Bekir Sadak Meali |
|
1: Insanoglu, var edilip bahse deger bir sey olana kadar, suphesiz, uzun bir zaman gecmemis midir? | |
2: Biz insani katisik bir nutfeden yaratmisizdir; onu deneriz; bu yuzden, onun isitmesini ve gormesini saglamisizdir. | |
3: suphesiz ona yol gosterdik; buna kimi sukreder, kimi de nankorluk. | |
4: Dogrusu, inkarcilar icin zincirler, demir halkalar ve cilgin alevli cehennem hazirladik. | |
5: suphesiz iyiler kafur katilmis bir tastan icerler. | |
6: Bu ancak Allah 'in kullarinin tasira tasira icebilecegi bir pinardir. | |
7: Onlar verdikleri sozleri yerine getirirler, fenaligi yaygin olan bir gunden korkarlar. | |
8: Onlar icleri cektigi halde, yiyecegi yoksulla, oksuze ve esire yedirirler. | |
9: (9-10) «Biz sizi ancak Allah rizasi icin doyuruyoruz, bir karsilik ve tesekkur beklemiyoruz. Dogrusu biz cok asik suratlarin bulunacagi bir gunde Rabbimizden korkariz» derler. | |
11: Allah da onlari bu yuzden o gunun fenaligindan korur; onlarin yuzune parlaklik ve nese verir. | |
12: Sabirlarinin karsiligi, cennet ve oradaki ipeklerdir. | |
13: N/A | |
14: Meyve agaclarinin golgeleri uzerlerine sarkmis ve onlarin koparilmasi kolaylastirilmistir. | |
15: Cevrelerinde gumus kaplar ve billur kaseler dolastirilir. | |
16: Billurlari gumus gibi parlaktir, onlari olcup olcup dagitirlar. | |
17: Orada, zencefil karisik bir tasla icirilirler. | |
18: O pinara «Selsebil", denir. | |
19: Yanlarinda olumsuz gencler dolasir; onlari gordugunde sacilmis birer inci sanirsin. | |
20: Oranin neresine baksan, nimet ve buyuk bir saltanat gorursun. | |
21: Uzerlerinde ince yesil ipekli, parlak atlastan elbiseler vardir; gumus bileziklerle suslenmislerdir Rableri onlara tertemiz icecekler icirir. | |
22: «ste bu sizin islediklerinizin karsiligidir, calismalariniz sukre deger» denir. * | |
23: Kuran'i sana indiren suphesiz Biziz. | |
24: Rabbinin hukmune kadar sabret; onlarin gunah isliyen ve inkarci olanlarina uyma. | |
25: Rabbinin adini sabah aksam an. | |
26: Geceleyin O'na secde et; O'nu geceleri uzun uzun tesbih et. | |
27: Dogrusu insanlar, cabuk elde edilen dunya nimetlerini severler de agirligi cekilmez gunu arkalarinda birakirlar. | |
28: Onlari yaratan, mafsallarini pekistiren Biziz; dilersek onlari benzerleri ile degistiriveririz. | |
29: Bu sadece bir oguttur; dileyen, Rabbine giden yolu tutar. | |
30: Allah dilemedikce siz dileyemezsiniz. Dogrusu Allah, bilendir, Hakim'dir. | |
31: Diledigine rahmet eder. Zalimlere, iste onlara, can yakici bir azap hazirlamistir. * | |