» 39 / Zümer  63:

Kuran Sırası: 39
İniş Sırası: 59
Zümer Suresi = Zümreler/Yiginlar Suresi
71 ve 73. ayetinde geçen bu kelime sureye ismini vermistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62 63 64 65 66 67 68 69 70 71 72 73 74 75

39:63 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
O'nundur | anahtarları | göklerin | ve yerin | ve kimseler | inkar eden(ler) | ayetlerini | Allah'ın | işte | onlardır | ziyana uğrayanlar |

LH MGÆLYD̃ ÆLSMÆWÆT WÆLǼRŽ WÆLZ̃YN KFRWÆ B ËYÆT ÆLLH ǼWLÙK HM ÆLḢÆSRWN
lehu meḳālīdu s-semāvāti vel'erDi velleƶīne keferū biāyāti llahi ulāike humu l-ḣāsirūne

لَهُ مَقَالِيدُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَالَّذِينَ كَفَرُوا بِايَاتِ اللَّهِ أُولَٰئِكَ هُمُ الْخَاسِرُونَ

Transcript Okunuş Türkçe
1. LH = lehu : O'nundur
2. MGÆLYD̃ = meḳālīdu : anahtarları
3. ÆLSMÆWÆT = s-semāvāti : göklerin
4. WÆLǼRŽ = vel'erDi : ve yerin
5. WÆLZ̃YN = velleƶīne : ve kimseler
6. KFRWÆ = keferū : inkar eden(ler)
7. B ËYÆT = biāyāti : ayetlerini
8. ÆLLH = llahi : Allah'ın
9. ǼWLÙK = ulāike : işte
10. HM = humu : onlardır
11. ÆLḢÆSRWN = l-ḣāsirūne : ziyana uğrayanlar
O'nundur | anahtarları | göklerin | ve yerin | ve kimseler | inkar eden(ler) | ayetlerini | Allah'ın | işte | onlardır | ziyana uğrayanlar |

[] [GLD̃] [SMW] [ÆRŽ] [] [KFR] [ÆYY] [] [] [] [ḢSR]
LH MGÆLYD̃ ÆLSMÆWÆT WÆLǼRŽ WÆLZ̃YN KFRWÆ B ËYÆT ÆLLH ǼWLÙK HM ÆLḢÆSRWN

lehu meḳālīdu s-semāvāti vel'erDi velleƶīne keferū biāyāti llahi ulāike humu l-ḣāsirūne
له مقاليد السماوات والأرض والذين كفروا بآيات الله أولئك هم الخاسرون

[] [ق ل د] [س م و] [ا ر ض] [] [ك ف ر] [ا ي ي] [] [] [] [خ س ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
له | LH lehu O'nundur For Him
مقاليد ق ل د | GLD̃ MGÆLYD̃ meḳālīdu anahtarları (are the) keys
السماوات س م و | SMW ÆLSMÆWÆT s-semāvāti göklerin (of) the heavens
والأرض ا ر ض | ÆRŽ WÆLǼRŽ vel'erDi ve yerin and the earth.
والذين | WÆLZ̃YN velleƶīne ve kimseler And those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRWÆ keferū inkar eden(ler) disbelieve
بآيات ا ي ي | ÆYY B ËYÆT biāyāti ayetlerini in (the) Verses
الله | ÆLLH llahi Allah'ın (of) Allah,
أولئك | ǼWLÙK ulāike işte those -
هم | HM humu onlardır they
الخاسرون خ س ر | ḢSR ÆLḢÆSRWN l-ḣāsirūne ziyana uğrayanlar (are) the losers.
O'nundur | anahtarları | göklerin | ve yerin | ve kimseler | inkar eden(ler) | ayetlerini | Allah'ın | işte | onlardır | ziyana uğrayanlar |

[] [GLD̃] [SMW] [ÆRŽ] [] [KFR] [ÆYY] [] [] [] [ḢSR]
LH MGÆLYD̃ ÆLSMÆWÆT WÆLǼRŽ WÆLZ̃YN KFRWÆ B ËYÆT ÆLLH ǼWLÙK HM ÆLḢÆSRWN

lehu meḳālīdu s-semāvāti vel'erDi velleƶīne keferū biāyāti llahi ulāike humu l-ḣāsirūne
له مقاليد السماوات والأرض والذين كفروا بآيات الله أولئك هم الخاسرون

[] [ق ل د] [س م و] [ا ر ض] [] [ك ف ر] [ا ي ي] [] [] [] [خ س ر]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
له | LH lehu O'nundur For Him
Lam,He,
30,5,
P – prefixed preposition lām
PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun
جار ومجرور
مقاليد ق ل د | GLD̃ MGÆLYD̃ meḳālīdu anahtarları (are the) keys
Mim,Gaf,Elif,Lam,Ye,Dal,
40,100,1,30,10,4,
"N – nominative masculine plural noun → Key"
اسم مرفوع
السماوات س م و | SMW ÆLSMÆWÆT s-semāvāti göklerin (of) the heavens
Elif,Lam,Sin,Mim,Elif,Vav,Elif,Te,
1,30,60,40,1,6,1,400,
N – genitive feminine plural noun
اسم مجرور
والأرض ا ر ض | ÆRŽ WÆLǼRŽ vel'erDi ve yerin and the earth.
Vav,Elif,Lam,,Re,Dad,
6,1,30,,200,800,
"CONJ – prefixed conjunction wa (and)
N – genitive feminine noun → Earth"
الواو عاطفة
اسم مجرور
والذين | WÆLZ̃YN velleƶīne ve kimseler And those who
Vav,Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
6,1,30,700,10,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – masculine plural relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRWÆ keferū inkar eden(ler) disbelieve
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
بآيات ا ي ي | ÆYY B ËYÆT biāyāti ayetlerini in (the) Verses
Be,,Ye,Elif,Te,
2,,10,1,400,
P – prefixed preposition bi
N – genitive feminine plural noun
جار ومجرور
الله | ÆLLH llahi Allah'ın (of) Allah,
Elif,Lam,Lam,He,
1,30,30,5,
"PN – genitive proper noun → Allah"
لفظ الجلالة مجرور
أولئك | ǼWLÙK ulāike işte those -
,Vav,Lam,,Kef,
,6,30,,20,
DEM – plural demonstrative pronoun
اسم اشارة
هم | HM humu onlardır they
He,Mim,
5,40,
PRON – 3rd person masculine plural personal pronoun
ضمير منفصل
الخاسرون خ س ر | ḢSR ÆLḢÆSRWN l-ḣāsirūne ziyana uğrayanlar (are) the losers.
Elif,Lam,Hı,Elif,Sin,Re,Vav,Nun,
1,30,600,1,60,200,6,50,
N – nominative masculine plural active participle
اسم مرفوع

Konu Başlığı: [39:53-64] Tanrı'nın Rahmeti

Abdulbaki Gölpınarlı : Onundur kilitleri göklerin ve yeryüzünün ve Allah'ın delillerini yalanlayanlara gelince: Onlardır ziyana uğrayanların ta kendileri.
Adem Uğur : Göklerin ve yerin anahtarları (mutlak hükümranlığı) O'nundur. Allah'ın âyetlerini inkâr edenler var ya, işte onlar hüsrana uğrayanlardır.
Ahmed Hulusi : Semâların ve arzın anahtarları O'nundur! Allâh'ın işaretlerindeki varlığını, inkâr edenlere gelince, işte onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir!
Ahmet Tekin : Göklerin ve yerin hazinelerinin anahtarları, şifreleri, hükümranlığı, O’na aittir. Allah’ın âyetlerini, kudretini gösteren delilleri inkârda ısrar edip nankörlük edenler, onlar, işte onlar hüsrana uğrayanlardır.
Ahmet Varol : Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Allah'ın ayetlerini inkâr edenler ise, işte onlar ziyana uğrayanlardır.
Ali Bulaç : Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Allah'ın ayetlerine (karşı) inkâr edenler ise; işte onlar, hüsrana uğrayanlardır.
Ali Fikri Yavuz : Bütün göklerin ve yerin hazineleri (kilidleri) O’nundur. Allah’ın ayetlerini (Kur’an’ını ve Peygamberini) inkâr edenler, işte onlar kendilerine yazık edenlerdir.
Bekir Sadak : Goklerin ve yerin kilitleri O'nundur. Allah'in ayetlerini inkar edenler, iste onlar husrandadirlar. *
Celal Yıldırım : Göklerin ve yerin (hazinelerinin) anahtarları O'nundur. Allah'ın âyetlerini inkâr edenler ise, asıl zarara uğrayanlar onlardır.
Diyanet İşleri : Göklerin ve yerin anahtarları O’nundur. Allah’ın âyetlerini inkâr edenler var ya, işte onlar ziyana uğrayanların ta kendileridir.
Diyanet İşleri (eski) : Göklerin ve yerin kilitleri O'nundur. Allah'ın ayetlerini inkar edenler, işte onlar hüsrandadırlar.
Diyanet Vakfi : Göklerin ve yerin anahtarları (mutlak hükümranlığı) O'nundur. Allah'ın âyetlerini inkâr edenler var ya, işte onlar hüsrana uğrayanlardır.
Edip Yüksel : Göklerin ve yerin kararları O'na aittir. ALLAH'ın ayetlerini yalanlayanlar asıl kaybedenlerdir
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : Bütün göklerin ve yerin kilitleri O'nundur. Allah'ın âyetlerini inkâr edenlere gelince, işte onlar, kendilerine yazık edenlerdir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : Bütün göklerin ve yerin kilitleri O'nundur. Allah'ın ayetlerini inkar edenlere gelince, işte onlar; kendilerine yazık edenlerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır : Bütün Göklerin ve Yerin kilidleri onundur, Allahın âyetlerine küfrederler işte onlar kendilerine yazık edenlerdir
Fizilal-il Kuran : Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Allah'ın ayetlerini inkâr edenler var ya, işte onlar hüsrandadırlar.
Gültekin Onan : Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Tanrı'nın ayetlerine küfredenler ise; işte onlar, hüsrana uğrayanlardır.
Hakkı Yılmaz : "Bütün göklerin ve yerin anahtarları yalnızca O'nundur. Allah'ın âyetlerini örtbas eden kimseler; işte onlar, zarara uğrayanların ta kendileridir. "
Hasan Basri Çantay : Göklerin ve yerin anahtarları Onundur. Allahın âyetlerine küfredenler (yok mu?) işte onlar hüsrana uğrayanların ta kendileridir.
Hayrat Neşriyat : Göklerin ve yerin anahtarları O’nundur. Allah’ın âyetlerini inkâr edenlere gelince, işte onlar hüsrâna uğrayanların ta kendileridir.
İbni Kesir : Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Allah'ın ayetlerine küfredenler; işte onlar hüsrana uğrayanlardır.
İskender Evrenosoğlu : Göklerin ve yerin hazineleri O'nundur. Allah'ın âyetlerini inkâr edenler, işte onlar; onlar hüsranda olanlardır.
Muhammed Esed : Göklerin ve yerin (sırlarının) anahtarları O'ndadır. Allah'ın mesajlarını inkara şartlanmış olanlara gelince, kaybedenler işte onlardır!
Ömer Nasuhi Bilmen : Göklerin ve yerin anahtarları O'na mahsustur ve o kimseler ki, Allah'ın âyetlerini inkâr ettiler. İşte hüsrâna uğrayanlar onlardır, onlar.
Ömer Öngüt : Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Allah'ın âyetlerini inkâr edenler var ya, işte onlar hüsrana uğrayanlardır.
Şaban Piriş : Göklerin ve yerin anahtarları Onundur. Allah’ın ayetlerini tanımayanlar, işte onlar, hüsrana uğrayacaklar, onlardır.
Suat Yıldırım : Göklerin ve yerin hazinelerinin anahtarları O’nun nezdindedir. Allah’ın âyetlerini inkâr edenler var ya, işte asıl hüsrana, en büyük kayba uğrayanlar onlardır.
Süleyman Ateş : Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Allâh'ın âyetlerini inkâr edenler, işte ziyana uğrayacaklar onlardır.
Tefhim-ul Kuran : Göklerin ve yerin anahtarları O'nundur. Allah'ın ayetlerine (karşı) küfredenler ise; işte onlar, hüsrana uğrayanlardır.
Ümit Şimşek : Göklerin ve yerin anahtarları Ona aittir. Allah'ın âyetlerini inkâr edenler ise hüsrana uğrayanların tâ kendileridir.
Yaşar Nuri Öztürk : Göklerin ve yerin kilitleri/anahtarları O'nundur. Allah'ın ayetlerini inkar edenler, hüsrana uğrayanların ta kendileridir.


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}