Abdulbaki Gölpınarlı : Zakkum ağacının meyvesinden yiyeceksiniz elbet. Adem Uğur : Elbette bir ağaçtan, zakkum ağacından yiyeceksiniz. Ahmed Hulusi : Elbette (siz) zakkum ağaçlarından (kendinizi yalnızca beden kabullenmenin sonucu meyvelerinden) yiyeceksiniz. Ahmet Tekin : Elbette bir bitkiden, kaktüsten yiyeceksiniz. Ahmet Varol : Kesinlikle, zakkumdan olan bir ağaçtan yiyeceksiniz. Ali Bulaç : Şüphesiz zakkum olan bir ağaçtan yiyeceksiniz. Ali Fikri Yavuz : Elbette (cehennemde) zakkum ağacından yiyeceksiniz; Bekir Sadak : Dogrusu zakkum agacindan yiyeceksiniz. Celal Yıldırım : Şüpheniz olmasın ki, Zakkum ağacından yiyeceksiniz. Diyanet İşleri : (51-52) Sonra siz ey haktan sapan yalanlayıcılar! Mutlaka (cehennemde) bir ağaçtan, zakkumdan yiyeceksiniz. Diyanet İşleri (eski) : Doğrusu bir zakkum ağacından yiyeceksiniz. Diyanet Vakfi : Elbette bir ağaçtan, zakkum ağacından yiyeceksiniz. Edip Yüksel : 'Zakkum ağacından yiyeceksiniz.' Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Elbette bir ağaçtan, zakkum ağacından yiyeceksiniz. Elmalılı (sadeleştirilmiş) : mutlaka bir ağaçtan, zakkumdan yersiniz, Elmalılı Hamdi Yazır : Lâbüd yersiniz de bir ağaçtan, zakkumdan Fizilal-il Kuran : Size kesinlikle Zakkum ağacının meyvası yedirilecektir. Gültekin Onan : Şüphesiz zakkum olan bir ağaçtan yiyeceksiniz. Hakkı Yılmaz : Kesinlikle zakkumdan bir ağaçtan yiyeceksiniz Hasan Basri Çantay : Muhakkak ki zakkum ağacından yiyecek (kimse) (ersiniz, Hayrat Neşriyat : (51-52) Sonra muhakkak ki siz, ey dalâlet içinde olanlar, yalanlayıcılar! (Siz) şübhesiz bir ağaçtan, zakkumdan yiyecek olan kimselersiniz! İbni Kesir : Muhakkak ki yiyeceksiniz zakkum ağacından. İskender Evrenosoğlu : Siz mutlaka zakkum ağacından yiyecek olanlarsınız. Muhammed Esed : Doğrusu siz zakkum ağacından yiyeceksiniz. Mustafa İslamoğlu : Elbet siz de o ağaçtan, zehirli cehennem ağacından yiyeceksiniz. Ömer Nasuhi Bilmen : Elbette ki, zakkumdan olan bir ağaçtan yiyecek kimselersiniz. Ömer Öngüt : Doğrusu siz zakkum ağacından yiyeceksiniz. Şaban Piriş : Elbette yiyeceksiniz zakkum ağacından! Suat Yıldırım : Zakkum ağacının meyvesinden yiyecek, Süleyman Ateş : (Suçlular) Mutlaka bir Zakkum ağacından yiyecekler, Tefhim-ul Kuran : Hiç şüphesiz zakkum olan bir ağaçtan yiyeceksiniz. Ümit Şimşek : O zakkum ağacından yiyeceksiniz. Yaşar Nuri Öztürk : Zakkumdan bir ağaçtan mutlaka yiyeceksiniz/yiyecekler.