» 27 / Neml  61:

Kuran Sırası: 27
İniş Sırası: 48
Neml Suresi = Karinca Suresi
ismini 18. ayetinde Hz. Süleyman’in ordusunu görünce yoldan çekilen karincalardan almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77 78 79 80 81 82 83 84 85 86 87 88 89 90 91 92 93

27:61 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
yahut kimdir? | yapan | dünyayı | durulacak yer | ve yapan | arasında | ırmaklar | ve yaratan | üstünde | sağlam dağlar | ve yaratan | arasında | iki deniz | bir perde olarak | tanrı mı var? | ile beraber | Allah | hayır | çokları | | bilmiyorlar |

ǼMN CAL ÆLǼRŽ GRÆRÆ WCAL ḢLÆLHÆ ǼNHÆRÆ WCAL LHÆ RWÆSY WCAL BYN ÆLBḪRYN ḪÆCZÆ ǼÎLH MA ÆLLH BL ǼKS̃RHM YALMWN
emmen ceǎle l-erDe ḳarāran ve ceǎle ḣilālehā enhāran ve ceǎle lehā ravāsiye ve ceǎle beyne l-beHrayni Hācizen eilāhun meǎ llahi bel ekṧeruhum yeǎ'lemūne

أَمَّنْ جَعَلَ الْأَرْضَ قَرَارًا وَجَعَلَ خِلَالَهَا أَنْهَارًا وَجَعَلَ لَهَا رَوَاسِيَ وَجَعَلَ بَيْنَ الْبَحْرَيْنِ حَاجِزًا أَإِلَٰهٌ مَعَ اللَّهِ بَلْ أَكْثَرُهُمْ لَا يَعْلَمُونَ

Transcript Okunuş Türkçe
1. ǼMN = emmen : yahut kimdir?
2. CAL = ceǎle : yapan
3. ÆLǼRŽ = l-erDe : dünyayı
4. GRÆRÆ = ḳarāran : durulacak yer
5. WCAL = ve ceǎle : ve yapan
6. ḢLÆLHÆ = ḣilālehā : arasında
7. ǼNHÆRÆ = enhāran : ırmaklar
8. WCAL = ve ceǎle : ve yaratan
9. LHÆ = lehā : üstünde
10. RWÆSY = ravāsiye : sağlam dağlar
11. WCAL = ve ceǎle : ve yaratan
12. BYN = beyne : arasında
13. ÆLBḪRYN = l-beHrayni : iki deniz
14. ḪÆCZÆ = Hācizen : bir perde olarak
15. ǼÎLH = eilāhun : tanrı mı var?
16. MA = meǎ : ile beraber
17. ÆLLH = llahi : Allah
18. BL = bel : hayır
19. ǼKS̃RHM = ekṧeruhum : çokları
20. LÆ = lā :
21. YALMWN = yeǎ'lemūne : bilmiyorlar
yahut kimdir? | yapan | dünyayı | durulacak yer | ve yapan | arasında | ırmaklar | ve yaratan | üstünde | sağlam dağlar | ve yaratan | arasında | iki deniz | bir perde olarak | tanrı mı var? | ile beraber | Allah | hayır | çokları | | bilmiyorlar |

[] [CAL] [ÆRŽ] [GRR] [CAL] [ḢLL] [NHR] [CAL] [] [RSW] [CAL] [BYN] [BḪR] [ḪCZ] [ÆLH] [] [] [] [KS̃R] [] [ALM]
ǼMN CAL ÆLǼRŽ GRÆRÆ WCAL ḢLÆLHÆ ǼNHÆRÆ WCAL LHÆ RWÆSY WCAL BYN ÆLBḪRYN ḪÆCZÆ ǼÎLH MA ÆLLH BL ǼKS̃RHM YALMWN

emmen ceǎle l-erDe ḳarāran ve ceǎle ḣilālehā enhāran ve ceǎle lehā ravāsiye ve ceǎle beyne l-beHrayni Hācizen eilāhun meǎ llahi bel ekṧeruhum yeǎ'lemūne
أمن جعل الأرض قرارا وجعل خلالها أنهارا وجعل لها رواسي وجعل بين البحرين حاجزا أإله مع الله بل أكثرهم لا يعلمون

[] [ج ع ل] [ا ر ض] [ق ر ر] [ج ع ل] [خ ل ل] [ن ه ر] [ج ع ل] [] [ر س و] [ج ع ل] [ب ي ن] [ب ح ر] [ح ج ز] [ا ل ه] [] [] [] [ك ث ر] [] [ع ل م]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أمن | ǼMN emmen yahut kimdir? Or Who
جعل ج ع ل | CAL CAL ceǎle yapan made
الأرض ا ر ض | ÆRŽ ÆLǼRŽ l-erDe dünyayı the earth
قرارا ق ر ر | GRR GRÆRÆ ḳarāran durulacak yer a firm abode
وجعل ج ع ل | CAL WCAL ve ceǎle ve yapan and made
خلالها خ ل ل | ḢLL ḢLÆLHÆ ḣilālehā arasında (in) its midst
أنهارا ن ه ر | NHR ǼNHÆRÆ enhāran ırmaklar rivers
وجعل ج ع ل | CAL WCAL ve ceǎle ve yaratan and made
لها | LHÆ lehā üstünde for it
رواسي ر س و | RSW RWÆSY ravāsiye sağlam dağlar firm mountains
وجعل ج ع ل | CAL WCAL ve ceǎle ve yaratan and made
بين ب ي ن | BYN BYN beyne arasında between
البحرين ب ح ر | BḪR ÆLBḪRYN l-beHrayni iki deniz the two seas
حاجزا ح ج ز | ḪCZ ḪÆCZÆ Hācizen bir perde olarak a barrier?
أإله ا ل ه | ÆLH ǼÎLH eilāhun tanrı mı var? Is there any god
مع | MA meǎ ile beraber with
الله | ÆLLH llahi Allah Allah?
بل | BL bel hayır Nay,
أكثرهم ك ث ر | KS̃R ǼKS̃RHM ekṧeruhum çokları most of them
لا | (do) not
يعلمون ع ل م | ALM YALMWN yeǎ'lemūne bilmiyorlar know.
yahut kimdir? | yapan | dünyayı | durulacak yer | ve yapan | arasında | ırmaklar | ve yaratan | üstünde | sağlam dağlar | ve yaratan | arasında | iki deniz | bir perde olarak | tanrı mı var? | ile beraber | Allah | hayır | çokları | | bilmiyorlar |

[] [CAL] [ÆRŽ] [GRR] [CAL] [ḢLL] [NHR] [CAL] [] [RSW] [CAL] [BYN] [BḪR] [ḪCZ] [ÆLH] [] [] [] [KS̃R] [] [ALM]
ǼMN CAL ÆLǼRŽ GRÆRÆ WCAL ḢLÆLHÆ ǼNHÆRÆ WCAL LHÆ RWÆSY WCAL BYN ÆLBḪRYN ḪÆCZÆ ǼÎLH MA ÆLLH BL ǼKS̃RHM YALMWN

emmen ceǎle l-erDe ḳarāran ve ceǎle ḣilālehā enhāran ve ceǎle lehā ravāsiye ve ceǎle beyne l-beHrayni Hācizen eilāhun meǎ llahi bel ekṧeruhum yeǎ'lemūne
أمن جعل الأرض قرارا وجعل خلالها أنهارا وجعل لها رواسي وجعل بين البحرين حاجزا أإله مع الله بل أكثرهم لا يعلمون

[] [ج ع ل] [ا ر ض] [ق ر ر] [ج ع ل] [خ ل ل] [ن ه ر] [ج ع ل] [] [ر س و] [ج ع ل] [ب ي ن] [ب ح ر] [ح ج ز] [ا ل ه] [] [] [] [ك ث ر] [] [ع ل م]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
أمن | ǼMN emmen yahut kimdir? Or Who
,Mim,Nun,
,40,50,
CONJ – coordinating conjunction
REL – relative pronoun
حرف عطف
اسم موصول
جعل ج ع ل | CAL CAL ceǎle yapan made
Cim,Ayn,Lam,
3,70,30,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
الأرض ا ر ض | ÆRŽ ÆLǼRŽ l-erDe dünyayı the earth
Elif,Lam,,Re,Dad,
1,30,,200,800,
"N – accusative feminine noun → Earth"
اسم منصوب
قرارا ق ر ر | GRR GRÆRÆ ḳarāran durulacak yer a firm abode
Gaf,Re,Elif,Re,Elif,
100,200,1,200,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
وجعل ج ع ل | CAL WCAL ve ceǎle ve yapan and made
Vav,Cim,Ayn,Lam,
6,3,70,30,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
خلالها خ ل ل | ḢLL ḢLÆLHÆ ḣilālehā arasında (in) its midst
Hı,Lam,Elif,Lam,He,Elif,
600,30,1,30,5,1,
N – accusative masculine noun
PRON – 3rd person feminine singular possessive pronoun
اسم منصوب و«ها» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
أنهارا ن ه ر | NHR ǼNHÆRÆ enhāran ırmaklar rivers
,Nun,He,Elif,Re,Elif,
,50,5,1,200,1,
N – accusative masculine plural indefinite noun
اسم منصوب
وجعل ج ع ل | CAL WCAL ve ceǎle ve yaratan and made
Vav,Cim,Ayn,Lam,
6,3,70,30,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
لها | LHÆ lehā üstünde for it
Lam,He,Elif,
30,5,1,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person feminine singular personal pronoun
جار ومجرور
رواسي ر س و | RSW RWÆSY ravāsiye sağlam dağlar firm mountains
Re,Vav,Elif,Sin,Ye,
200,6,1,60,10,
N – accusative feminine plural active participle
اسم منصوب
وجعل ج ع ل | CAL WCAL ve ceǎle ve yaratan and made
Vav,Cim,Ayn,Lam,
6,3,70,30,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular perfect verb
الواو عاطفة
فعل ماض
بين ب ي ن | BYN BYN beyne arasında between
Be,Ye,Nun,
2,10,50,
LOC – accusative location adverb
ظرف مكان منصوب
البحرين ب ح ر | BḪR ÆLBḪRYN l-beHrayni iki deniz the two seas
Elif,Lam,Be,Ha,Re,Ye,Nun,
1,30,2,8,200,10,50,
N – nominative masculine dual noun
اسم مرفوع
حاجزا ح ج ز | ḪCZ ḪÆCZÆ Hācizen bir perde olarak a barrier?
Ha,Elif,Cim,Ze,Elif,
8,1,3,7,1,
N – accusative masculine indefinite noun
اسم منصوب
أإله ا ل ه | ÆLH ǼÎLH eilāhun tanrı mı var? Is there any god
,,Lam,He,
,,30,5,
INTG – prefixed interrogative alif
N – nominative masculine singular indefinite noun
الهمزة همزة استفهام
اسم مرفوع
مع | MA meǎ ile beraber with
Mim,Ayn,
40,70,
LOC – accusative location adverb
ظرف مكان منصوب
الله | ÆLLH llahi Allah Allah?
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
بل | BL bel hayır Nay,
Be,Lam,
2,30,
RET – retraction particle
حرف اضراب
أكثرهم ك ث ر | KS̃R ǼKS̃RHM ekṧeruhum çokları most of them
,Kef,Se,Re,He,Mim,
,20,500,200,5,40,
N – nominative masculine singular noun
PRON – 3rd person masculine plural possessive pronoun
اسم مرفوع و«هم» ضمير متصل في محل جر بالاضافة
لا | (do) not
Lam,Elif,
30,1,
NEG – negative particle
حرف نفي
يعلمون ع ل م | ALM YALMWN yeǎ'lemūne bilmiyorlar know.
Ye,Ayn,Lam,Mim,Vav,Nun,
10,70,30,40,6,50,
V – 3rd person masculine plural imperfect verb
PRON – subject pronoun
فعل مضارع والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل

Konu Başlığı: [27:60-65] Sadece Allah Hizmet Edilmeye Layıktır

Abdulbaki Gölpınarlı : Yoksa yeryüzünü, karâr edilecek bir sâha olarak yaratan ve yerin üstünden ırmaklar akıtan ve orada sağlam dağlar halkeden ve iki denizin arasına bir sınır çeken mi hayırlı? Allah'la berâber bir başka mâbut var mı? Hayır, onların çoğu bilmez.
Adem Uğur : (Onlar mı hayırlı) yoksa yeryüzünü oturmaya elverişli kılan, aralarından (yer altından ve üstünden) nehirler akıtan, arz için sabit dağlar yaratan, iki deniz arasına engel koyan mı? Allah'tan başka bir tanrı mı var! Doğrusu onların çoğu (hakikatleri) bilmiyorlar.
Ahmed Hulusi : Yoksa arzı (bedeni) bir karargâh kılan, aralarında nehirler (lenf kan damarları) oluşturan, onun için onda sâbit dağlar (organlar) meydana getiren ve iki deniz (bilinç - beden) arasında engel kılan mı (hayırlı)? Allâh ile beraber tanrı mı? Hayır, onların çoğunluğu anlamıyorlar.
Ahmet Tekin : Yoksa yeryüzünü oturmaya elverişli hale getiren, vâdilerden çaylar, ırmaklar akıtan, yeryüzüne ağır baskılı, oturaklı, derin temellere dayalı dağlar yerleştiren, iki deniz arasına engel koyan mı, daha hayırlı? Allah ile birlikte bir başka tanrı olabilir mi? Doğrusu onların çoğu hakikatleri bilmiyor.
Ahmet Varol : Yahut yeri bir karargâh yapan, aralarından ırmaklar akıtan, onun için sarsılmaz dağlar vareden ve iki denizin arasına bir engel koyan kimdir? Yoksa Allah ile beraber bir başka ilâh mı? Hayır onların çoğu bilmiyorlar.
Ali Bulaç : Ya da yeryüzünü bir karar yeri kılan, onun arasında ırmaklar var eden ve ona (yeryüzü için) sarsılmaz dağlar yaratan ve iki deniz arasında bir ara / engel (haciz) koyan mı? Allah ile beraber başka bir ilah mı? Hayır onların çoğu bilmiyorlar.
Ali Fikri Yavuz : Yoksa, arzı bir mesken yapıp da ortasından ırmaklar akıtan, ona âid sabit dağlar yaratan ve iki denizin ortasına (acı ve tatlı suları birbirine karışmamak için) bir engel koyan mı (hayırlı)? Allah ile beraber bir ilâh mı var? Hayır, onların çoğu tevhidi bilmezler.
Bekir Sadak : Yoksa yeri, yaratiklarinin oturmasina elverisli kilan ve aralarinda irmaklar meydana getiren, yeryuzune sabit daglar yerlestiren, iki deniz arasina engel koyan mi? Allah'in yaninda baska bir tanri mi? Hayir; cogu bilmezler.
Celal Yıldırım : Yoksa yeri oturmaya uygun yaratan, aralarında ırmaklar meydana getiren; ona (denge sağlayıcı) dağlar sunan ve iki deniz arasında bir engel koyan mı ? Allah ile beraber başka bir tanrı mı ?! Hayır, onların çoğu (gerçeği) bilmezler.
Diyanet İşleri : Yahut yeryüzünü karar kılma yeri yapan, içinde nehirler akıtan, onun için oturaklı dağlar yapan ve iki denizin arasına bir engel koyan mı? Allah ile birlikte başka bir ilâh mı var!? Hayır, onların çoğu bilmiyor!
Diyanet İşleri (eski) : Yoksa yeri, yaratıklarının oturmasına elverişli kılan ve aralarında ırmaklar meydana getiren, yeryüzüne sabit dağlar yerleştiren, iki deniz arasına engel koyan mı? Allah'ın yanında başka bir tanrı mı? Hayır; çoğu bilmezler.
Diyanet Vakfi : (Onlar mı hayırlı) yoksa yeryüzünü oturmaya elverişli kılan, aralarından (yer altından ve üstünden) nehirler akıtan, arz için sabit dağlar yaratan, iki deniz arasına engel koyan mı? Allah'tan başka bir tanrı mı var! Doğrusu onların çoğu (hakikatleri) bilmiyorlar.
Edip Yüksel : Yeryüzünü bir yerleşim merkezi yapan, aralarından ırmaklar çıkaran, üzerine sağlam dağlar yerleştiren ve her iki suyun arasına bir engel koyan kimdir? ALLAH ile birlikten bir başka tanrı mı? Doğrusu, onların çoğu bilmez.
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : (Onlar mı hayırlı) yoksa, yeryüzünü oturmaya elverişli kılan, aralarında nehirler akıtan, onun için sabit dağlar yaratan, iki deniz arasına engel koyan mı? Allah'ın yanında başka bir ilâh mı var? Hayır onların çoğu (hakikatları) bilmiyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Yoksa yeryüzünü bir karargah kılıp onun içinde ırmaklar akıtan, onun için oturaklı dağlar yapan ve iki deniz arasına bir engel koyan mı? Allah'la birlikte bir tanrı mı var? Hayır, onların çoğu ilim ehli değildir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Yoksa Arzı bir karargâh kılıp aralarında ırmaklar akıtan ve onun için oturaklı dağlar yapıp iki deniz arasına bir hâciz koyan mı? Bir tanrı mı var Allahla beraber? Hayır ekserîsi ılim ehli değiller
Fizilal-il Kuran : Bu düzmece ilahlar mı daha iyi yoksa dünyayı dengeli bir yaşama alanı yapan, kara parçaları üzerindeki nehirler akıtan, yeryüzünde köklü dağlar yükselten ve farklı yoğunluktaki iki deniz arasına set koyan Allah mı?
Gültekin Onan : Ya da yeryüzünü bir karar yeri kılan, onun arasında ırmaklar var eden ve ona (yeryüzü için) sarsılmaz dağlar yaratan ve iki deniz arasında bir ara / engel (haciz) koyan mı? Tanrı ile beraber başka bir tanrı mı? Hayır onların çoğu bilmiyorlar.
Hakkı Yılmaz : Onların ortak koştuğu şeyler mi hayırlıdır ya da yeryüzünü barınak yapan, aralarında nehirler oluşturan, onun için sabit dağlar koyan ve iki deniz arasına engel koyan mı? Allah ile beraber bir ilâh mı var? Tam tersi onların çoğu bilmiyorlar.
Hasan Basri Çantay : (O nesneler mi,) yoksa yeri bir karargâh yapan, aralarından ırmaklar akıtan, ona haas ve sabit dağlar kuran, iki denizin arasına bir perde koyan mı? Allah ile beraber bir Tanrı ha? Hayır, onların çoğu (tevhîdi) bilmiyorlar.
Hayrat Neşriyat : (Onlar mı daha hayırlıdır,) yoksa yeryüzünü yerleşmeye elverişli kılan, arasındaırmaklar meydana getiren, onun (arzın sükûneti) için sâbit dağlar yapan ve iki denizin arasına bir engel koyan (Allah) mı? Allah ile berâber (başka) bir ilâh mı var? Hayır! Onların çoğu (hakkı) bilmiyorlar!
İbni Kesir : Yoksa, yeri yaratıklarının oturmasına elverişli kılan ve aralarında ırmaklar akıtan, yeryüzüne sabit dağlar yerleştiren ve iki denizin arasına engel koyan mı? Allah'ın yanında başka bir ilah mı? Hayır, onların çoğu bilmezler.
İskender Evrenosoğlu : Yoksa arzı karar yeri kılan ve onun aralarında (yeryüzünde) nehirler kılan (akıtan) ve orada (sabit) dağlar kılan ve iki deniz arasında perde kılan mı? Allah ile beraber bir (başka) ilâh mı? Hayır, onların çoğu bilmezler.
Muhammed Esed : Peki kimdir, yeryüzünü (yerleşmeye) uygun bir yer haline getiren ve vadilerden dereler, ırmaklar akıtan; ve onun üzerine sağlam dağlar yerleştiren; ve iki büyük su kütlesi arasına bir engel koyan? Allah'la beraber başka bir tanrı, öyle mi? Hayır hayır, (böyle düşünenlerin) çoğu (ne söylediklerini) bilmiyorlar!
Ömer Nasuhi Bilmen : Yoksa yeri bir karargâh kılan ve aralarında ırmaklar akıtan ve o yer için sabit dağlar yaratan ve iki deniz arasında bir hâil vücuda getirmiş olan mı (hayırlıdır)? Allah ile beraber (başka) ilâh mı vardır? Hayır. Onların çokları bilmezler.
Ömer Öngüt : Yoksa yeryüzünü barınmaya elverişli kılan, aralarında ırmaklar akıtan, ona sâbit dağlar yerleştiren ve iki deniz arasına bir engel koyan mı? Allah ile beraber başka bir ilâh mı var? Hayır, onların çoğu bilmezler.
Şaban Piriş : Yoksa yeryüzünü yerleşim yeri yapan, aralarında ırmaklar akıtan, orada sabit dağlar yerleştiren, iki deniz arasına engel koyan mı var? Allah ile birlikte bir başka ilah kimdir? Hayır, Onların çoğu bilmiyorlar.
Suat Yıldırım : O nesneler mi üstün, yoksa yeri oturmaya elverişli kılan, içinden yer yer ırmaklar akıtan ve oraya sağlam dağlar yerleştiren ve iki denizin arasına bir engel koyan Allah mı? Hiç Allah ile beraber başka tanrı mı olur? Elbette olmaz! Ama onların çoğu bu gerçeği anlamıyorlar.
Süleyman Ateş : Yahut şu dünyâyı durulacak yer yapan, arasından ırmaklar çıkaran, üstünde sağlam dağlar yaratan ve iki deniz arasına bir perde koyan kimdir? Allâh ile beraber başka bir tanrı mı var? Hayır çokları bilmiyorlar.
Tefhim-ul Kuran : Ya da yeryüzünü bir karar yeri kılan, onun arasında ırmaklar var eden ve ona (yeryüzü için) sarsılmaz dağlar yaratan ve iki deniz arasında bir ara / engel (haciz) koyan mı? Allah ile beraber başka bir ilah mı? Hayır, onların çoğu bilmiyorlar.
Ümit Şimşek : Onlar mı hayırlı, yoksa yeryüzünü bir karar yeri yapan, içinde nehirler akıtıp sağlam dağlar diken ve iki deniz arasına bir engel koyan mı? Allah ile beraber başka tanrı mı olur? Onların çoğu hakikati bilmiyor.
Yaşar Nuri Öztürk : Yoksa yeri bir karargâh yapıp şurasına burasına nehirler serpiştiren, üzerine dayanaklı dağlar konduran ve iki deniz arasına bir engel yerleştiren mi hayırlı? İlah mı var Allah'ın yanında!? Hayır! Ama onların çokları ilimden nasipsizliği sürdürüyorlar.


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}