Ahmet Tekin Meali |
|
1: Dehşeti ve paniği ortalığı kaplayan felâketin, Kıyamet’in haberi mi geldi sana? | |
2: O gün, bir takım yüzler zillet içinde, başlar eğilmiştir. | |
3: Gayrete gelmişlerdir, zahmet çekmektedirler, boşuna yorulurlar. | |
4: Kızgın ateşe yaslanacaklar. | |
5: Kendilerine kaynar su fışkıran bir pınardan su içirilecek. | |
6: Acı kuru dikenden başka onlara yiyecek de yok. | |
7: Acı kuru dikenler, ne besler, ne de açlığı giderir. | |
8: O gün, bir takım yüzler de, nimetler içinde mutlu, güzel, pırıl pırıldır. | |
9: Dünyadaki gayretlerinden, amellerinden, hâlis niyetlerinden dolayı memnundurlar. | |
10: Yüce Cennet’te, yüksek konaklardadırlar. | |
11: Orada boş işlerle meşgul olan bir topluluk gürültüsü, boş bir söz işitmezler. | |
12: Orada akan pınarlar var. | |
13: Pınarların başlarında, yükseltilmiş tahtlar, divanlar var. | |
14: Konulmuş kadehler var. | |
15: Dizilmiş koltuklar, yastıklar var. | |
16: Serilmiş halılar var. | |
17: İnsanlar, develere bakıp bir şeyler anlamıyorlar mı? Nasıl yaratılmış? | |
18: Göğe bakıp bir şey anlamıyorlar mı? Nasıl yükseltilmiş? | |
19: Dağlara bakıp bir şey anlamıyorlar mı? Nasıl dikilmiş? | |
20: Yerküreye, yeryüzüne bakıp bir şey anlamıyorlar mı? Nasıl yayılmış, yaşamaya elverişli hale getirilmiş? | |
21: O halde, tebliğe devam et, Kur’ân ile öğüt ver. Çünkü sen vahyi, Kur’ân’ı tebliğ ile memursun, öğüt vericisin. | |
22: Sen onları zorlamaya, onlardan zorla İslâm’ı kabul taahhüdü almaya memur değilsin. | |
23: Ancak Kur’ân’a sırtını dönen, güç ve iktidarını kullanarak halkı Kur’ân aleyhinde yönlendiren, küfürde direnen, Kur’ân’ı inkâr edene karşı güç kullanabilir, cezalandırabilirsin. | |
24: Ayrıca Allah, onu daha büyük bir ceza ile cezalandıracaktır. | |
25: Kesinlikle, onların dönecekleri yer bizim huzurumuzdur. | |
26: Üstelik onları sorguya, suale hesaba çekmek de bize aittir. | |