Bekir Sadak Meali |
|
1: (1-2) Kiyamet saati yaklasir, ay yarilir; onlar bir delil gorunce hala yuz cevirirler ve: «Suregelen bir sihir» derler. | |
3: Yalanlarlar da kendi heveslerine uyarlar. Ama her isin karar kilacagi bir sonucu vardir. | |
4: And olsun ki, onlari bu hallerinden vazgecirecek nice haberler gelmistir. | |
5: Bu haberlerin herbirinde ustun hikmet vardir; ama uyarmalar fayda vermiyor. | |
6: Oyleyse onlardan yuz cevir; cagiran, gorulmemis ve taninmamis bir seye cagirdigi gun. | |
7: (7-8) Gozleri dalgin dalgin, cekirgeler gibi yayilmis, o cagirana kosarak kabirlerden cikarlar. Inkarcilar: «Bu, zorlu bir gundur» derler. | |
9: Bu putperestlerden once Nuh milleti de yalanlamis, kulumuzu yalanlayarak: «Delidir» demislerdi, yolu kesilmisti. | |
10: O da: «Ben yenildim, bana yardim et» diye Rabbine yalvarmisti. | |
11: Biz de bunun uzerine gok kapilarin bosanan sularla actik. | |
12: Yeryuzunde kaynaklar fiskirttik; her iki su, takdir edilen bir olcuye gore birlesti. | |
13: (13-14) Onu, tahtadan yapilmis, mihla cakilmis bir gemiye bindirdik; inkar edilmis olan Nuh'a mukafat olarak verdigimiz gemi nezaretimiz altinda yuzuyordu. | |
15: And olsun ki Biz, o gemiyi bir ibret olarak biraktik; ogut alan yok mudur? | |
16: Benim azabim ve uyarmam nasilmis? | |
17: And olsun ki Kuran'i, ogut olsun diye kolaylastirdik; ogut alan yok mudur? | |
18: Ad milleti peygamberini yalanlamisti; Benim azabim ve uyarmam nasilmis? | |
19: (19-20) Nitekim uzerlerine, insanlari, sokulmus hurma kutugu gibi kopararak yere seren, dondurucu bir ruzgari ugursuzlugu devam eden bir gunde gonderdik. | |
22: And olsun ki, Kuran'i ogut olsun diye kolaylastirdik; ogut alan yok mudur? * | |
23: Semud milleti uyaran peygamberleri yalanladi. | |
24: (24-25) «cimizden bir insana mi uyacagiz? O zaman biz sapiklik ve delilik etmis oluruz. Kitap, aramizda, ona mi verilmis? Hayir, o pek yalanci ve simarigin biridir» dediler. | |
26: Yarin, kimin pek yalanci ve simarik oldugunu bileceklerdir. | |
27: Dogrusu, onlari denemek uzere disi deveyi gonderen Biziz. Salih'e soyle demistik: «Onlari gozetle ve sabret; | |
28: Onlara, siralarina gore suyun kendileriyle o deve aralarinda pay edilmis oludugunu soyle.» | |
29: Ama bir arkadaslarini cagirdilar, o da kilicini alarak deveyi kesti. | |
31: Nitekim uzerlerine bir ciglik gonderdik de, agilcilarin kullandigi kurumus ot gibi oldular. | |
32: And olsun ki, Kuran'i ogut olsun diye kolaylastirdik; ogut alan yok mudur? | |
33: Lut milleti uyaran peygamberleri yalanladi. | |
34: (34-35) Biz de uzerlerine tas yagdiran bir ruzgar gonderdik. Ancak, Lut'un taraftarlarini, katimizdan bir nimet olarak seher vakti kurtardik. sukredene iste boyle mukafat veririz. | |
36: Lut, and olsun ki, onlari Bizim yakalamamizla uyarmisti, ama onlar uyarmalari suphe ile karsiliyarak dinlemediler. | |
37: And olsun ki, onlar Lut'un konuklari olan melekleri elde etmeye kalkistilar, bunun uzerine gozlerini kor ettik. «Azabimi ve uyarmalarimi dinlememenin sonucunu tadin» dedik. | |
38: And olsun ki, sabah erken, onu alinmaz bir azap baslarina geldi. | |
39: «zabimi ve uyarmalarimi dinlememenin sonucunu tadin» dedik. | |
41: And olsun ki, Firavun erkanina uyaranlar geldi. | |
42: Mucizelerimizin hepsini yalanladilar. Bunun uzerine onlari guc ve kuvvet sahibi olana yakisir bir sekilde yakaladik. | |
43: Ey Mekke putperestleri! Sizin inkarcilariniz bunlardan daha mi ustundur? Yoksa Kitablarda size bir kurtulus belgesi mi var? | |
44: Yoksa: «Biz oc alabilecek bir topluluguz» mu diyorlar? | |
45: Topluluklari dagitilacak, yuzgeri edileceklerdir. | |
46: Kiyamet onlarin azap ile vadedildikleri gundur. O ne korkunc, ne aci bir gundur! | |
47: Dogrusu suclular sapiklik ve cilginlik icindedirler. | |
48: Atese yuzustu suruldukleri gun, onlara: «Cehennemin dokunan azabini tadin» denir. | |
49: suphesiz Biz her seyi bir olcuye gore yaratmisizdir. | |
50: Bizim buyrugumuz bir goz kirpmasi gibi anidir. | |
51: And olsun ki, benzerlerinizi yok etti, ogut alan yok mudur? | |
52: Insanlarin yaptiklari her sey kitablarda kayitlidir. | |
53: Kucuk ve buyuk, hepsi satir satirdir. | |
54: (54-55) Allah'a karsi gelmekten sakinanlar, guclu hukumdarin katinda, yuksek bir derecede, cennetlerde ferahlik ve aydinlik icindedirler. * | |