Şaban Piriş Meali |
|
1: Gerçekleşecek olan gerçekleştiği zaman! | |
2: Bunun olacağı yalan değildir. | |
3: Yer sarsıldıkça alçalacak, sarsıldıkça yükselecektir. | |
4: Yer şiddetle sarsıldığı, | |
5: Dağlar paramparça olduğu | |
6: Un ufak etrafa dağıldığı zaman... | |
7: Siz de üç gruba ayrılmış olacaksınız. | |
8: Sağ taraf halkı... Ne sağ taraf halkı! | |
9: Sol taraf halkı... Ne sol taraf halkı! | |
10: Ve önde olanlar, öncüdürler. | |
11: Onlar, en gözde olanlardır. | |
12: Nimet cennetlerindedir. | |
13: Bir çoğu öncekilerden. | |
14: Birazı da sonrakilerden. | |
15: Süslenmiş tahtlar üzerinde. | |
16: Karşı karşıya oturup, arkalarına yaslanmışlardır. | |
17: Onların etrafında ölümsüz genç hizmetçiler dolaşır. | |
18: Tertemiz kaynağından doldurulmuş ibrikler, testiler ve fincanlarla... | |
19: Baş ağrısı vermeyen ve sersemleştirmeyen .. | |
20: Beğendiklerinden meyveler.. | |
21: Canlarının çektiği kuş etleri.. | |
22: Ve iri gözlü huriler.. | |
23: Sanki sedef içindeki inciler.. gibi | |
24: Yaptıklarına karşılık mükafat olarak.. | |
25: Orada boş ve günaha sokacak bir söz işitmezler | |
26: Yalnızca söylenen: -Selam, selamdır! | |
27: Sağ tarafta olanlar, ne mutlu sağ tarafta olanlara! | |
28: Kiraz ağaçlarında.. | |
29: Salkım salkım muz ağaçlarında.. | |
30: Yayılmış gölgede.. | |
31: Çağlayan sularda.. | |
32: (32-33) Bitip tükenmeyen ve yasaklanmayan meyveler içinde.. | |
34: Ve yüksek yataklar içindedirler. | |
35: Biz, o kadınları yeni bir yaratılışla yeniden yarattık. | |
36: Onları bakireler şeklinde yarattık. | |
37: Eşlerine sevgi ile bağlı olarak. | |
38: Sağ taraftakiler için.. | |
39: Bir çoğu öncekilerden.. | |
40: Çoğu da sonrakilerden.. | |
41: Sol taraf halkı, nedir sol taraf halkı? | |
42: Kızgın ateş ve kaynar su içindedirler. | |
43: Simsiyah bir duman gölgesi içinde. | |
44: Serinlik yok, bağış yok. | |
45: Çünkü onlar, bundan önce sorumsuzca ve konfor içinde yaşıyorlardı. | |
46: Büyük günah üzerinde ısrar ediyorlardı. | |
47: -Biz ölüp, toprak ve kemik olduktan sonra tekrar mı dirileceğiz? diyorlardı. | |
48: Daha önceki atalarımızda mı? .. | |
49: De ki: -Öncekiler de sonrakiler de. | |
50: Belli bir günün, belli bir vaktinde bir araya getirileceksiniz. | |
51: -Sonra siz, ey sapıklar, yalanlayanlar! | |
52: Elbette yiyeceksiniz zakkum ağacından! | |
53: Karınlarınızı dolduracaksınız hep ondan! | |
54: Üstüne içeceksiniz kaynar sudan! | |
55: Susamış develerin içişi gibi içeceksiniz! | |
56: Hesap günü onların ziyafeti budur. | |
57: -Sizi yarattık, biz! Gerekmez mi tasdik etmeniz? | |
58: Attığınız spermleri gördünüz mü? | |
59: Onu siz mi yaratıyorsunuz; yoksa yaratan biz miyiz? | |
60: Aranızda ölümü takdir eden biziz! Önümüze de geçilemez. | |
61: Sizi benzerlerinizle değiştirmek ve sizi bilmediğiniz bir şekilde yeniden yaratmak hususunda... | |
62: -İlk yaratılışınızı biliyorsunuz, düşünmeniz gerekmez mi? | |
63: -Ektiğiniz şeyleri gördünüz mü? | |
64: Onları bitiren siz misiniz; yoksa biz mi bitiriyoruz? | |
65: Dilersek, onu çör çöp yaparız da şaşırıp kalırsınız. | |
66: (66-67) -Borca battık, hayır biz mahrum bırakıldık, dersiniz. | |
68: -İçtiğiniz suyu gördünüz mü? | |
69: Onu buluttan siz mi indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz? | |
70: İsteseydik onu tuzlu bir su yapardık; şükretmeniz gerekmez mi? | |
71: -Çaktığınız ateşi gördünüz mü? | |
72: Onun ağacını siz mi yarattınız; yoksa yaratan biz miyiz? | |
73: Biz, onu bir ibret ve ihtiyaç sahipleri için faydalı kıldık. | |
74: O halde yüce Rabbinin adını tesbih et! | |
75: -Hayır, yıldızların yerlerine yemin ederim ki! | |
76: Şüphesiz bu, büyük bir yemindir, eğer bilirseniz. | |
77: -Hayır, Şüphesiz o, şerefli bir Kur’an’dır/okumadır. | |
78: Gizli bir kitapta.. | |
79: Ona arınmış olanlardan başkası dokunamaz. | |
80: Alemlerin Rabbinden indirilmiştir. | |
81: -Siz, bu söze inanmıyor musunuz? | |
82: Onu yalanlayarak mı size verilen nimete şükür ediyorsunuz? | |
83: Hele bir can boğaza gelmiş olmasın. | |
84: Siz, o zaman bakıp kalırsınız | |
85: Biz, ona sizden daha yakınız. Ama göremezsiniz. | |
86: Eğer hesaba çekilmeyecek iseniz... | |
87: Onu geri çeviriniz... Doğru söyleyenlerden iseniz... | |
88: Eğer o, gözde kimselerden ise... | |
89: Rahatlık, güzel rızık ve nimet cennetleri... | |
90: Eğer o, sağ taraf halkından ise... | |
91: Sağ taraf halkından sana selam! | |
92: Eğer o, yalanlayanlardan ve sapıklardan ise... | |
93: Kaynar suda bir ziyafet! | |
94: Ve cehenneme atılış... | |
95: Bu, kesin gerçeğin ta kendisidir. | |
96: -Öyleyse, yüce Rabbinin adını tesbih et! | |