» 25 / Furkân  6:

Kuran Sırası: 25
İniş Sırası: 42
Furkan Suresi = Furkan Suresi
ismini 1. ayetinde geçen hakki batildan ayiran manasindaki Furkan kelimesinden alir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75 76 77

25:6 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
de ki | onu indirdi | | bilen | gizleri | | göklerdeki | ve yerdeki | şüphesiz o | | çok bağışlayandır | çok esirgeyendir |

GL ǼNZLH ÆLZ̃Y YALM ÆLSR FY ÆLSMÆWÆT WÆLǼRŽ ÎNH KÆN ĞFWRÆ RḪYMÆ
ḳul enzelehu lleƶī yeǎ'lemu s-sirra s-semāvāti vel'erDi innehu kāne ğafūran raHīmen

قُلْ أَنْزَلَهُ الَّذِي يَعْلَمُ السِّرَّ فِي السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ إِنَّهُ كَانَ غَفُورًا رَحِيمًا

Transcript Okunuş Türkçe
1. GL = ḳul : de ki
2. ǼNZLH = enzelehu : onu indirdi
3. ÆLZ̃Y = lleƶī :
4. YALM = yeǎ'lemu : bilen
5. ÆLSR = s-sirra : gizleri
6. FY = fī :
7. ÆLSMÆWÆT = s-semāvāti : göklerdeki
8. WÆLǼRŽ = vel'erDi : ve yerdeki
9. ÎNH = innehu : şüphesiz o
10. KÆN = kāne :
11. ĞFWRÆ = ğafūran : çok bağışlayandır
12. RḪYMÆ = raHīmen : çok esirgeyendir
de ki | onu indirdi | | bilen | gizleri | | göklerdeki | ve yerdeki | şüphesiz o | | çok bağışlayandır | çok esirgeyendir |

[GWL] [NZL] [] [ALM] [SRR] [] [SMW] [ÆRŽ] [] [KWN] [ĞFR] [RḪM]
GL ǼNZLH ÆLZ̃Y YALM ÆLSR FY ÆLSMÆWÆT WÆLǼRŽ ÎNH KÆN ĞFWRÆ RḪYMÆ

ḳul enzelehu lleƶī yeǎ'lemu s-sirra s-semāvāti vel'erDi innehu kāne ğafūran raHīmen
قل أنزله الذي يعلم السر في السماوات والأرض إنه كان غفورا رحيما

[ق و ل] [ن ز ل] [] [ع ل م] [س ر ر] [] [س م و] [ا ر ض] [] [ك و ن] [غ ف ر] [ر ح م]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GWL GL ḳul de ki Say,
أنزله ن ز ل | NZL ǼNZLH enzelehu onu indirdi """Has sent it down"
الذي | ÆLZ̃Y lleƶī the One Who
يعلم ع ل م | ALM YALM yeǎ'lemu bilen knows
السر س ر ر | SRR ÆLSR s-sirra gizleri the secret
في | FY in
السماوات س م و | SMW ÆLSMÆWÆT s-semāvāti göklerdeki the heavens
والأرض ا ر ض | ÆRŽ WÆLǼRŽ vel'erDi ve yerdeki and the earth.
إنه | ÎNH innehu şüphesiz o Indeed, He
كان ك و ن | KWN KÆN kāne is
غفورا غ ف ر | ĞFR ĞFWRÆ ğafūran çok bağışlayandır Oft-Forgiving,
رحيما ر ح م | RḪM RḪYMÆ raHīmen çok esirgeyendir "Most Merciful."""
de ki | onu indirdi | | bilen | gizleri | | göklerdeki | ve yerdeki | şüphesiz o | | çok bağışlayandır | çok esirgeyendir |

[GWL] [NZL] [] [ALM] [SRR] [] [SMW] [ÆRŽ] [] [KWN] [ĞFR] [RḪM]
GL ǼNZLH ÆLZ̃Y YALM ÆLSR FY ÆLSMÆWÆT WÆLǼRŽ ÎNH KÆN ĞFWRÆ RḪYMÆ

ḳul enzelehu lleƶī yeǎ'lemu s-sirra s-semāvāti vel'erDi innehu kāne ğafūran raHīmen
قل أنزله الذي يعلم السر في السماوات والأرض إنه كان غفورا رحيما

[ق و ل] [ن ز ل] [] [ع ل م] [س ر ر] [] [س م و] [ا ر ض] [] [ك و ن] [غ ف ر] [ر ح م]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
قل ق و ل | GWL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
أنزله ن ز ل | NZL ǼNZLH enzelehu onu indirdi """Has sent it down"
,Nun,Ze,Lam,He,
,50,7,30,5,
V – 3rd person masculine singular (form IV) perfect verb
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
فعل ماض والهاء ضمير متصل في محل نصب مفعول به
الذي | ÆLZ̃Y lleƶī the One Who
Elif,Lam,Zel,Ye,
1,30,700,10,
REL – masculine singular relative pronoun
اسم موصول
يعلم ع ل م | ALM YALM yeǎ'lemu bilen knows
Ye,Ayn,Lam,Mim,
10,70,30,40,
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
فعل مضارع
السر س ر ر | SRR ÆLSR s-sirra gizleri the secret
Elif,Lam,Sin,Re,
1,30,60,200,
N – accusative masculine noun
اسم منصوب
في | FY in
Fe,Ye,
80,10,
P – preposition
حرف جر
السماوات س م و | SMW ÆLSMÆWÆT s-semāvāti göklerdeki the heavens
Elif,Lam,Sin,Mim,Elif,Vav,Elif,Te,
1,30,60,40,1,6,1,400,
N – genitive feminine plural noun
اسم مجرور
والأرض ا ر ض | ÆRŽ WÆLǼRŽ vel'erDi ve yerdeki and the earth.
Vav,Elif,Lam,,Re,Dad,
6,1,30,,200,800,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – genitive feminine noun → Earth"
الواو عاطفة
اسم مجرور
إنه | ÎNH innehu şüphesiz o Indeed, He
,Nun,He,
,50,5,
ACC – accusative particle
PRON – 3rd person masculine singular object pronoun
حرف نصب والهاء ضمير متصل في محل نصب اسم «ان»
كان ك و ن | KWN KÆN kāne is
Kef,Elif,Nun,
20,1,50,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
غفورا غ ف ر | ĞFR ĞFWRÆ ğafūran çok bağışlayandır Oft-Forgiving,
Ğayn,Fe,Vav,Re,Elif,
1000,80,6,200,1,
N – accusative masculine singular indefinite noun
اسم منصوب
رحيما ر ح م | RḪM RḪYMÆ raHīmen çok esirgeyendir "Most Merciful."""
Re,Ha,Ye,Mim,Elif,
200,8,10,40,1,
ADJ – accusative masculine singular indefinite adjective
صفة منصوبة

Konu Başlığı: [25:4-16] İnkarcılar Kuran'ın Matematiksel Koduyla Reddediliyor

Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: Onu, göklerde ve yeryüzünde gizli olanları bilen indirdi; şüphe yok ki o, suçları örter, rahîmdir.
Adem Uğur : (Resûlüm!) De ki: Onu göklerde ve yerdeki gizlilikleri bilen Allah indirdi. Şüphesiz O, çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir.
Ahmed Hulusi : De ki: "O'nu semâlardaki ve arzdaki sırrı bilen inzâl etti! Muhakkak ki O Ğafûr'dur, Rahıym'dir. "
Ahmet Tekin : 'Onu, Kur’ân’ı göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir. O kullarını koruma kalkanına alan, çok bağışlayan ve engin merhamet sahibidir.' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Onu göklerdeki ve yerdeki gizliliği bilen (Allah) indirdi. O çok bağışlayan, çok rahmet edendir.'
Ali Bulaç : De ki: "Onu, göklerde ve yerde gizli olanı bilen (Allah) indirmiştir. Doğrusu O, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir."
Ali Fikri Yavuz : (Ey Rasûlüm, onlara) de ki: “- Kur’an’ı, göklerde ve yerdeki bütün esrarı bilen Allah indirdi.” Gerçekten Allah Gafur’dur= çok bağışlayandır, Rahîm’dir= çok merhametlidir.
Bekir Sadak : De ki: «Onu, goklerin ve yerin sirrini bilen indirmistir. suphesiz O, bagislayandir, merhamet edendir.»
Celal Yıldırım : De ki -. «Onu göklerdeki ve yerdeki gizliliği bilen (Yüce Kudret) indirmiştir. Şüphesiz ki O, çok bağışlayan, çok merhamet edendir.»
Diyanet İşleri : (Ey Muhammed!) De ki: “O kitabı göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir. Şüphesiz O, bağışlayandır, çok merhamet edendir.”
Diyanet İşleri (eski) : De ki: 'Onu, göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir. Şüphesiz O, bağışlayandır, merhamet edendir.'
Diyanet Vakfi : (Resûlüm!) De ki: Onu göklerde ve yerdeki gizlilikleri bilen Allah indirdi. Şüphesiz O, çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir.
Edip Yüksel : De ki, 'Onu, göklerin ve yerin gizliliklerini bilen indirmiştir. O, Bağışlayandır, Rahimdir.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Ey Muhammed! De ki: «Onu, göklerin ve yerin sırrını bilen indirmiştir. Şüphesiz O, bağışlayandır, merhamet edendir.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : De ki: «Onu göklerdeki ve yerdeki sırrı bilen indirdi. Gerçekten O, çok bağışlayandır, merhamet edendir.»
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki: onu, o göklerde ve Yerde sirri bilen indirdi, hakikaten o, rahim bir gafûr bulunuyor
Fizilal-il Kuran : Onlara de ki; «Bu Kur'anı, göklerin ve yerin sırlarını bilen Allah indirdi. Hiç kuşkusuz O, affedicidir ve merhametlidir.»
Gültekin Onan : De ki: "Onu, göklerde ve yerde gizli olanı bilen (Tanrı) indirmiştir. Doğrusu O, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir."
Hakkı Yılmaz : De ki: “Onu, göklerdeki ve yerdeki sırrı bilen indirmiştir. Şüphesiz O, bağışlayandır, merhamet edendir.”
Hasan Basri Çantay : (Onlara) de ki: «Onu göklerde ve yerdeki ğaybı bilen (Allah) indirdi.» Şübhesiz ki O, (bilhassa mü'minleri) çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir.
Hayrat Neşriyat : (Ey Resûlüm!) De ki: 'Onu, göklerde ve yerdeki sırrı (gizlilikleri) bilen (Allah)indirmiştir. Şübhesiz ki O, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.'
İbni Kesir : De ki: Onu göklerde ve yerdeki sırrı bilen indirmiştir. Şüphesiz ki O; Gafur ve Rahim olandır.
İskender Evrenosoğlu : De ki: “O'nu, göklerin ve yeryüzünün sırrını bilen indirdi. Muhakkak ki O, Gafur'dur (mağfiret edendir), Rahîm'dir (Rahîm esmasıyla tecelli edendir).”
Muhammed Esed : De ki: "Göklerin ve yerin bütün sırlarını bilen (Allah) indirdi onu! Doğrusu O, çok acıyıp esirgeyen gerçek bağışlayıcıdır!"
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «O'nu o zât indirmiştir ki, göklerde ve yerde olan gaybı bilir. Şüphe yok ki O, çok yarlığayan, çok merhamet edendir.»
Ömer Öngüt : Resulüm! De ki: “Onu göklerdeki ve yerdeki sırları bilen Allah indirmiştir. O çok bağışlayıcıdır, engin merhamet sahibidir. ”
Şaban Piriş : De ki: -O’nu göklerdeki ve yerdeki sırları bilen indirmiştir. Çünkü O, bağışlayan ve merhamet edendir.
Suat Yıldırım : De ki: "Onu, göklerdeki ve yerdeki bütün sırları bilen Yüce Allah indirdi. O, gerçekten gafurdur, rahîmdir." (çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur).
Süleyman Ateş : De ki: "Onu, göklerdeki ve yerdeki gizleri bilen indirdi. O, çok bağışlayan, çok esirgeyendir.
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Onu, göklerde ve yerde gizli olanı bilmekte olan (Allah) indirmiştir. Kuşkusuz O, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.»
Ümit Şimşek : Sen de ki: Onu, göklerin ve yerin bütün sırrını bilen indirdi. O çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Yaşar Nuri Öztürk : Şöyle söyle: "Onu göklerde ve yerdeki sırrı bilen indirmiştir. Kuşkusuz O, Gafûr'dur, Rahîm'dir."


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}