Gültekin Onan Meali |
|
1: Kıyametin haberi sana geldi mi? | |
2: O gün, öyle yüzler vardır ki 'zillet içinde aşağılanmıştır'. | |
3: Çalışmış, boşuna yorulmuştur. | |
4: Kızgın bir ateşe yollanırlar. | |
5: Kaynar bir kaynaktan içirilirler. | |
6: Onlar için (zehirli olan) darı dikeninden başka bir yiyecek yoktur. | |
7: Ne doyurup semirtir, ne açlıktan korur. | |
8: O gün, öyle yüzler de vardır ki, nimettedirler. | |
9: Harcadığı çabadan dolayı hoşnuttur. | |
10: Yüksek bir cennettedir. | |
11: Orada anlamsız bir söz işitmez. | |
12: Orada akan bir kaynak vardır. | |
13: Orada 'yükseklerde kurulmuş' tahtlar da vardır; | |
14: Konulmuş (içecek dolu) kaplar, | |
15: Dizi dizi yastıklar, | |
16: Ve serilmiş yaygılar. | |
17: Bakmıyorlar mı o deveye; nasıl yaratıldı? | |
18: Göğe, nasıl yükseltildi? | |
19: Dağlara; nasıl oturtulup kuruldu? | |
20: Yere; nasıl yayılıp döşendi? | |
21: Artık sen, öğüt verip hatırlat. Sen, yalnızca bir öğüt verici, bir hatırlatıcısın. | |
22: Onlara 'zor ve baskı' kullanacak değilsin. | |
23: Ancak kim yüz çevirir ve küfrederse, | |
24: Tanrı, onu en büyük azab ile azablandırır. | |
25: Şüphesiz onların dönüşleri (iyabehüm) bizedir. | |
26: Sonra onları hesaba çekmek de elbette bize aittir. | |