a sığınırım. Eğer biz (bunu) yaparsak, o zaman elbette zalimlerden oluruz.
Muhammed Esed : "Yitiğimizi yanında bulduğumuz kişiden başkasını alıkoymaktan Allah'a sığınırız; çünkü o zaman, şüphesiz, zalimlerden olurduk!" diye cevap verdi.
Ömer Nasuhi Bilmen : Dedi ki: «Biz malımızı yanında bulduğumuzdan başkasını almaktan Allah'a sığınırız. Şüphe yok ki, biz o halde elbette zalimleriz.»
Ömer Öngüt : Dedi ki: “Mâzallah!. . Biz malımızı kimde bulmuşsak ancak onu alıkoyarız, yoksa biz zulmedenler oluruz. ”
Şaban Piriş : -Allah korusun! Biz, malımızı kimde bulmuşsak ancak onu alıkoruz, yoksa haksızlık etmiş oluruz, dedi.
Suat Yıldırım : Yusuf: "Biz malımızı kimin yanında bulmuşsak ancak onu alıkoyarız. Başkasını tutmaktan Allah’a sığınırım. Çünkü biz öyle yaparsak zalimler arasına girmiş oluruz!"
Süleyman Ateş : "Eşyamızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını almaktan Allah'a sığınırız, yoksa biz zulmedenler oluruz!" dedi.
Tefhim-ul Kuran : Dedi ki: «Eşyamızı kendisinde bulduğumuzun dışında, birisini alıkoymamızdan Allah'a sığınırız. Yoksa bu durumda kuşkusuz biz zalim oluruz.»
Ümit Şimşek : Yusuf dedi ki: 'Eşyamızı yanında bulduğumuz kimseden başkasını alıkoymaktan Allah'a sığınırız. O zaman biz zalim oluruz.'
Yaşar Nuri Öztürk : "Ne, dedi Yûsuf, Allah korusun. Eşyamızı yükünde bulduğumuz adamdan başkasını tutamayız. Öyle birşey yaparsak zalimlerden oluruz."


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}