» 74 / Müddessir  :

Kuran Sırası: 74
İniş Sırası: 4
Muddessir Suresi = Gizlenen Suresi
ismini 1. ayetinde yer alan müdessir kelimesinden almistir.
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56

74: için Araştırma Linkleri: |Corpus |Kuran Haritasi |Kuran'a Sor |Global Quran |Tanzil |

"Kuran okuduğun zaman, taşlanmış şeytandan ALLAH'a sığın!"

Ali Fikri Yavuz Meali
1: Ey (elbisesine) bürünen Peygamber!
2: Kalk da (kavmini Allah’ın azabı ile) korkut; (iman etmezlerse azaba uğrıyacaklarını kendilerine haber ver).
3: Rabbini yücelt, (O’nu tenzîh et).
4: Elbiseni de (daima) temiz tut.
5: Azaba vesile olan şeyleri terkde sebat et.
6: Az bir şey verib karşılığında çok şey isteme.
7: Rabbinin rızası için sabret.
8: O Sûr’a üfürüldüğü zaman,
9: İşte o kıyâmet vakti çok şiddetli bir gündür;
10: kâfirlere hiç kolay değildir.
11: (Mal ve evlâdsız olarak) tek başına yarattığım o kâfiri (Velid İbni Muğîre’yi) bana bırak.
12: (Çırılçıplak yarattığım) bu adama da (sonra) uzun boylu mal verdim.
13: Hem (kendisi ile) hazır bulunan oğullar...
14: Ona nimet döşedim de döşedim...
15: Sonra da arzu eder ki, daha artırayım.
16: Hayır, (istediğine kavuşamaz) çünkü o, ayetlerimize karşı bir inkârcı idi.
17: Muhakkak ben, onu, meşakkatli bir azaba sardıracağım.
18: Çünkü o (Velid İbni Muğire), kendi kendine bir düşündü ve (zannınca peygambere söyliyecek sözünü) uydurub kurdu.
19: Kahrolası ne biçim (söz) uydurdu!... (Peygambere nasıl sihirbaz dedi!...)
20: Sonra kahrolası ne biçim (söz) uydurdu!...
21: Sonra (döndü insanların yüzüne) baktı.
22: Sonra surat astı, kaşlarını çattı,
23: Nihayet (Peygambere ve ashabına) arka çevirdi ve kibirlendi de;
24: Şöyle dedi: “- Bu ancak (başka sihirbazdan) öğrenilen bir sihirdir.
25: Muhakkak bu (kimsenin söylediği söz), bir insan sözüdür.”
26: Ben de muhakkak onu (Velid İbni Muğîre’yi) cehenneme sokacağım.
27: Hem (Ey Rasûlüm) bilir misin, nedir o cehennem!...
28: (İnsanların bedeninde et) bırakmaz, (kemik de) koymaz.
29: O cehennem, insanları yakıb kavurandır.
30: Üzerinde ondokuz melek var.
31: Biz o ateşin muhafızlarını hep meleklerden ibaret kıldık. Sayılarını da ancak kâfir olanlar için bir fitne yaptık, (zira on dokuz meleği azımsayarak onları helâk edebileceklerini sandılar); kendilerine kitab verilenler de Kur’an’ın hak olduğuna inansınlar; (çünkü onların kitablarında da bu meleklerin sayısı on dokuzdur); müminlerin de imanlarını artırsın. Kendilerine kitab verilenlerle müminler (böylece) şüpheye düşmesinler. Kalblerinde bir maraz (nifak) bulunanlarla kâfirler de şöyle desin: “- Allah bu sayı ile beraber hangi şeyi murad etmiştir? İşte Allah dilediğini böyle şaşırtır, dilediğini de yola getirir. Rabbinin ordularını da ancak kendisi bilir. O cehennem de insanlar için ancak bir öğüddür.
32: Hayır, onlar öğüd almazlar! Kamer hakkı için,
33: Dönüb geldiği zaman, o gece hakkı için,
34: Ağardığı sıra o sabah hakkı için,
35: Muhakkak o cehennem, büyük belâlardan biridir;
36: Kocundurmak için insanları,
37: İçinizden (hayırda) ileri gitmek, yahud geri kalmak istiyenleri...
38: Herkes kazandığına karşılık bir rehinedir; (hesabını doğru vermekle ancak kendisini kurtarabilir).
39: Ancak sağcılar (kitabları sağ ellerine verilenler),
40: Cennetlerdedirler; sorarlar.
41: Mücrimlerden;
42: “-Sizi cehenneme sokan nedir?”
43: Onlar şöyle derler: “- Biz namaz kılanlardan değildik,
44: Yoksula yedirmezdik,
45: Batıla dalanlarla beraber dalıyorduk,
46: Hesab gününü de yalan sayardık.
47: Nihayet bize ölüm gelib çattı.”
48: Fakat (o vakit) şefaatçilerin şefaatı onlara fayda vermez.
49: Böyle iken onlara (Mekke halkına) ne oluyor ki, Kur’an’dan yüz çeviriyorlar.
50: Sanki ürkmüş yaban eşekleri;
51: Aslandan kaçmaktalar...
52: Doğrusu, onlardan her biri (Allah tarafından) kendisine okuyacak olduğu ayrı kitablar dağıtılmasını istiyor, (ki orada peygambere iman etmek gerektiğine dair Allah’ın emrini bulsun).
53: Hayır, (onlara bu istedikleri verilmez), hakikat şu ki, onlar ahiretten korkmazlar.
54: Hayır, zannettikleri gibi değil, Muhakkak O Kur’an (Allah’dan) bir öğüddür.
55: Artık dileyen kimse ondan öğüd alır.
56: Bununla beraber Allah dilemeyince öğüd almazlar; koruyacak da O’dur, bağışlayacak da O...


[Sitemiz kurulum ve geliştirme aşamasındadır. Hatalar, eksikler bulunmaktadır! Lütfen dikkatli olunuz.]
Kurandan.org - "Kuran Sözlüğü Projesi" - Araştırma & İnceleme Sayfası [BETA]
{index.php}