Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
|
1: (1-2) Sana salgın Kıyametin haberi geldi mi? O gün nice yüzler zillete düşmüştür. | |
3: (3-4) Çalışmış, yorgun kalmıştır. Son derece sıcak bir ateşe girecektir. | |
5: (5-7) Pek hararetli kaynaktan suvarılacaktır. Onlar için dikenli bir ağaçtan başka bir yiyecek yoktur. Ne semîzletir, ne de açlıktan kurtarır. | |
8: (8-9) Bir kısım yüzler de o günde güzellik sahibidir. Çalışmış olmasından dolayı hoşnuttur. | |
10: (10-11) Bir yüksek cennette. Orada boş bir lâkırdı işitmezsin. | |
12: (12-13) Orada akan bir su kaynağı vardır. Orada yüksek tahtlar vardır. | |
14: (14-16) Hazırlanmış sürahiler... Dizilmiş yastıklar. Ve döşenmiş nefis sergiler (vardır). | |
17: Artık develere bakmazlar mı ki, nasıl yaratılmış? | |
18: (18-19) Ve göğe ki, nâsıl yükseltilmiş? Ve dağlara ki nasıl dikilmiş? | |
20: Ve yere ki, nasıl yayılmış? | |
21: (21-22) Artık sen hatırlat. Şüphe yok ki, sen ancak bir hatırlatıcısın. Onların üzerlerinde bir musallat (cebbâr) değilsin. | |
23: Ancak o kimse ki yüz çevirir ve küfre düşmüş olur. | |
24: Artık Allah, onu en büyük azap ile muazzep kılar. | |
25: Şüphe yok ki, onların dönüşleri Bize'dir. | |
26: Sonra da onların hesapları muhakkak ki, Bize aittir. | |