Araf Suresi = Yüksek/Orta Yer Suresi 46. Ayette yer alan cennet ve cehennem arasindaki orta yer bölgesindeki insanlardan bahsedildigi için bu adi almistir.
REM – prefixed resumption particle P – preposition REL – relative pronoun الواو استئنافية حرف جر اسم موصول
خلقنا
خ ل ق | ḢLG
ḢLGNÆ
ḣaleḳnā
yarattıklarımız içinde
We have created
Hı,Lam,Gaf,Nun,Elif, 600,30,100,50,1,
V – 1st person plural perfect verb PRON – subject pronoun فعل ماض و«نا» ضمير متصل في محل رفع فاعل
أمة
ا م م | ÆMM
ǼMT
ummetun
bir ümmet
(is) a nation,
,Mim,Te merbuta, ,40,400,
N – nominative feminine singular indefinite noun اسم مرفوع
يهدون
ه د ي | HD̃Y
YHD̃WN
yehdūne
doğruya götüren
who guides
Ye,He,Dal,Vav,Nun, 10,5,4,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بالحق
ح ق ق | ḪGG
BÆLḪG
bil-Haḳḳi
hak ile
with the truth
Be,Elif,Lam,Ha,Gaf, 2,1,30,8,100,
P – prefixed preposition bi N – genitive masculine noun جار ومجرور
وبه
|
WBH
ve bihi
ve onunla
and thereby
Vav,Be,He, 6,2,5,
CONJ – prefixed conjunction wa (and) P – prefixed preposition bi PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun الواو عاطفة جار ومجرور
يعدلون
ع د ل | AD̃L
YAD̃LWN
yeǎ'dilūne
adalet yapan
they establish justice.
Ye,Ayn,Dal,Lam,Vav,Nun, 10,70,4,30,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb PRON – subject pronoun فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
Konu Başlığı: [7:180-186] Tanrı'nın Sıfat-isimleri
Abdulbaki Gölpınarlı : Yarattıklarımızdan bir topluluk var ki halkı gerçeğe irşâd eder ve gerçek olarak adâletle muâmelede bulunur.
Abdullah Aydın : Yarattıklarımızdan öyle bir ümmet vardır ki, onlar gerçeği gösterirler ve hak ile hüküm verirler.
Adem Uğur : Yarattıklarımızdan, daima hakka ileten ve adaleti hak ile yerine getiren bir millet bulunur.
Ahmed Hulusi : Yarattıklarımızdan (öyle) bir topluluk var ki, Hak olarak hakikate erdirirler ve O'nun ile her şeyin hakkını verirler!
Ahmet Davudoğlu : Yine bizim yarattıklarımızdan bir ümmet de var ki, Hakka rehberlik ederler ve onunla adalet gösterirler.
Ahmet Tekin : Yarattıklarımız içinden hak kitap Kur’ân ile toplumda hakça bir düzen gerçekleştirmek için, hakkı, hayrı gözeterek doğru yolu gösteren, hakkı ayakta tutarak adâleti yerine getiren teşkilâtlı, tutkun, eğitimli, yetişmiş, uzman yönetici kadrolar, cemaatler, müesseseler (devlet) devamlı bulunmalıdır.
Ahmet Varol : Yarattıklarımız içinde hakka yönelten ve onunla adaleti uygulayan bir topluluk da vardır.
Ali Arslan : Yarattıklarımızdan öyle bir topluluk var ki, hakka götürürler ve hak ile adalet ederler.
Ali Bulaç : Yarattıklarımızdan, hakka yöneltip ileten ve onunla adaleti kılan (uygulayan) bir ümmet vardır.
Ali Fikri Yavuz : Yine bizim yarattıklarımızdan bir ümmet de vardır ki, rehberlik ederler ve hak ile hüküm verirler.
Arif Pamuk : Yine bizim yarattığımız insanlardan öyle ümmetler vardır ki, onlar hakka gidecek yolu gösterirler ve o hak ile adaleti yerine getirirler.
Ayntabî Mehmet Efendi : Yarattıklarımızdan bir cemaat vardır ki, insanları Hakka da'vet ve hakla hükmederler.
Bahaeddin Sağlam : Yarattıklarımız içinde hakkı ve hakikati gösteren hak ile hükmeden bir toplum vardır.
Bekir Sadak : Yarattiklarimizdan bir topluluk hakki gosterirler ve onunla hukmederler. *
Bir Heyet : Yarattıklarımızdan, daima hak ile doğru yolu bulan ve onunla adil davranan bir ümmet (millet) vardır.
Celal Yıldırım : Yarattıklarımızdan bir ümmet de var ki, onlar hakka giden yolu gösterir, ona doğru irşâd ederler; yine onunla adaleti uygularlar.
Diyanet İşleri : Yarattıklarımızdan, hakka sarılarak doğru yolu gösteren ve hak ile adaleti gerçekleştiren bir topluluk vardır.
Diyanet İşleri (eski) : Yarattıklarımızdan bir topluluk hakkı gösterirler ve onunla hükmederler.
Diyanet Vakfi : Yarattıklarımızdan, daima hakka ileten ve adaleti hak ile yerine getiren bir millet bulunur.
Diyanet Vakfı (1993) : Yarattıklarımızdan daima hakka ileten ve adaleti hak ile yerine getiren bir milet bulunur.
Edip Yüksel : Yarattıklarımızın arasında bir topluluk var ki gerçek ile yol gösterirler ve yine onunla hakkı gözetirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Yine bizim yarattığımız insanlardan öyle bir ümmet var ki, onlar hakka yol gösterirler ve o hak ile adaleti yerine getirirler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yine bizim yarattıklarımızdan öyle bir topluluk vardır ki, hakka rehberlik ederler ve onunla adaleti yerine getirirler.
Elmalılı Hamdi Yazır : Yine bizim halk ettiklerimizden bir ümmet de var ki hakka rehberlik ederler, ve onunla icrayı adalet eylerler
Fizilal-il Kuran : Yarattığımız insanlar içinde başkalarını hakka ileten ve hakka uygun, adil hükümler veren bir kesim varılır.
Gültekin Onan : Yarattıklarımızdan hakka yöneltip ileten ve onunla adaleti (uygulayan) bir ümmet vardır.
Hakkı Yılmaz : Yine Bizim oluşturduklarımızdan hakka kılavuzluk eden ve onunla adaleti uygulayan bir ümmet vardır.
Hasan Basri Çantay : Yaratdıklarımızdan öyle bir ümmet de vardır ki onlar hakka rehberlik ederler, adaleti de onunla (o dairede) tatbıyk ederler.
Hasan Tahsin Feyizli : Yarattıklarımızdan (öyle) bir ümmet vardır ki, hakka rehberlik ederler ve o (hak) ile adalet yaparlar.
Hayrat Neşriyat : Yarattıklarımızdan bir ümmet de vardır ki, (insanlara) hak ile doğru yolu gösterirler ve onunla adâleti tatbîk ederler.