Abdulbaki Gölpınarlı : Hayır, bilirler yakında. Adem Uğur : Hayır! Anlayacaklar! Ahmed Hulusi : Hayır, (düşündükleri gibi değil), yakında (vefat edince) bilecekler! Ahmet Tekin : Onların dertleri büyük haberle ilgili değil. Yakında, yüz yüze gelecekleri felâketi, ölümden sonra kabirde, başlarına gelecekleri öğrenecekler. Ahmet Varol : Hayır. Yakında bilecekler. Ali Bulaç : Hayır; yakında bileceklerdir. Ali Fikri Yavuz : Hayır, (ihtilâfa lüzum yok, iş dedikleri gibi değil). İleride (kıyamet günü, inkârlarının akıbetini) bilecekler. Bekir Sadak : Hayir; suphesiz gorup bileceklerdir. Celal Yıldırım : Hayır, (görüş ayrılığına gerek yok) ileride bilecekler. Diyanet İşleri : Hayır, ileride bilecekler. Diyanet İşleri (eski) : Hayır; şüphesiz görüp bileceklerdir. Diyanet Vakfi : Hayır! Anlayacaklar! Edip Yüksel : Hayır, öğreneceklerdir. Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Hayır, ilerde bilecekler. Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Hayır, ileride bilecekler! Elmalılı Hamdi Yazır : Hayır ileride bilecekler Fizilal-il Kuran : Hayır yakında bilecekler. Gültekin Onan : Hayır; yakında bileceklerdir. Hakkı Yılmaz : Kesinlikle onların düşündüğü gibi değil! Onlar, yakında bilecekler. Hasan Basri Çantay : Hayır (ihtilâfa ve soruşdurmıya hacet yok), ileride (onu) bilecekler. Hayrat Neşriyat : Hayır! Yakında bilecekler! İbni Kesir : Hayır; ilerde, bileceklerdir. İskender Evrenosoğlu : Hayır, yakında bilecekler. Muhammed Esed : Elbette, zamanı geldiğinde (onu) anlayacaklar! Ömer Nasuhi Bilmen : (4-5) Hayır. Yakında bileceklerdir. Sonra hayır. Yakında bileceklerdir. Ömer Öngüt : Hayır! İleride bilecekler. Şaban Piriş : Hayır, yakında öğrenecekler. Suat Yıldırım : Hayır! (İhtilafa ne hacet,) yakında anlayacaklar! Süleyman Ateş : Hayır (dedikleri gibi değil), yakında bilecekler. Tefhim-ul Kuran : Hayır, yakında bileceklerdir. Ümit Şimşek : Heyhat! Öğrenecekler. Yaşar Nuri Öztürk : Hayır, sandıkları gibi değil! Yakında bilecekler.