Ali Fikri Yavuz Meali |
|
1: Azab olsun, ölçüde tartıda noksanlık edenlere... | |
2: Ki onlar, insanlardan ölçüp (haklarını) aldıkları zaman, tam olarak alırlar. | |
3: Fakat insanlara (verilmek üzre) ölçtükleri, yahud onlara tarttıkları zaman eksiltirler. | |
4: Bunlar, zannetmezler mi ki, öldükten sonra kendileri diriltecekler, | |
5: Şiddetli büyük bir günde (kıyamette)?... | |
6: O gün insanlar, âlemlerin Rabbi için (O’na hesab vermek için, kabirlerinden) kalkacaklar. | |
7: Hayır, (o hileye sapmayın, ahireti inkâr etmeyin). Çünkü kâfirlerin (amel) defterleri, (Siccin adı verilen) bir kütükte tesbit edilmiştir. | |
8: Bildin mi Siccîn nedir? | |
9: O, (insanoğlunun amellerinin içine) yazılı bulunduğu bir kitabdır. | |
10: Buna inanmıyanların, o gün vay haline!... | |
11: Ki onlar, hesab gününü inkâr ediyorlar. | |
12: Halbuki onu, ancak her azgın günahkar inkâr eder. | |
13: Ona ayetlerimiz okununca “- Evvelkilerin masalları.” demiştir. | |
14: Hayır, (onların zannetikleri gibi değil). Doğrusu onların kazandıkları günahlar, kalblerini kaplamıştır. | |
15: Hayır, (Onlar iman etmezler). Muhakkak ki onlar, o kıyamet günü Rablerinin rahmetinden menedilmişlerdir. | |
16: Sonra muhakkak onlar ateşe girecekler... | |
17: Sonra (onlara) şöyle denilecek: “- İşte (dünyada) inkâr etmiş olduğunuz (azab) budur.” | |
18: Hayır, (o kâfirler gibi, olmayın). Çünkü itaatkâr olan sadıkların kitabları (amelleri) İlliyyîn’dedir=yedinci kat gökte veya müzeyyen bir kitabda kayıtlıdır. | |
19: Bildin mi, İlliyyîn nedir? | |
20: O, (güzel) yazılmış bir kitabdır. | |
21: Ona (Mukarrebûn adlı) melekler şahid olur. | |
22: Muhakkak (Allah’a itaat eden) iyi kimseler, nimetleri devamlı olan Naîm cennetinde, | |
23: Koltuklar üzerinde (neşe ile etrafı) seyrederler. | |
24: Öyle ki, nimetlenmelerinin zevkini yüzlerinden tanırsın. | |
25: Onlara (el değmemiş) mühürlü, saf bir şarabdan içirilir. | |
26: Onun, (içinde şarab bulunan kabın) mühürü misktir. Artık imrensin imrenecekler... | |
27: O şarabın katığı Tesnim’dendir = kıymeti yüksek bir maddedendir. | |
28: O Tesnim bir gözedir ki, mukarreb derecesinde olanlar, sırf (katıksız) ondan içerler. | |
29: Doğrusu o günahkar müşrikler, iman edenlere gülüyorlardı. | |
30: Müminler, o kafirlerin yanlarından geçtiklerinde, birbirlerine işaret yaparak (müminleri) ayıblıyorlardı. | |
31: Evlerine (ailelerine) döndükleri zaman, zevk duyarak dönüyorlardı. | |
32: Müminleri gördükleri vakit: “- İşte bunlar sapıklardır.” diyorlardı. | |
33: Halbuki, üzerlerine gözcü gönderilmemişlerdi. | |
34: İşte bugün (ahirette), müminler de kâfirlere gülecekler, | |
35: Koltuklar üzerinde bakarlarken... | |
36: Nasıl, kâfirler ettiklerinin cezasını buldular mı? | |