Şaban Piriş Meali |
|
1: İnsan, adı anılmaya değer bir şey olana kadar, üzerinden uzun bir süre geçmedi mi? | |
2: Biz, insanı katışık bir damladan yarattık. Onu imtihan edelim diye onun işitmesini ve görmesini sağladık. | |
3: Biz, ona yolu gösterdik. İster şükreder, ister nankörlük. | |
4: Elbette biz, nankörlük edenlere zincirler, halkalar ve alevli cehennem hazırladık. | |
5: İyiler ise, bileşimi kafur olan bir kadehten içerler. | |
6: Allah’ın kullarının taşıra taşıra içeceği bir pınardır. | |
7: Adaklarını yerine getirenler ve şerri çok yaygın olan bir günden korkarlar. | |
8: Sevmelerine rağmen yemeği düşküne, yetime ve esire yedirirler. | |
9: -Biz, sizi sadece Allah rızası için doyuruyoruz, sizden bir karşılık ve teşekkür beklemiyoruz. | |
10: Biz, korkunç şiddetli bir günde Rabbimiz'den korkarız. | |
11: Allah da onları o günün şerrinden korumuş ve onlara bir parıltı ve sevinç bahşetmiştir. | |
12: Sabrettikleri için onları cennet ve ipek ile ödüllendirmiştir. | |
13: Orada tahtlarına kurulmuşlar, ne yakıcı güneş, ne de dondurucu soğuk görürler. | |
14: Ağaçların gölgeleri üzerlerine düşmüş, meyvelerini toplamak kolaylaştırılmıştır. | |
15: Çevrelerinde ise gümüş kaplar ve billur kaseler dolaştırılır. | |
16: Gümüşten yapılmış billurlar.. Miktarlarını kendileri belirler. | |
17: Orada bileşiminde zencebil bulunan bir kadehten içerler. | |
18: Orada Selsebil adı verilen pınar.. | |
19: Etrafında ölümsüz gençler dolaşır. Onları gördüğün zaman saçılmış inci sanırsın. | |
20: Nereye baksan, nimet ve büyük bir saltanat görürsün. | |
21: Üzerlerinde yeşil ipekli ve parlak atlastan elbiseler vardır. Gümüş bilezikler takınmışlardır. Rableri onlara tertemiz bir içecek içirmiştir | |
22: İşte bu, sizin için bir ödüldür. Sizin çalışmanızın karşılığıdır. | |
23: Şüphesiz Kur’an’ı sana aşama aşama indiren biziz. | |
24: Öyleyse, Rabbinin hükmü için sabret, onlardan hiçbir günahkara ve kafire itaat etme. | |
25: Sabah, akşam Rabbinin adını zikret. | |
26: Geceleri de ona secde et ve gece boyunca onu tesbih et. | |
27: Onlar, acele olanı istiyorlar, arkalarındaki ağır bir günü arkalarında bırakıyorlar. | |
28: Onları yaratan ve eklemlerini/mafsallarını pekiştiren biziz. Dilediğimiz zaman onları benzerleriyle biz değiştiririz. | |
29: Şüphesiz bu bir uyarıdır/öğüttür. Dileyen kimse Rabbine giden yolu tutar. | |
30: Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Çünkü, Allah, her şeyi bilendir, hakimdir. | |
31: Dilediğini rahmetine girdirir. Zalimlere de acı bir azap hazırlamıştır. | |