REM – prefixed resumption particle V – 3rd person masculine singular perfect verb الفاء استئنافية فعل ماض
علينا
|
ALYNÆ
ǎleynā
bize
against us
Ayn,Lam,Ye,Nun,Elif, 70,30,10,50,1,
P – preposition PRON – 1st person plural object pronoun جار ومجرور
قول
ق و ل | GWL
GWL
ḳavlu
sözü
(the) Word
Gaf,Vav,Lam, 100,6,30,
N – nominative masculine verbal noun اسم مرفوع
ربنا
ر ب ب | RBB
RBNÆ
rabbinā
Rabbimizin
"(of) our Lord;"
Re,Be,Nun,Elif, 200,2,50,1,
N – genitive masculine noun PRON – 1st person plural possessive pronoun اسم مجرور و«نا» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
إنا
|
ÎNÆ
innā
elbette biz
indeed, we
,Nun,Elif, ,50,1,
ACC – accusative particle PRON – 1st person plural object pronoun حرف نصب و«نا» ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
لذائقون
ذ و ق | Z̃WG
LZ̃ÆÙGWN
leƶāiḳūne
tadacağız
(will) certainly taste.
Lam,Zel,Elif,,Gaf,Vav,Nun, 30,700,1,,100,6,50,
EMPH – emphatic prefix lām N – nominative masculine plural active participle اللام لام التوكيد اسم مرفوع
Konu Başlığı: [37:27-34] Liderler İle İzleyicilerinin Karşılıklı Suçlamaları
Abdulbaki Gölpınarlı : O yüzden de Rabbimizin, bize söylediği söz, gerçekleşti, şüphe yok ki azâbı tadacağız elbet.
Adem Uğur : Onun için Rabbimizin hükmü bize hak oldu. Biz (hak ettiğimiz cezayı) mutlaka tadacağız.
Ahmed Hulusi : "İşte sonunda Rabbimizin bildirisi gerçekleşti! Doğrusu (şimdi) biz (azabı) tadıcılarız. "
Ahmet Tekin : 'Hür iradeye, özgürce seçme hakkına sahipken, peygamberlere ve kutsal kitaplara itibar etmediğimiz için Rabbimizin, aleyhimizdeki ceza ile ilgili gerekçeli kararı haklıdır. Biz bu azâbı tadacağız.'
Ahmet Varol : Böylece Rabbimizin sözü üzerimize hak oldu. Şüphesiz biz (azabı) tadacağız.
Ali Bulaç : "Böylece Rabbimizin sözü (yıkım ve azab va'di) üzerimize hak oldu. Şüphesiz, (azabı) tadıcılarız."
Ali Fikri Yavuz : Onun için Rabbimizin azabı üzerimize gerçekleşti. Muhakkak azabımızı tadacağız.
Elmalılı Hamdi Yazır : Onun için üzerimize rabbımızın kavli hakk oldu, her halde hepimiz tadacağız
Fizilal-il Kuran : «Bu sebeple, Rabbimizin sözü hepimizin üzerine hak olmuştur. Şüphesiz azabı tadacağız.»
Gültekin Onan : "Böylece rabbimizin sözü (yıkım ve azab vaadi) üzerimize hak oldu. Şüphesiz, (azabı) tadıcılarız."
Hakkı Yılmaz : (29-32) Diğerleri derler ki: “Tam tersine, siz mü’minler olmamıştınız. Bizim size karşı bir gücümüz de yoktu. Tam tersi siz azmış bir toplumdunuz. Onun için üzerimize Rabbimizin Söz'ü hak oldu. Şüphesiz biz tadıcılarız. Sonra biz, sizi kışkırttık. Çünkü biz kışkırtıcılar idik.”
Hasan Basri Çantay : «Onun için Rabbimizin sözü (azâbı) üstümüze hak olmuşdur. Şübhesiz (azabımızı) tadıcılarız (tadacağız).
Hayrat Neşriyat : 'Artık Rabbimizin (azab) sözü üzerimize hak oldu; şübhesiz biz (bu azâbı)gerçekten tadacak kimseleriz.'
İbni Kesir : Bunu için Rabbımızın sözü, üzerimize hak oldu. Doğrusu biz, tadacak olanlarız.
İskender Evrenosoğlu : Artık Rabbimizin (azap) sözü üzerimize hak oldu. Muhakkak ki biz, onu (azabı) mutlaka tadacak olanlarız.
Muhammed Esed : Fakat şimdi Rabbimizin sözü bizim (de) aleyhimize çıktı, biz (günahlarımızın acı meyvesini) mutlaka tadacağız.
Ömer Nasuhi Bilmen : «Artık hepimizin üzerine Rabbimizin sözü tahakkuk etti. Şüphe yok ki bizler, elbette (azabı) tadıcı kimseleriz.»
Ömer Öngüt : "Artık Rabbimizin sözü bize hak oldu. (Azabımızı) muhakkak tadacağız. "
Şaban Piriş : Artık Rabbimizin hakkımızdaki o sözü gerçekleşti. Kesinlikle biz onu tadacağız.
Suat Yıldırım : (29-32) "Hayır, bilakis! derler öbürleri, siz zaten iman eden kimseler değildiniz. Hem bizim, sizi zorlayacak bir gücümüz yoktu ki! Bilakis, siz azgın bir gürûh idiniz!" "Ne dersek boş! Artık Rabbimizin azap hükmü hakkımızda kesinleşti. Biz hak ettiğimiz cezayı mutlaka tadacağız. Evet, sizi biz kışkırttık, çünkü biz de azmış durumdaydık."
Süleyman Ateş : "Artık Rabbimizin sözü bize hak oldu. Biz (hak ettiğimiz cezâyı mutlaka) tadacağız!"
Tefhim-ul Kuran : «Böylece Rabbimizin sözü (yıkım ve azab va'di) üzerimize hak oldu. Hiç tartışmasız, (azabı) tadıcılarız.»
Ümit Şimşek : 'Artık Rabbimizin sözünü hak ettik; azabı hep beraber tadacağız.
Yaşar Nuri Öztürk : "Rabbimizin sözü üzerimize hak oldu. Tadacağımızı elbette tadacağız."