» 13 / Ra’d  43:

Kuran Sırası: 13
İniş Sırası: 96
Rad Suresi = Gök Gürültüsü Suresi
13. ayetinde gök gürültüsünün Allah’i tesbih edip yücelttigi anlatildigindan bu adi almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43

13:43 için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"
ve diyorlar ki | kimseler | inkar eden(ler) | sen değilsin | gönderilmiş bir elçi | de ki | yeter | Allah'ın | şahid olması | benimle | sizin aranızda | ve bulunanların | yanında | bilgisi | Kitap |

WYGWL ÆLZ̃YN KFRWÆ LST MRSLÆ GL KF BÆLLH ŞHYD̃Æ BYNY WBYNKM WMN AND̃H ALM ÆLKTÆB
ve yeḳūlu elleƶīne keferū leste murselen ḳul kefā billahi şehīden beynī ve beynekum ve men ǐndehu ǐlmu l-kitābi

وَيَقُولُ الَّذِينَ كَفَرُوا لَسْتَ مُرْسَلًا قُلْ كَفَىٰ بِاللَّهِ شَهِيدًا بَيْنِي وَبَيْنَكُمْ وَمَنْ عِنْدَهُ عِلْمُ الْكِتَابِ

Transcript Okunuş Türkçe
1. WYGWL = ve yeḳūlu : ve diyorlar ki
2. ÆLZ̃YN = elleƶīne : kimseler
3. KFRWÆ = keferū : inkar eden(ler)
4. LST = leste : sen değilsin
5. MRSLÆ = murselen : gönderilmiş bir elçi
6. GL = ḳul : de ki
7. KF = kefā : yeter
8. BÆLLH = billahi : Allah'ın
9. ŞHYD̃Æ = şehīden : şahid olması
10. BYNY = beynī : benimle
11. WBYNKM = ve beynekum : sizin aranızda
12. WMN = ve men : ve bulunanların
13. AND̃H = ǐndehu : yanında
14. ALM = ǐlmu : bilgisi
15. ÆLKTÆB = l-kitābi : Kitap
ve diyorlar ki | kimseler | inkar eden(ler) | sen değilsin | gönderilmiş bir elçi | de ki | yeter | Allah'ın | şahid olması | benimle | sizin aranızda | ve bulunanların | yanında | bilgisi | Kitap |

[GWL] [] [KFR] [LYS] [RSL] [GWL] [KFY] [] [ŞHD̃] [BYN] [BYN] [] [AND̃] [ALM] [KTB]
WYGWL ÆLZ̃YN KFRWÆ LST MRSLÆ GL KF BÆLLH ŞHYD̃Æ BYNY WBYNKM WMN AND̃H ALM ÆLKTÆB

ve yeḳūlu elleƶīne keferū leste murselen ḳul kefā billahi şehīden beynī ve beynekum ve men ǐndehu ǐlmu l-kitābi
ويقول الذين كفروا لست مرسلا قل كفى بالله شهيدا بيني وبينكم ومن عنده علم الكتاب

[ق و ل] [] [ك ف ر] [ل ي س] [ر س ل] [ق و ل] [ك ف ي] [] [ش ه د] [ب ي ن] [ب ي ن] [] [ع ن د] [ع ل م] [ك ت ب]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويقول ق و ل | GWL WYGWL ve yeḳūlu ve diyorlar ki And say
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne kimseler those who
كفروا ك ف ر | KFR KFRWÆ keferū inkar eden(ler) disbelieve,
لست ل ي س | LYS LST leste sen değilsin """You are not"
مرسلا ر س ل | RSL MRSLÆ murselen gönderilmiş bir elçi "a Messenger."""
قل ق و ل | GWL GL ḳul de ki Say,
كفى ك ف ي | KFY KF kefā yeter """Sufficient"
بالله | BÆLLH billahi Allah'ın (is) Allah
شهيدا ش ه د | ŞHD̃ ŞHYD̃Æ şehīden şahid olması (as) a Witness
بيني ب ي ن | BYN BYNY beynī benimle between me
وبينكم ب ي ن | BYN WBYNKM ve beynekum sizin aranızda and between you,
ومن | WMN ve men ve bulunanların and whoever
عنده ع ن د | AND̃ AND̃H ǐndehu yanında [he] has
علم ع ل م | ALM ALM ǐlmu bilgisi knowledge
الكتاب ك ت ب | KTB ÆLKTÆB l-kitābi Kitap "(of) the Book."""
ve diyorlar ki | kimseler | inkar eden(ler) | sen değilsin | gönderilmiş bir elçi | de ki | yeter | Allah'ın | şahid olması | benimle | sizin aranızda | ve bulunanların | yanında | bilgisi | Kitap |

[GWL] [] [KFR] [LYS] [RSL] [GWL] [KFY] [] [ŞHD̃] [BYN] [BYN] [] [AND̃] [ALM] [KTB]
WYGWL ÆLZ̃YN KFRWÆ LST MRSLÆ GL KF BÆLLH ŞHYD̃Æ BYNY WBYNKM WMN AND̃H ALM ÆLKTÆB

ve yeḳūlu elleƶīne keferū leste murselen ḳul kefā billahi şehīden beynī ve beynekum ve men ǐndehu ǐlmu l-kitābi
ويقول الذين كفروا لست مرسلا قل كفى بالله شهيدا بيني وبينكم ومن عنده علم الكتاب

[ق و ل] [] [ك ف ر] [ل ي س] [ر س ل] [ق و ل] [ك ف ي] [] [ش ه د] [ب ي ن] [ب ي ن] [] [ع ن د] [ع ل م] [ك ت ب]

Arapça Kök Transcript Okunuş Türkçe İngilizce
ويقول ق و ل | GWL WYGWL ve yeḳūlu ve diyorlar ki And say
Vav,Ye,Gaf,Vav,Lam,
6,10,100,6,30,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
V – 3rd person masculine singular imperfect verb
الواو عاطفة
فعل مضارع
الذين | ÆLZ̃YN elleƶīne kimseler those who
Elif,Lam,Zel,Ye,Nun,
1,30,700,10,50,
REL – masculine plural relative pronoun
اسم موصول
كفروا ك ف ر | KFR KFRWÆ keferū inkar eden(ler) disbelieve,
Kef,Fe,Re,Vav,Elif,
20,80,200,6,1,
V – 3rd person masculine plural perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض والواو ضمير متصل في محل رفع فاعل
لست ل ي س | LYS LST leste sen değilsin """You are not"
Lam,Sin,Te,
30,60,400,
V – 2nd person masculine singular perfect verb
PRON – subject pronoun
فعل ماض من اخوات «كان» والتاء ضمير متصل في محل رفع اسم «ليس»
مرسلا ر س ل | RSL MRSLÆ murselen gönderilmiş bir elçi "a Messenger."""
Mim,Re,Sin,Lam,Elif,
40,200,60,30,1,
N – accusative masculine indefinite (form IV) passive participle
اسم منصوب
قل ق و ل | GWL GL ḳul de ki Say,
Gaf,Lam,
100,30,
V – 2nd person masculine singular imperative verb
فعل أمر
كفى ك ف ي | KFY KF kefā yeter """Sufficient"
Kef,Fe,,
20,80,,
V – 3rd person masculine singular perfect verb
فعل ماض
بالله | BÆLLH billahi Allah'ın (is) Allah
Be,Elif,Lam,Lam,He,
2,1,30,30,5,
"P – prefixed preposition bi
PN – genitive proper noun → Allah"
جار ومجرور
شهيدا ش ه د | ŞHD̃ ŞHYD̃Æ şehīden şahid olması (as) a Witness
Şın,He,Ye,Dal,Elif,
300,5,10,4,1,
ADJ – accusative masculine singular indefinite adjective
صفة منصوبة
بيني ب ي ن | BYN BYNY beynī benimle between me
Be,Ye,Nun,Ye,
2,10,50,10,
LOC – location adverb
PRON – 1st person singular possessive pronoun
ظرف مكان والياء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
وبينكم ب ي ن | BYN WBYNKM ve beynekum sizin aranızda and between you,
Vav,Be,Ye,Nun,Kef,Mim,
6,2,10,50,20,40,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
LOC – accusative location adverb
PRON – 2nd person masculine plural possessive pronoun
الواو عاطفة
ظرف مكان منصوب والكاف ضمير متصل في محل جر بالاضافة
ومن | WMN ve men ve bulunanların and whoever
Vav,Mim,Nun,
6,40,50,
CONJ – prefixed conjunction wa (and)
REL – relative pronoun
الواو عاطفة
اسم موصول
عنده ع ن د | AND̃ AND̃H ǐndehu yanında [he] has
Ayn,Nun,Dal,He,
70,50,4,5,
LOC – accusative location adverb
PRON – 3rd person masculine singular possessive pronoun
ظرف مكان منصوب والهاء ضمير متصل في محل جر بالاضافة
علم ع ل م | ALM ALM ǐlmu bilgisi knowledge
Ayn,Lam,Mim,
70,30,40,
N – nominative masculine noun
اسم مرفوع
الكتاب ك ت ب | KTB ÆLKTÆB l-kitābi Kitap "(of) the Book."""
Elif,Lam,Kef,Te,Elif,Be,
1,30,20,400,1,2,
N – genitive masculine noun
اسم مجرور

Konu Başlığı: [13:37-43] Bilgisayar Çağının Mucizesi

Abdulbaki Gölpınarlı : Kâfirler, sen peygamber değilsin derler; de ki: Sizinle aramda tanık olarak Allah ve kitap bilgisine sâhip olan yeter.
Adem Uğur : Kâfir olanlar: Sen resûl olarak gönderilmiş bir kimse değilsin, derler. De ki: Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah ve yanında Kitab'ın bilgisi olan (Peygamber) yeter.
Ahmed Hulusi : Hakikat bilgisini inkâr edenler: "Sen mürsel (irsâl olunmuş bir Rasûl) değilsin" der. . . De ki: "Benimle sizin aranızda, şahidim olarak Allâh ve bir de indînde Hakikat bilgisi ilmi bulunanlar kâfidir. . . "
Ahmet Tekin : Kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, kâfirler : 'Sen Rasul olarak gönderilmiş bir kimse değilsin' diyorlar. 'Benimle sizin aranızdaki konularda, benim hak peygamber olduğuma, sizin de yalancı olduğunuza şâhit olarak Allah, kutsal kitaplardaki doğru bilgilere sahip olan insaf sahipleri ve Kur’ân’ı anlayanlar yeter' de.
Ahmet Varol : Kâfirler: 'Sen gönderilmiş değilsin' diyorlar. De ki: 'Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah ve kendilerinde Kitap'tan ilim bulunanlar yeter.'
Ali Bulaç : O inkâr edenler şöyle derler: "Sen gönderilmiş (Allah'ın bir elçisi) değilsin." De ki: "Benimle sizin aranızda şahid olarak Allah yeter ve yanlarında kitabın ilmi bulunanlar da (bu gerçeği bilir)."
Ali Fikri Yavuz : O kâfir olanlar, sen Allah tarafından gönderilmiş bir Peygamber değilsin, diyorlar. De ki: “- Benimle sizin aranızda, doğruluğuma şâhid Allah yeter; bir de yanında kitap ilmi bulunan (Levh-i Mahfuz ilmi bulunan Cebraîl yeter)...
Bekir Sadak : Inkar edenler: «Sen peygamber degilsin» derler; de ki: «Benimle sizin aranizda sahit olarak Allah ve Kitap'i bilenler yeter."*
Celal Yıldırım : İnkâr edenlere, «Sen peygamber değilsin» derler. De ki: benimle sizin aramızda şâhid olarak Allah ve bir de yanında kitâb bilgisi bulunanlar yeter.
Diyanet İşleri : İnkâr edenler, “Sen peygamber değilsin” diyorlar. De ki: “Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah ve bir de yanında kitap (Kur’an) bilgisi bulunanlar yeter.”
Diyanet İşleri (eski) : İnkar edenler: 'Sen peygamber değilsin' derler; de ki: 'Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah ve Kitap'ı bilenler yeter.'
Diyanet Vakfi : Kâfir olanlar: Sen resûl olarak gönderilmiş bir kimse değilsin, derler. De ki: Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah ve yanında Kitab'ın bilgisi olan (Peygamber) yeter.
Edip Yüksel : İnkar edenler, 'Sen bir elçi değilsin!,' diyorlar. De ki, 'ALLAH ve kitabın bilgisine sahip olanlar benimle sizin aranızda şahit olarak yeter.'
Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) : O kâfirler: «Sen Allah tarafından gönderilmiş bir peygamber değilsin» diyorlar. De ki: «Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter, bir de yanında kitap ilmi bulunan (yeter).»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) : O küfredenler: «Sen peygamber değilsin.» diyorlar. De ki: «Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter, bir de yanında kitap ilmi bulunan!»
Elmalılı Hamdi Yazır : O küfretmekte olanlar, sen bir mürsel değilsin diyorlar? de ki benimle sizin aranızda şahid olarak Allah yeter bir de nezdinde kitab ılmi bulunan?
Fizilal-il Kuran : Kâfirler «Sen peygamber değilsin» derler. Onlara de ki; «Sizin ile benim aramda Allah'ın ve kutsal kitap kaynaklı bilginlerin tanıklığı yeterli bir kanıttır.»
Gültekin Onan : O küfredenler şöyle derler: "Sen gönderilmiş (Tanrı'nın bir elçisi) değilsin." De ki: "Benimle sizin aranızda şahid olarak Tanrı yeter ve yanlarında kitabın ilmi bulunanlar da (bu gerçeği bllir)."
Hakkı Yılmaz : "Ve küfretmiş; Allah'ın ilâhlığını ve rabliğini bilerek reddetmiş olan şu kişiler: “Sen elçi değilsin” diyorlar. De ki: “Benimle sizin aranızda en iyi tanık olarak Allah ve yanında Kitab'ın bilgisi bulunan kişi yeter.” "
Hasan Basri Çantay : O küfredenler şöyle der: «Sen (Hak tarafından) gönderilmiş bir peygamber değilsin». De ki: «Benim aramla sizin aranızda (hakikî) şâhid olarak Allah yeter ve (bunu) nezdinde kitab ilmi bulunanlar dahi (bilirler).
Hayrat Neşriyat : Buna rağmen inkâr edenler: 'Sen (peygamber olarak) gönderilmiş bir kimse değilsin' der. De ki: 'Benimle sizin aranızda şâhid olarak Allah yeter! Ve yanında kitab ilmi bulunanlar (yahudi ve hristiyanlardan mü’min olanlar) da (benim nübüvvetimi bilirler)!'
İbni Kesir : Küfredenler: Sen peygamber değilsin, derler. De ki: Benimle sizin aranızda şahid olarak Allah ve kitabın bilgisi kendi yanında olanlar yeter.
İskender Evrenosoğlu : Ve kâfirler: “Sen, resûl olarak gönderilmiş değilsin.” derler. De ki: “Allah ve kitabın ilmi yanında olanlar, benimle sizin aranızda şahit olarak kâfidir.”
Muhammed Esed : Ve hakkı inkara şartlanmış olan o kimseler, (ey Peygamber, sana): "Sen (Allah tarafından) gönderilmiş değilsin!" diyorlar; de ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter; bir de bu ilahi kelamı gerçekten anlayan kimse(ler)!"
Ömer Nasuhi Bilmen : Ve kâfir olanlar der ki: «Sen gönderilmiş bir peygamber değilsin.» De ki: «Benim aramla sizin aranızda şahit olarak Allah Teâlâ ve kendisinde kitaba bilgi bulunan (kimseler) kifâyet eder.»
Ömer Öngüt : İnkâr edenler: “Sen elçi olarak gönderilmiş bir kimse değilsin. ” derler. Resulüm! De ki: “Benim aramla sizin aranızda Allah ve kitap ilmine sahip olanların şâhitliği kâfidir. ”
Şaban Piriş : Kafir olanlar: -Sen peygamber değilsin, derler; de ki: -Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah ve kitap ilmine sahip olanlar yeter.
Suat Yıldırım : Dini inkâr edenler: "Sen Peygamber değilsin" diyorlar. De ki: "Benimle sizin aranızda şahit olarak Allah yeter, bir de nezdinde kitap ilmi bulunanlar."
Süleyman Ateş : İnkâr edenler: "Sen gönderilmiş bir elçi değilsin!" diyorlar. De ki: "Benimle sizin aranızda Allâh'ın ve yanında Kitap bilgisi bulunanların şâhid olması yeter."
Tefhim-ul Kuran : O küfre sapanlar şöyle derler: «Sen gönderilmiş (Allah'ın bir elçisi) değilsin.» De ki: «Benimle sizin aranızda şahid olarak Allah yeter ve yanlarında kitabın ilmi bulunanlar da (bu gerçeği bilir) .»
Ümit Şimşek : İnkâr edenler 'Sen peygamber değilsin' diyorlar. De ki: Sizinle benim aramda şahit olarak Allah ile Onun kitapları hakkında bilgi sahibi olanlar yeter.
Yaşar Nuri Öztürk : Küfre sapanlar: "Sen gönderilmiş bir elçi değilsin." diyorlar. De ki: "Benimle sizin aranızda tanık olarak Allah, bir de yanında kitap bilgisi bulunanlar yeter."


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]

{ayet_meali.php}