Ahmed Hulusi Meali |
|
1: Neyi sorguluyorlar? | |
2: Azametli Haberi mi (ölüm sonrasında yaşamın devamı)? | |
3: Ki o konuda anlaşmazlık içindedirler! | |
4: Hayır, (düşündükleri gibi değil), yakında (vefat edince) bilecekler! | |
5: Yine hayır (düşündükleri gibi değil), yakında bilecekler! | |
6: Biz arzı (bedeni) bir beşik (içinde gelişeceğiniz geçici kullanım aracı) yapmadık mı? | |
7: Dağları (bedendeki organları) da birer kazık! | |
8: Sizleri de eşler (bilinç - beden) olarak yarattık. | |
9: Uykunuzu bir dinlenme kıldık. | |
10: Geceyi örtü kıldık. | |
11: Gündüzü de geçim meşgalesi kıldık. | |
12: Fevkinizde (yedi yörüngeli sistem - bilinç boyutunuzda) sağlam yedi (semâ) bina ettik. | |
13: Bir de ışık saçan bir kandil (Güneş - akıl) koyduk. | |
14: Yağmur bulutlarından şarıl şarıl bir su inzâl ettik. | |
15: Onunla taneler ve bitkiler çıkaralım diye. | |
16: İç içe girmiş bahçeler! | |
17: Muhakkak ki o Fasl (ayrılıp tasnif olma) süreci vakit olarak belirlenmiştir. | |
18: O süreçte Sur'a üfürülür de gruplar hâlinde gelirsiniz. | |
19: Semâ da açılmış, kapı kapı olmuştur (bilinç, duyu organsız algılama yaşamına açılmıştır). | |
20: Dağlar yürütülmüş, serap olmuştur (organların sınırlaması kalmamıştır). | |
21: Kesinlikle Cehennem güzergâh olmuştur (herkes oradan geçer)! | |
22: Tuğyan edenler (azgınlar; zâlimler, Sünnetullâh'a göre korunma çalışmaları yapmayanlar) için yerleşim alanıdır! | |
23: Çok uzun süre kalıcılar olarak! | |
24: Orada ne bir serinlik tadarlar ne de keyif veren içecek! | |
25: Ancak hamim (kaynar su) ve gassak (irin) müstesna! | |
26: Tam karşılığı olarak yaşamlarının! | |
27: Muhakkak ki onlar bir hesap (yaşamlarının sonucunu) ummuyorlardı! | |
28: Varlıklarındaki işaretlerimizi yalanladıkça yalanlamışlardı! | |
29: (Oysa biz) her şeyi en incesine kadar kaydedip dosyalaştırdık! | |
30: O hâlde tadın; size azaptan başka bir şeyi asla artırmayacağız! | |
31: Muhakkak ki korunmuşlar için kurtuluş vardır. | |
32: Sulak bahçeler, üzüm bağları. . . ("Meselül cennetilletiy" uyarısı hatırlanmalı. Cennete dair anlatılanların tümü semboller benzetmelerle anlatılmaktadır. ) | |
33: Yaşıt muhteşem eşler! (Cinsiyet kavramı olmayan şuur yapının hakikatinden gelen Esmâ özelliklerini açığa çıkaracağı muhteşem kapasiteli o boyutun özelliğiyle oluşmuş bedenler. Dişi - erkek ayrımsız! Allâhu âlem. A. H. ) | |
34: Dolu kadehler! | |
35: Orada ne bir boş söz duyarlar ne de bir yalan. | |
36: Rabbinden bir ceza, (yani) yaptıklarına bağış olmak üzere! | |
37: Semâların, arzın ve ikisi arasında olanların Rabbidir, Rahmân'dır! Hiç kimse O'ndan bir hitaba mâlik değildir. | |
38: O süreçte, RUH (insanların tümünde şuur boyutunda açığa çıkan TEK'il Esmâ hakikati mânâsı) ve melekleri saf saf kıyamdadır. (Fıtratında) Rahmân'ın izin verdiği hariç, kimse konuşamaz hâldedir! O da doğruyu söyler. | |
39: İşte budur Hak süreç! Artık dileyen Rabbine erecek çalışmayı yapsın! | |
40: Doğrusu biz sizi yakın bir azap (ölüm) ile uyardık! O gün kişi, ellerinin (kendine) ne takdim ettiğine bakar; hakikat bilgisini inkâr eden de şöyle der "Keşke toprak olsaydım!" | |