V – 2nd person masculine singular imperative verb فعل أمر
الله
|
ÆLLH
llahe
Allah'a
"""I worship Allah"
Elif,Lam,Lam,He, 1,30,30,5,
"PN – accusative proper noun → Allah" لفظ الجلالة منصوب
أعبد
ع ب د | ABD̃
ǼABD̃
eǎ'budu
kulluk ediyorum
"""I worship Allah"
,Ayn,Be,Dal, ,70,2,4,
V – 1st person singular imperfect verb فعل مضارع
مخلصا
خ ل ص | ḢLṦ
MḢLṦÆ
muḣliSen
halis kılarak
(being) sincere
Mim,Hı,Lam,Sad,Elif, 40,600,30,90,1,
N – accusative masculine indefinite (form IV) active participle اسم منصوب
له
|
LH
lehu
yalnız O'na
to Him
Lam,He, 30,5,
P – prefixed preposition lām PRON – 3rd person masculine singular personal pronoun جار ومجرور
ديني
د ي ن | D̃YN
D̃YNY
dīnī
dinimi
(in) my religion.
Dal,Ye,Nun,Ye, 4,10,50,10,
N – nominative masculine noun PRON – 1st person singular possessive pronoun اسم مرفوع والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
Konu Başlığı: [39:11-17] YALNIZ O
Abdulbaki Gölpınarlı : De ki: dinimde, özüm ona bağlı, yalnız Allah'a kulluk ederim ben.
Adem Uğur : De ki: Ben dinimde ihlâs ile ancak Allah'a ibadet ederim.
Ahmed Hulusi : De ki: "Sistem ve düzeninde O'ndan başka etken görmemek üzere Allâh'a kulluk edeyim. . . "
Ahmet Tekin : 'Allah’ın dinini ve düzenini içtenlikle benimseyerek samimiyetle ümmetim içinde uygulayıp ihlâs ile Allah’ı ilâh tanır, candan müslüman olarak Allah’a bağlanır, saygıyla Allah’a kulluk ve ibadet ederim.' de.
Ahmet Varol : De ki: 'Ben dinimi yalnız O'na halis kılarak Allah'a ibadet ediyorum.
Ali Bulaç : De ki: "Ben dinimi yalnızca O'na halis kılarak Allah'a ibadet ederim."
Ali Fikri Yavuz : De ki: “- Dinimi Allah’a hâlis kılarak O’na ibadet ederim.
Elmalılı Hamdi Yazır : De ki: ben yalnız Allaha kulluk ederim, dinimi ona halîs kılarak,
Fizilal-il Kuran : De ki: «Ben, dinimi Allah'a halis kılarak O'na kulluk ederim.»
Gültekin Onan : De ki: "Ben dinimi yalnızca O'na halis kılarak Tanrı'ya ibadet ederim."
Hakkı Yılmaz : (14-16) De ki, “Dinimi yalnız Kendisine arındırarak Allah'a kulluk ediyorum. Buna rağmen siz, O'nun astlarından dilediğinize kulluk yapınız.” De ki: “Şüphesiz asıl kaybedenler, kıyâmet gününde kendilerini ve ailelerini ve yakınlarını kayba uğratanlardır.” –Dikkatli olun! İşte bu, apaçık bir kaybın ta kendisidir. Onların üstlerinden ateşten tabakalar, altlarından da tabakalar vardır. İşte Allah, kullarını bununla korkutuyor: Ey kullarım! Benim korumam altına girin.–
Hasan Basri Çantay : De ki: «Ben dînimde, kendine İhlâs edici olarak, ancak Allaha ibâdet ederim».
Hayrat Neşriyat : De ki: '(Ben,) Allah’a dînimde O’na (karşı) ihlâslı (samîmî) bir kimse olarak ibâdet ederim.'
İbni Kesir : De ki: Ben, dinimde muhlis olarak Allah'a ibadet ederim.
İskender Evrenosoğlu : De ki: "Ben Allah'a, dînimi O'na halis kılarak kul olurum."
Muhammed Esed : De ki: "İçten bir inançla yalnız O'na bağlanarak O'na kulluk ederim.
Ömer Nasuhi Bilmen : De ki: «Ancak Allah'a dinimi onun için halis kılarak ibadet ederim.»
Ömer Öngüt : De ki: "Ben dinimde ihlâs ile ancak Allah'a kulluk ederim. "
Şaban Piriş : Dinimi kendisine tahsis ederek Allah’a kulluk ederim! de.
Suat Yıldırım : De ki: "Ben ibadetimi yalnız O’na has kılarak yalnız Allah’a kulluk ederim."
Süleyman Ateş : De ki: "Ben, dinimi yalnız Allah'a hâlis kılarak O'na kulluk ediyorum."
Tefhim-ul Kuran : De ki: «Ben dinimi yalnızca O'na halis kılarak Allah'a ibadet ederim.»
Ümit Şimşek : De ki: Ben Allah'a kulluk ederim; inancım ve ibadetim yalnız Onadır.
Yaşar Nuri Öztürk : De ki: "Ben, dinimi yalnız kendisine özgüleyerek, Allah'a ibadet ediyorum."