» 11 / Hûd  16:

Kuran Sırası: 11
İniş Sırası: 52
Hud Suresi = Hud Suresi
Hz. Hud’un hayati anlatildigi için bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93 94 95 96 97 98 99 100 101 102 103 104 105 106 107 108 109 110 111 112 113 114 115 116 117 118 119 120 121 122 123

11:16 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
bunlar | kimselerdir | olmayan | kendileri için | | ahirette | başka bir şey | ateşten | ve boşa gitmiştir | | işledikleri | orada | ve geçersizdir | | oldukları | yapmakta |

ǼWLÙK ÆLZ̃YN LYS LHM FY ÆL ËḢRT ÎLÆ ÆLNÆR WḪBŦ ṦNAWÆ FYHÆ WBÆŦL KÆNWÆ YAMLWN
ulāike elleƶīne leyse lehum l-āḣirati illā n-nāru ve HabiTa Saneǔ fīhā ve bāTilun kānū yeǎ'melūne

أُولَٰئِكَ الَّذِينَ لَيْسَ لَهُمْ فِي الْاخِرَةِ إِلَّا النَّارُ وَحَبِطَ مَا صَنَعُوا فِيهَا وَبَاطِلٌ مَا كَانُوا يَعْمَلُونَ

Transcript Okunuş Türkçe
1. ǼWLÙK = ulāike : bunlar
2. ÆLZ̃YN = elleƶīne : kimselerdir
3. LYS = leyse : olmayan
4. LHM = lehum : kendileri için
5. FY = fī :
6. ÆL ËḢRT = l-āḣirati : ahirette
7. ÎLÆ = illā : başka bir şey
8. ÆLNÆR = n-nāru : ateşten
9. WḪBŦ = ve HabiTa : ve boşa gitmiştir
10. MÆ = mā :
11. ṦNAWÆ = Saneǔ : işledikleri
12. FYHÆ = fīhā : orada
13. WBÆŦL = ve bāTilun : ve geçersizdir
14. MÆ = mā :
15. KÆNWÆ = kānū : oldukları
16. YAMLWN = yeǎ'melūne : yapmakta
bunlar | kimselerdir | olmayan | kendileri için | | ahirette | başka bir şey | ateşten | ve boşa gitmiştir | | işledikleri | orada | ve geçersizdir | | oldukları | yapmakta |

[] [] [LYS] [] [] [ÆḢR] [] [NWR] [ḪBŦ] [] [ṦNA] [] [BŦL] [] [KWN] [AML]
ǼWLÙK ÆLZ̃YN LYS LHM FY ÆL ËḢRT ÎLÆ ÆLNÆR WḪBŦ ṦNAWÆ FYHÆ WBÆŦL KÆNWÆ YAMLWN

ulāike elleƶīne leyse lehum l-āḣirati illā n-nāru ve HabiTa Saneǔ fīhā ve bāTilun kānū yeǎ'melūne
أولئك الذين ليس لهم في الآخرة إلا النار وحبط ما صنعوا فيها وباطل ما كانوا يعملون

[] [] [ل ي س] [] [] [ا خ ر] [] [ن و ر] [ح ب ط] [] [ص ن ع] [] [ب ط ل] [] [ك و ن] [ع م ل]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أولئك | ǼWLÙK ulāike bunlar Those
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne kimselerdir (are) the ones who -
ليس ل ي س | LYS LYS leyse olmayan (is) not
لهم | LHM lehum kendileri için for them
في | FY in
الآخرة ا خ ر | ÆḢR ÆL ËḢRT l-āḣirati ahirette the Hereafter
إلا | ÎLÆ illā başka bir şey except
النار ن و ر | NWR ÆLNÆR n-nāru ateşten the Fire.
وحبط ح ب ط | ḪBŦ WḪBŦ ve HabiTa ve boşa gitmiştir And (has) gone in vain
ما | what
صنعوا ص ن ع | ṦNA ṦNAWÆ Saneǔ işledikleri they did
فيها | FYHÆ fīhā orada therein,
وباطل ب ط ل | BŦL WBÆŦL ve bāTilun ve geçersizdir and (is) worthless
ما | what
كانوا ك و ن | KWN KÆNWÆ kānū oldukları they used (to)
يعملون ع م ل | AML YAMLWN yeǎ'melūne yapmakta do.
bunlar | kimselerdir | olmayan | kendileri için | | ahirette | başka bir şey | ateşten | ve boşa gitmiştir | | işledikleri | orada | ve geçersizdir | | oldukları | yapmakta |

[] [] [LYS] [] [] [ÆḢR] [] [NWR] [ḪBŦ] [] [ṦNA] [] [BŦL] [] [KWN] [AML]
ǼWLÙK ÆLZ̃YN LYS LHM FY ÆL ËḢRT ÎLÆ ÆLNÆR WḪBŦ ṦNAWÆ FYHÆ WBÆŦL KÆNWÆ YAMLWN

ulāike elleƶīne leyse lehum l-āḣirati illā n-nāru ve HabiTa Saneǔ fīhā ve bāTilun kānū yeǎ'melūne
أولئك الذين ليس لهم في الآخرة إلا النار وحبط ما صنعوا فيها وباطل ما كانوا يعملون

[] [] [ل ي س] [] [] [ا خ ر] [] [ن و ر] [ح ب ط] [] [ص ن ع] [] [ب ط ل] [] [ك و ن] [ع م ل]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أولئك | ǼWLÙK ulāike bunlar Those
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne kimselerdir (are) the ones who -
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
ليس ل ي س | LYS LYS leyse olmayan (is) not
Lam,Ye,Sin,
30,10,60,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض من اخوات «كان»
لهم | LHM lehum kendileri için for them
Lam,He,Mim,
30,5,40,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
جار ومجرور
في | FY in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
الآخرة ا خ ر | ÆḢR ÆL ËḢRT l-āḣirati ahirette the Hereafter
Elif,Lam,,Hı,Re,Te merbuta,
1,30,,600,200,400,
N – genitive feminine singular noun
اسم مجرور
إلا | ÎLÆ illā başka bir şey except
,Lam,Elif,
,30,1,
RES – restriction particle
أداة حصر
النار ن و ر | NWR ÆLNÆR n-nāru ateşten the Fire.
Elif,Lam,Nun,Elif,Re,
1,30,50,1,200,
N – nominative feminine noun
اسم مرفوع
وحبط ح ب ط | ḪBŦ WḪBŦ ve HabiTa ve boşa gitmiştir And (has) gone in vain
Vav,Ha,Be,Tı,
6,8,2,9,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
ما | what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
صنعوا ص ن ع | ṦNA ṦNAWÆ Saneǔ işledikleri they did
Sad,Nun,Ayn,Vav,Elif,
90,50,70,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
فيها | FYHÆ fīhā orada therein,
Fe,Ye,He,Elif,
80,10,5,1,
P – preposition
PRON – 3rd person feminine singular object pronoun
جار ومجرور
وباطل ب ط ل | BŦL WBÆŦL ve bāTilun ve geçersizdir and (is) worthless
Vav,Be,Elif,Tı,Lam,
6,2,1,9,30,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – nominative masculine indefinite active participle
الواو عاطفة
اسم مرفوع
ما | what
Mim,Elif,
40,1,
REL – relative pronoun
اسم موصول
كانوا ك و ن | KWN KÆNWÆ kānū oldukları they used (to)
Kef,Elif,Nun,Vav,Elif,
20,1,50,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع اسم «كان»
يعملون ع م ل | AML YAMLWN yeǎ'melūne yapmakta do.
Ye,Ayn,Mim,Lam,Vav,Nun,
10,70,40,30,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل

Konu Başlığı: [11:13-16] Kuran: Taklidi İmkansız

Abdulbaki Gölpınarlı : Öyle kişilerdir onlar ki âhirette onlara ancak ateş var, dünyâda işledikleri işlerse boşa gitmiştir, zâten de bütün işledikleri boştur.
Adem Uğur : İşte onlar, ahirette kendileri için ateşten başka hiçbir şeyleri olmayan kimselerdir; (dünyada) yaptıkları da boşa gitmiştir; yapmakta oldukları şeyler (zaten) bâtıldır.
Ahmed Hulusi : İşte onlar öyle kimselerdir ki sonsuz gelecekte kendileri için ateşten başka bir şey yoktur. . . Yapıp ürettikleri şeyler orada getiri sağlamaz. Yapmakta oldukları şey boştur.
Ahmet Tekin : Onlar âhirette, ebedî yurtta ateşten başka nasipleri olmayanlardır. Kurdukları sanayi ve yaptıkları sanat eserleri, tertip ettikleri düzenler boşa gitmiştir. İşlemeye devam ettikleri amellerin hepsi de bâtıldır, boştur.
Ahmet Varol : Bunlar ahirette kendileri için ateşten başka bir şey olmayanlardır. Orada işledikleri boşa gitmiştir [3] ve yapmakta oldukları da geçersizdir.
Ali Bulaç : İşte bunların, ahirette kendileri için ateşten başkası yoktur. Onların onda (dünyada) bütün işledikleri boşa çıkmıştır ve yapmakta oldukları şeyler de geçersiz olmuştur.
Ali Fikri Yavuz : Bunlar, o kimselerdir ki, ahirette kendilerine ateşten başka bir şey yoktur. Yaptıkları ameller boşa gitmiştir. Zaten bütün yapmış oldukları şeyler boştur.
Bekir Sadak : Iste ahirette onlara atesten baska bir sey yoktur. Isledikleri seyler orada bosa gitmistir. Zaten yapmakta olduklari da batildir.
Celal Yıldırım : İşte bunlar, öyle kimselerdir ki, Âhiret'de kendilerine ateşten başkası yoktur. Dünya'da işledikleri boşa gitmiştir ve yaptıklarının hepsi de değersiz ve anlamsızdır.
Diyanet İşleri : İşte onlar, kendileri için âhirette ateşten başka bir şey olmayan kimselerdir. (Dünyada) yaptıkları şeyler, orada boşa gitmiştir. Zaten bütün yapmakta oldukları da boş şeylerdir.
Diyanet İşleri (eski) : İşte ahirette onlara ateşten başka bir şey yoktur. İşledikleri şeyler orada boşa gitmiştir. Zaten yapmakta oldukları da batıldır.
Diyanet Vakfi : İşte onlar, ahirette kendileri için ateşten başka hiçbir şeyleri olmayan kimselerdir; (dünyada) yaptıkları da boşa gitmiştir; yapmakta oldukları şeyler (zaten) bâtıldır.
Edip Yüksel : Bunlar için ahirette, yalnız ateş vardır. Yaptıklarının hepsi orada boş çıkmıştır. Bütün yaptıkları geçersizdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Fakat onlar öyle kimselerdir ki, ahirette kendilerine ateşten başka bir şey yoktur. İşledikleri şeyler orada boşuna gitmiştir. Zaten bütün yaptıkları da batıldır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Fakat onlar, ahirette öyle olurlar ki, kendilerine ateşten başka birşey yoktur ve orada yaptıkları bütün iyilikler heba olmuştur, bütün yaptıkları boştur.
Elmalılı Hamdi Yazır : Fakat onlar Âhırette öyle olurlar ki kendilerine ateşten başka bir şey yoktur ve orada işledikleri bütün iyilikler heder olmuştur ve bütün yaptıkları boştur
Fizilal-il Kuran : Ama ahirette onlar için sadece cehennem ateşi vardır, dünyada yaptıkları iyi işler boşa gider, işledikleri yararlı ameller geçersiz olur.
Gültekin Onan : İşte bunların ahirette kendileri için ateşten başkası yoktur. Onların onda (dünyada) bütün işledikleri boşa çıkmıştır ve yapmakta oldukları şeyler de geçersiz olmuştur.
Hakkı Yılmaz : İşte onlar, kendileri için, âhirette ateşten başka bir şey olmayanlardır. Yapıp ürettikleri de orada boşa gitmiştir. Yaptıkları şeyler de kaybolup gitmeye mahkûmdur.
Hasan Basri Çantay : Onlar öyle kimselerdir ki âhiretde kendilerine ateşden başkası yokdur. (Dünyâda) işledikleri şeyler (hattâ iyilikler) orada boşa gitmişdir. Zâten yapageldikleri hep boşdur (onların).
Hayrat Neşriyat : İşte onlar öyle kimselerdir ki, âhirette onlar için ateşten başka bir şey yoktur.(Dünyada özene bezene) yaptıkları şeyler, orada (âhirette) boşa gitmiştir ve yapmakta oldukları şeyler bâtıldır.
İbni Kesir : Onlar, öyle kimselerdir ki; ahirette kendilerine ateşten başka bir şey yoktur. İşledikleri ameller boşa gitmiştir. Yapageldikleri zaten batıldır.
İskender Evrenosoğlu : İşte onlar, onlar için ahirette ateşten başka bir şey yoktur. Ve orada (dünyada) yaptıkları şeyler, heba oldu (boşa gitti). Ve yapmış oldukları şeyler bâtıldır (geçersizdir).
Muhammed Esed : İşte bunlar, ahirette paylarına ateşten başka bir şey düşmeyen kimselerdir. Çünkü onların bu (dünyada) yapıp ettikleri hep boşa gidecektir, yapıp ettikleri değersizdi zaten.
Ömer Nasuhi Bilmen : Onlar o kimselerdir ki, onlar için ateşten başkası yoktur. Ve işlemiş oldukları şeyler orada beyhude bulunmuştur ve bütün işledikleri bâtıl olmuştur.
Ömer Öngüt : İşte onlar için ahirette ateşten başka bir şey yoktur. Yaptıkları boşa gitmiştir. İşleri de bâtıl olmuştur.
Şaban Piriş : Bunlar için ahirette ateşten başka bir şey yoktur. Orada yaptıkları şeyler boşa gitmiştir ve işledikleri zaten batıldır.
Suat Yıldırım : Fakat onlara âhirette ateşten başka bir şey yoktur. Onların dünyada yaptıkları bütün işler hatta iyilikler bile heder olmuştur, bütün yaptıkları boşa gitmiştir.
Süleyman Ateş : Ama onlar öyle kimselerdir ki âhirette onlar için ateşten başka bir şey yoktur ve yaptıklarının hepsi orada boşa çıkmıştır, amelleri hep bâtıl olmuştur!
Tefhim-ul Kuran : İşte bunların, ahirette kendileri için ateşten başkası yoktur. Onların onda (dünyada) bütün işledikleri boşa çıkmıştır ve yapmakta oldukları şeyler de geçersiz olmuştur.
Ümit Şimşek : Âhirette ise onların payına ateşten başka birşey düşmez. Sanat haline getirdikleri şeyler orada bir işe yaramamış; yaptıkları ne varsa boşa çıkmıştır.
Yaşar Nuri Öztürk : Öyleleridir ki bunlar, âhirette kendileri için ateşten başkası yoktur. Sanayi olarak ürettikleri, orada işe yaramaz olmuştur. Yapıp ettikleri de bâtıl hale gelmiştir.


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}