Ömer Öngüt Meali |
|
1: (Peygamber) yüzünü asıp çevirdi. | |
2: Kendisine o âmâ geldi diye. | |
3: Resulüm! Ne bilirsin, belki o (senden öğrendikleriyle) temizlenecekti. | |
4: Yahut öğüt alacaktı da, bu öğüt kendisine fayda verecekti. | |
5: Kendini sana muhtaç görmeyene gelince, | |
6: İşte sen ona yöneliyorsun. | |
7: Oysa ki sen onun (müslüman olmayıp) temizlenmemesinden sorumlu değilsin. | |
8: Fakat sana koşarak gelen yok mu? | |
9: Ki o, korkar durumdadır. | |
10: Sen onunla ilgilenmiyorsun. | |
11: Hayır! Öyle yapma. Çünkü o (Kur'an) bir öğüttür. | |
12: Dileyen ondan öğüt alır. | |
13: O, çok şerefli sayfalardadır. | |
14: Yüceltilmiş ve tertemiz kılınmıştır. | |
15: Kâtip (melek) lerin elleriyle (yazılmıştır). | |
16: Ki o kâtipler kıymetli ve güvenilirdirler. | |
17: Kahrolası insan! Ne kadar da nankör! | |
18: Onu yaratan hangi şeyden yarattı? | |
19: Onu nutfeden (spermadan) yaratıp (merhalelerden geçirerek) şekil verdi. | |
20: Sonra ona tutacağı yolu kolaylaştırdı. | |
21: Sonra onu öldürür ve kabre koyar. | |
22: Daha sonra dilediği zaman onu tekrar diriltir. | |
23: Hayır! Doğrusu insan, henüz Allah'ın emrettiğini yapmadı. | |
24: İnsan yediğine bir baksın! | |
25: Doğrusu biz suyu bol bol indirdik. | |
26: Sonra toprağı iyice yardık. | |
27: Orada taneler (hububat) bitirdik. | |
28: Üzümler ve yoncalar. | |
29: Zeytinler ve hurmalar. | |
30: İri ve sık ağaçlı bahçeler. | |
31: Meyveler ve çayırlar. | |
32: Kendinize ve hayvanlarınıza rızık olması için. | |
33: Çarpınca kulakları sağır eden o gürültü geldiği zaman! | |
34: Kişi o gün kardeşinden kaçar. | |
35: Anasından ve babasından. | |
36: Karısından ve oğullarından. | |
37: O gün, herkesin kendine yeter derdi vardır. | |
38: O gün bir takım yüzler vardır, parıl parıldır. | |
39: Gülmekte ve sevinmektedirler. | |
40: O gün bir takım yüzler vardır, üzerini toz kaplamıştır. | |
41: Karanlıklar örtmüştür. | |
42: İşte kâfirler, fâcirler bunlardır. | |