Ömer Nasuhi Bilmen Meali |
|
1: (1-3) Andolsun güneşe ve aydınlığa. Ve güneşe tâbi olduğu vakit kamere. Ve güneşi açıkladığı vakit gündüze. | |
4: (4-5) Ve güneşi örtüp ışıklığını gideren geceye. Ve göğe ve onu bina edene. | |
6: (6-7) Ve yere ve onu yayıp döşeyene. Ve nefse ve onu düzeltmiş olana. | |
8: Sonra da ona günahını ve takvâsını ilham etmiş olana (andolsun ki), | |
9: (9-10) Nefsini temizlemiş olan şüphe yok ki, felâha ermiştir. Ve muhakkak ki, nefsini noksana düşüren de hüsrâna uğramıştır. | |
11: (11-12) Semûd kavmi azgınlığı sebebiyle (Peygamberlerini) tekzîp etmişti. Onların en şâkisi ayaklandığı zaman. | |
13: (13-14) Onlara Allah'ın Resûlü demişti ki: «Allah'ın dişi devesine ve onun sulanışına (dokunmayınız).» Fakat O'nu yalancı saydılar, deveyi boğazladılar. Artık onları günahları sebebiyle Rableri azap ile kuşattı da kendilerini müsavî bir ukûbete uğrattı. | |
15: Ve Allah Teâlâ onların bu ihlak-i akibetinden korkacak değildir. | |